İşte derbi görüşleri...

Türkiye nefesini tuttu, İnönü'de oynanacak derbi maçı bekliyor. Beşiktaş 22. hafta karşılaşmasında 19.00'da Galatasaray'ı konuk edecek. Bu kritik karşılaşma öncesi bazı önemli isimlerin derbi görüşleri ise şu şekilde:

BEŞİKTAŞ

GÜVEN TANER (STAR): "Beşiktaş için bir hedef değiştirme nedeni değerinde bir maç. Kazanırsa, Lig Şampiyonluğuna oynayacak. Yitirirse Şampiyonlar Ligi arayışından UEFA Avrupa ligi arayışına geçecek. Bu gerçeğin bilincinde olur, onun ciddiyetinde oynar ise kazanabilir. Gaziantep'teki gibi neyi kovaladığının farkında olmaz ise, maçı Galatasaraya'a ikram eder. Kendi gücünü kullanabilen bir Beşiktaş amacına götürecek bir futbol gösterebilir."

ATİLLA GÖKÇE (MİLLİYET): "Beşiktaş ligin en disiplinli savunma futbolunu oynayan takım. Ancak hücumda yeteri kadar yaratıcı ve bitirici değil. Dahası hücum karakterli oyuncular takım savunmasına hiç yardım etmiyorlar. Mustafa Denizli'nin büyük maçlarda takımın kimyasını değiştirerek, yaptığı hamleler bugüne kadar Beşiktaş'ın yüzünü güldürdü. Galatasaray'ın da hücum konusunda yaşadığı geçici sorunlar var. Ancak Arda-Keita ve Elano'nun skor üretebilecek ofansif zenginlikleriyle bu süreci aşabilirler.

Galatasaray Lucas Neill ile savunmasını güçlendirdi. Beşiktaş da Ferrari'nin dönüşüyle savunmadaki eski görünümüne sağlamlığına kavuşabilir. Ben bu maçta iki takımın da zor gol atacağını ve 1-1'lik beraberlik çıkacağını sanıyorum. Bu da Beşiktaş'ın zirve hesaplarını iyice zora sokabilir."

CELAL KOLAT (BEŞİKTAŞ ESKİ YÖNETİCİSİ): "Bu maç Beşiktaş'ın dönüm noktası. Olmazsa olmazlar arasında. Bana göre Beşiktaş'a beraberlik de yaramaz. Madrid'ten yorgun dönen Galatasaray karşısında Beşiktaş favoridir. Yalnız Mustafa Denizli yine takımın taşlarını oynatmazsa. Bence Tabata ve Nihat olmadan maça başlamalı. Galatasaray yine santraforsuz olacak ve Madrid maçındaki 11 sahada olabilir. Keita'ya sıkı bir markaj yapılırsa Beşiktaş maçı kazanır.""

GALATASARAY

OSMAN TANBURACI (SPORX): "Sanal Mustafa'nın vadesi doldu! Mustafa Denizli bugüne kadar hep lafla işi yuvarladı. Ha bugün ha yarın diye diye papatya falı baktı ama Beşiktaş da sahada yaprak gibi döküldü. Oysa Denizli'nin elinde iyi bir kadro var. Ne yazık ki o kadro bir türlü başarılı olmadı. Sebep Nihat'ın bile yanlış yerde oynatılması ve de çift santrfordan vaz geçilmemesi.

Bu maçta bir gerçek ortaya çıkacak; çok santrforla mı santrforsuz mu sorusu cevap bulacak. İnönü'de oynamasına rağmen Galatasaray avantajlı. Çünkü Rijkaard'ın santrforu yok ama bir oyun şablonu var. Çağdaş futbolda çabuk oyun, dikine oyun ve alan değiştirmeyi Galatasaray iyi yapıyor ve rakibini açık düşürüyor. Ardalı, Elanolu, Keita ve Neill'li Galatasaray İnönü'de yenilmez. Maçın gollü olacağını tahmin etmiyorum ama şayet çok gol olursa Galatasaray fark atar. Zira Beşiktaş çok santrforlu dahi oynasa gol atamıyor."

