İsrailli komandolar, gizli görev için Suriye'deydi. Bir milyoner'in yatını alarak Suriye sularına giren komandolar, Hizbullah'a silah sattığından şüphelenilen bir generalin villasının yakınlarına kadar sokuldu. Ardından yat güvertesinde turist kılığına girerek güneşlendi. Bunun ardından uzun namlulu silahlarla villa bahçesinde yatan generali vurdu ve hızla Suriye'den kaçtı...
Bu çok gizli görevin ardından İsrailli komandolara 'Yardım gemilerini durdurma' talimatı verildi ve komandolar döner dönmez gemilere operasyon düzenledi...İngiliz Sunday Times gazetesi, İsrail’in geçen hafta “Özgürlük Filosu”na düzenlediği kanlı operasyonun detaylarını yayımladı.
Gazetenin “Facia Operasyon” başlığıyla verdiği habere göre, İsrail’in “Gökyüzü Rüzgarları Operasyonu” adlı operasyonu şöyle gelişti:
[
****](https://www.mynet.com/mavi-marmaranin-yildonumu-110100514206)
[**
**](http://video.mynet.com/habervideo/Mavi-Marmara-gemisinden-yeni-goruntuler/547008/)
[**
**](http://video.mynet.com/habervideo/Iste-boyle-vurdu/547083)
SURİYELİ GENERALİ ÖLDÜRDÜLER
Barış eylemcilerini taşıma görevi, İsrail’in elit komando birlği Şayetet 13’e verildiğinde birliğin komutanı “Bu nasıl bir görev, bir yolcu gemisine mi baskın düzenleyeceğiz?” dedi. Komutan, yeni görevlerinin yardım gemilerini durdurmak olduğunu öğrenince “Neden polisi göndermiyorsunuz? Biz sahil güvenlik değiliz” dedi.
Nitekim birlik, henüz 3 hafta önce çok gizli ve tehlikeli bir görevi başarıyla tamamlamıştı. Bir milyonerin yatını alan komandolar, karanlıkta Suriye’nin karasularına girerek Hizbullah’a silah sattığından şüphelenilen bir Suriyeli generalin villasının yakınlarına sokulmuştu. Turist kılığında güvertede güneşlenen komandolar, bahçesinde yatan generali susturuculu tüfekle vurduktan sonra, ailesi ve korumaları generalin öldüğünü henüz anlamadan uluslararası sulara açılmıştı.
EHUD BARAK CANLI İZLİYORDU
Bu görevin ardından yeni görevlerine bekleyen komandolara, bu kez kendilerini basit bir görevin beklediği, Gazze filosundaki yolcuların ancak ‘yumuşak direniş’ gösterebileceği söylendi. Boya ve elektrik şoku silahlarıyla donatılan komandoların bunlarla görevi tamamlayacağı tahmin ediliyordu.
Pazar gecesi operasyon başladığında, Savunma Bakanı Ehud Barak, Tel Aviv’deki kontrol odasından her şeyi canlı olarak takip ediyordu. Barak, Kanada’da bulunan Başbakan Binyamin Netanyahu’ya da telefonla bilgi veriyordu.
Operasyon başladığında Barak’tan her şeyin yolunda gittiği bilgisini alan Netanyahu, dünya liderlerini arayarak bilgi verdi. Ancak ne olduysa bundan sonra oldu. Pazartesi sabaha karşı 04.10’da, İsrail donanma komutanı Oramiral Eli Marom silahıyla üç kez havaya ateş ederek “Gökyüzü Rüzgârları Operasyonu”nu başlattı.
“Normalde operasyon öncesinde gergin oluruz. Ancak bu kez havamızdaydık, konuşup şakalaşıyorduk” diyen komandolar helikopterden Mavi Marmara gemisine inince beklemedikleri bir direnişle karşılaştı. İlk inen asker dövülerek bilincini kaybetti. Sonraki iki asker de dövüldü ve bağlanarak alt güverteye indirildi. Bu sırada askerlerden biri “Savaşçıları mahvediyorlar” deyince komuta odasındaki bir subay “Kim kimi mahvediyor?” diye sordu. Karşıdan, “Araplar, teröristler, bu insanlar askerlerin canına okuyor. Bir askeri güverteden attılar” cevabı geldi.
"GERÇEK SİLAH KULLANIYORLAR"
Operasyonu ekrandan izleyen Savunma Bakanı Barak, gemideki komandolardan birinin “Gerçek silah kullanıyorlar. Silah kullanmak için izin istiyorum” dediğini duyunca, yanında bulunan Genelkurmay Başkanı Gabi Aşkenazi’yi “Bunu hemen bitir” diye fısıldadı. Barak, askerliği döneminde komutanlığını yaptığı Netanyahu’dan onay almaya gerek duymamıştı. Barak’ın bu emriyle komandolar sert şekilde müdahale etmeye başladı.
AKILLARA GİLAD ŞALİT GELDİ
Geminin kontrol odasına giren bir asker, kaptandan motoru kapatmasını istedi. Asker, kaptanın bunu reddetmesi üzerine “silahı boğazına dayadığını” ve bu şekilde gemiyi durdurduğunu söyledi. Geminin kontrolünün ele geçirilmesi üzerine Barak, Başbakan’ı arayarak “Her şey kontrol altında” dedi. Ancak bir dakika sonra gelen bir haber her şeyin kontrol altında olmadığını gösteriyordu. Üç komando kayıptı. Bu durum, israillilerin aklına 4 yıldır esir tutulan asker Gilad Şalit’i getirse de, bir yardımcısının “Damarında kan değil buz akıyor” dediği Barak soğukkanlılığını yitirmedi.
Gemide arkadaşlarını arayan komandolar makine dairesini basıp burada birkaç kişiyi öldürdükten sonra, bir boruya zincirlenen bir arkadaşlarını kurtardı. Diğer iki komandonun da denize atladığı belirlendi. Donanma komutanı Marom, Barak’ı arayarak tüm askerlerin bulunduğu ve gemideki 9 kişinin öldüğü bilgisini verdi.