HABER

İşte caz budur!

Tenor, soprano saksofoncu, bandleader, besteci, caz yıldızlarının sağ kolu ve bağımsız bir yapım şirketinin kurucusu; adını Hint sitar sanatçısı Ravi Shankar'dan, yeteneğini de caz müziğinin en büyük ustalarından kabul edilen babası John Coltrane'den alan Ravi Coltrane 3 Kasım'da CRR'de.

Babasını 2 yaşındayken kaybetti. Annesi Alice Coltrane evde her gün piyano ve org çalıyor, konserlerine ve kayıt stüdyolarına küçük Coltrane'leri de götürüyordu. Müziğe klarnet çalarak başladı. O zamanlar daha çok R&B, Soul ve o günlerin popüler müziklerini - James Brown, Stevie Wonder, Sly Stone, Motown müziği, Earth Wind ve Fire – dinledi. Daha sonra ise Prince ve Beatles'a ve Stravinsky ve Dvorak'ın senfonik müzik albümlerine yöneldi. Film müziklerinin tutkunuydu. "Caz ise, her zaman beğendiğim bir müzikti ama müziğin hayatımın en önemli unsuru haline gelmesi için gençlik yıllarımın sonuna ve ailemde de önemli değişikliklerin yaşanmasına kadar beklemem gerekmişti" diyor Ravi Coltrane.

Baba Coltrane'nin 1967'de ölümü üzerine caz hayranları peygamberlerini kaybettiklerini düşünüyorlardı. Aradan yıllar geçti. Ravi Coltrane elinde bir soprano saksofonla babasının 60'lardan kalma tanınmış davulcusunun karşısına geçti ve sopranosuyla babasının özgün sound'unu üfledi. Stüdyoya girdiler. Elvin Jones gözlerini kapadı ve yıllar öncesine, John Coltrane, McCoy Tyner ve Steve Davis'le unutulmaz "My Favorite Things"i çaldıkları o Kasım öğleden sonrasına gitti.

Böylelikle Coltrane efsanesi kaldığı yerden devam etti.

Ravi'nin aşkla yaratacağı etkiye tanık olacak, efsanelere inanacak ve "işte caz budur" diyeceksiniz.

En Çok Aranan Haberler