FATİH ŞAMLIOĞLU (SPORX): "Zor maç, Beşiktaş avantajlı, Galatasaray'ın forveti yok, savunması sıkıntılı. Yeni yönetim, taraftar baskısı, 4-4-2, 3-5-2-, 4-5-1-, 4-6-0" gibi klasik derbi ritüelleri "Derbi nasıl biter" sorusunun içerisini doldurur aslında. Her derbi ayrı bir heyecandır ve her derbinin de kendi içerisinde bir takım özellikleri, avantajları, dezavantajları, söylenebilecek her şeyden önemlisi 'anlık tramvatik durumları' vardır.

Fenerbahçe'nin Galatasaray'ı 7 pozisyon bulup 6-0 yenmesi de, Galatasaray'ın 5-1 kaybedebileceği bir maçı 5-1 kazanması da; Hasan Kabze'nin kaderine isyan edercesine İnönü Stadı'nda attığı iki golle Galatasaray'ı şampiyon yapması ve yaşanmış bir çok örnek anlatmak istediğimiz 'an' psikolojisinde gizlidir. Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe hatta son dönemde 'tüm İstanbulluların takımı olan' İstanbul Büyükşehir Belediyespor arasında oynanan (!) maçların sonucunu önceden kestirmek Yılmaz Vural'ın Milli Takım'ın başına geçmesi kadar zordur. Öyle der büyükler!

Ancak taraftar Yıldırım Demirören diye bağırmazsa, Mustafa Denizli elindeki en iyi kadroyu sahaya sürmeyi başarabilirse, Holosko sadece 'ben' demezse, Ernst tatilde değil de sahada olduğunu hatırlarsa, Mustafa Sarp ve Mehmet Topal futbolun kalbi orta alanda sınırları zorlayan top kayıplarını, pas hatalarını yaparsa, kaptan Arda "Durun bakalım buraların ağabeyi benim" deyip topu kramponlarına yapıştırsa ve bunların hepsine Rijkaard'ın Dos Santos ısrarı eklenirse Beşiktaş kazanır.

Beşiktaş kazanır ama Galatasaray bir şey kaybetmez! Sarı-kırmızı hedef daha büyüktür, daha büyük olmalıdır. Bir Galatasaraylı olarak, Atletico Madrid karşısında alınacak bir galibiyeti dört Beşiktaş, bir de Fenerbahçe yenilgisine takas ederim. Ama sadece bir Fenerbahçe yenilgisine.

SERHAT ULUEREN (KANAL TÜRK): "Her ne kadar Beşiktaş'ın 3 puana ihtiyacı olsa da ben Galatasaray'ın derbide kaybetmeyeceğini düşünüyorum. Atletico Madrid maçında alınan beraberlik ve beraberinde getirdiği moral İnönü'de Galatasaray'ı avantajlı kılıyor. Üstelik Beşiktaş kendine sahasında her maçında büyük stres yaşıyor. Galatasaray'ın bu müsabakada orta alanı kalabalık tutacağını, Beşiktaş'ın ise bir an önce gol atmak için defansta açıklar vereceğini düşünüyorum. Sonuç olarak Galatasaray kaybetmez. Kazanma ihtimali ise %51."

ARİF KIZILYALIN (CUMHURİYET): "Öncelikle son yıllarda derbiler seyirci faktörü nedeniyle ev sahibi takımların söz sahibi olduğu 90 dakikalar biçiminde geçiyor. İnönü'de de Beşiktaş başrolde. Üstelik Galatasaray'ın Atletico Madrid ile oynayacağı hayati bir 90 belki de 120 dakikası var. Sarı-kırmızılı kalesini savunup, beraberliği kurtarmak için Dolmabahçe'ye çıkacak. Beşiktaş ise avantajını kullanıp yarışa ortak olmak isteyecek. Kazanan taraf ligi götürür şeklinde bir derbi olmayacak. Beşiktaş'ın ağır bastığı bir lig karşılaşması.