Ankara’da 700 kilogramlık bomba hazırlayarak ABD ve Pakistan Büyükelçiliği’nin de yer aldığı dört ayrı tesisi hedef alan El Kaide’nin Sincan’da ortaya çıkarılan hücre evindeki görüntüler kimya fabrikasını aratmıyor
Milliyet'te yer alan habere göre; El Kaide’ye yönelik son dönemin en önemli operasyonunda polis, yaklaşık 700 kilogram olarak hazırlanan bombayı ortaya çıkardı. Sincan-Törekent mahallesinde kiralanan ve Bursa’dan gelen eylemci olduğu iddiasıyla tutuklanan Mehmet Cabir I.’nın kullandığı evin bodrum katında sıra sıra içinde kimyasal maddelerin bulunduğu bidonlar olduğu görülüyor. Üzerinde kırmızı sprey boya ile MZ yazan 2 bidon mazot, AN yazan 2 bidon amonyum nitrat, PS yazan 2 bidon potasyom sülfat, NA yazan bir bidon nitrik asit, HP yazan bir bidon hidrojen peroksit, Aseton ve çivi yazan birer bidon var. Bidonların sıralı ve dolu olarak tanzim edildiği, İstanbul’da 2003’te gerçekleştirilen saldırılarda kullanılan patlayıcıların benzeri olan TATP’yi yaptıkları anlaşılıyor. Bidonların ağırlığı 25-100 kilogram arasında değişiyor.
**Fotoğraflarını çekmişler**
Bidonlardaki patlayıcıların yanısıra, yatak odasındaki gardrobun yanında ve oturma odasındaki kanepe üzerine olası bir çatışmaya hazırlık amacıyla şarjörü takılmış ve namlusuna mermi sürülmüş durumda 2 Kaleşnikof tüfek ile 100’e yakın mermi ele geçirildi. 15 zanlının gözaltına alındığı ve aralarında bombacı Mehmet Cabir I.’nın da yeraldığı 5 zanlının tutuklandığı operasyonda, El Kaide hücresinin ABD ve Pakistan’ın Ankara büyükelçilikleri ile 2 kiliseye yönelik istihbarat ve fotoğraf çalışması yaptığı anlaşıldı.
**Büyükelçiliği incelemişler**
Polisin teknik takiplerinde, zanlıların özellikle Kavaklıdere’de bulunan ABD Büyükelçiliği çevresinde oldukça rahat hareket edip görüntü aldıkları anlaşıldı. El Kaideci’lerin savcılık kararıyla el konulan bilgisayarlarında ABD Büyükelçiliği’nin iki giriş kapısının görüntülerine ulaşıldı. Eylem hazırlığı yapan zanlıların, büyükelçiliğin vize işlemlerinin yapıldığı konsolosluk girişindeki güvenlik önlemlerini tespit amacıyla fotoğraf çektiği anlaşıldı. Ayrıca, başta Büyükelçi Francis Ricciardone ve diplomatların giriş yaptığı ana giriş kapısını da güvenlik görevlileriyle birlikte fotoğrafladığı ortaya çıktı. Zanlıların Gaziosmanpaşa’daki Pakistan Büyükelçiliği’nin ana girişinin yanısıra garaj ve servis giriş kapılarını da kolayca görüntüledikleri, Fransız Kilisesi ile Balgat’taki Uluslararası Protestan Kilisesi’ni de hedef amaçlı görüntüledikleri belirlendi. Polisin takip çalışmalarında, Ankara’da liderliğini zanlılardan Kamil N.’nin yaptığı ve Ömer Y., Sadık B., Selahattin B., Mehmet E.’den oluşan şur’a oluşumu gerçekleştirilen Tekfirci yapılanmanın zaman zaman Konya’ya giderek burada örgütsel toplantılar yaptıkları tespit edildi. Konya ve İstanbul merkezli 2010’da yapılan operasyonda tutuklanan Kamil N.’nin serbest kalması sonrasında şur’a üyelerinden Mehmet E.’nin ayrıldığı yerine Rıdvan G.’nin görev aldığı anlaşıldı. Takiplerde, söz konusu grubun Ankara’da çeşitli defalar birirlerinin evlerinde biraraya geldiği ve örgütsel toplantılar yaptıkları anlaşıldı.
**![](https://imgrosetta.mynet.com.tr/file/1465362/640xauto.jpg)Yalova kayıtlı kamyonet**
Takiplerde, bu grup içindeki Mehmet E.’nin, Bursa’da El Kaide’ye yakın gruplar içinde faaliyet gösteren ve daha önceden tanıdığı Mehmet Cabir I.’yı Ankara’ya çağırdığı ve El Kaide lideri Usame Bin Ladin’in Pakistan’da öldürülmesinin ardından eylemsellik süreci başlattığı ve eylem arayışı içinde olduğu tespit edildi. Bu çerçevede de, örgütün hazırladığı patlayıcı düzeneği için zanlılardan Turgay G.’nin kullandığı ve Yalova’ya kayıtlı bir kamyoneti Ankara’ya getirterek Törekent’teki hücre evi yakınlarına getirdiği tespit edildi. Zanlıların içinde bulundukları durumu “Dar-ül Harp” olarak nitelendirdikleri gerekçesiyle namaz kılmadıkları tespit edildi.