652. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin finalinde İsmail Balaban'ı yenen Ali Gürbüz, üst üste 3. kez şampiyonluğa ulaşarak altın kemerin sahibi oldu. Son iki yılın başpehlivanı ve altın kemerin ebedi sahibi olmak için Er Meydanı'na çıkan Ali Gürbüz ve geçen yılın başaltı üçüncüsü, bu yıl ilk kez başpehlivanlıkta güreşen İsmail Balaban peşrevle seyirciyi selamladı. Peşrevin ardından Hüsnü Patron'un hakem olduğu güreşe başlayan Antalyalı pehlivanlar ilk dakikalarda birbirlerini tarttılar. İsmail Balaban'ın "paça kazık" oyunu yapmak için verdiği uğraşlara Ali Gürbüz müsaade etmedi.
Sıkça "iç kazık" oyununa başvuran Ali Gürbüz, rakibini bu yolla yormaya çalıştı. Karşılaşmanın 16. dakikasında rakibini tuş eden Ali Gürbüz, Türkiye Finans Katılım Bankası'nın desteğiyle gerçekleştirilen 652. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin başpehlivanı oldu. Rakibini yenen Ali Gürbüz, kendisini destekleyenlerle birlikte ailesinin bulunduğu tribüne koştu ve sevincini paylaştı. Gürbüz, son altın kemerin sahibi Ahmet Taşçı'dan 16 yıl sonra, 1 kilo 400 gram ağırlığındaki altın kemerin ebedi sahibi oldu.
Gürbüz: “Emanetini aldım baba, rahat uyu”
Ali Gürbüz, final maçının hemen ardından AA muhabirine yaptığı açıklamada, hedefine ulaştığı için çok mutlu olduğunu söyledi. Babasının, ömrü vefa etmediği için alamadığı altın kemerin ebedi sahibi olduğunu kaydeden Gürbüz, “Babam 1988 yılında başpehlivan olmuştu ama alamadığı altın kemeri ben Antalya'ya götürüyorum. Mezarında rahat uyu baba, emanetini getiriyorum" dedi.
Bakanlar ve Kılıçdaroğlu da finali izledi
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 652. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin final maçını izledi. Müezzinoğlu, Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin Edirne ve Tükiye'nin milli sporu olduğunu belirterek, güreşlerin şanına yakışır bir şekilde geçtiğini söyledi. Müezzinoğlu, "Kırkpınar'ı en iyi şekilde dünyaya tanıtmak için neler yapabiliriz, onu araştırıyoruz. İnşallah gelecek dönemlerde çok daha güzel bir Kırkpınar izleyeceğiz" dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ise gazetecilere yaptığı açıklamada, güreşleri sevdiğini, zaman zaman yurdun farklı bölgelerindeki güreş müsabakalarını izlemeye gittiğini kaydetti. Kırkpınar güreşlerinin çok ciddi bir tarihe sahip olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, “Güreşi seviyorum. Antalya'da veya başka yerlerde yapılan güreşler oluyor, onlara katılıyorum. Ama en görkemlisi burada yapılıyor. Kırkpınar'ın ciddi bir tarihi var. Bize bu tarihi kazandıranlara, yani Kırkpınar güreşlerini kazandıranlara şükran borçluyuz. Ama bu yarışmaları sürdürenlere de şükran borcumuz var. Özellikle belediye başkanımız da güreşlerin görkemli geçmesi açısından büyük bir çaba gösteriyor" diye konuştu.
Eski İçişleri Bakanı ve Ak Parti Ordu Milletvekili İdris Naim Şahin ise 652 yıldır devam eden bir geleneği hep birlikte sürdürdüklerini ifade ederek, "Bir kez daha yiğitlerin harman olduğu Er Meydanı'na geldik.Pehlivanlarımız bu
organizasyonun en önemli aktörleri. Anadolu'nun farklı bölgelerinden gençler, yiğitler bu spora ilgi gösteriyor. Biz de onları yüreklendirmek için her sene buraya geliyoruz" ifadelerini kullandı.
Recep Kara: "Vardır bunda da bir hikmet. Nasip böyleymiş, üçüncülük..."
652. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin yarı finalinde İsmail Balaban'a yenilen Recep Kara, "Vardır bunda da bir hikmet. Nasip böyleymiş, üçüncülük..." dedi. Kara, doping kontrolünün ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin "Güreşlerin en iddali isimlerinden biriydin, ummadık bir şekilde elendin, neler söyleyeceksin?" sorusunu Kara, şöyle yanıt verdi:
"Buraya altın kemerin hayaliyle geldik. Altın kemeri alabilmek için çalıştık bir yıldır. Bunda da vardır bir hayır diyelim. Daha önce kolumdan ağır bir ameliyat geçirdim yılbaşında. Rakibim de, hakem düdüğü çaldı mı çalmadı mı bilmiyorum, koluma karşı faullü bir hareket yaptı. Bir itirazım oldu ama karar değişmedi. Yapacak bir şey yok, tebrik ederim. Kısmet, nasip bu kadarmış."
Recep Kara, "Karar değişir diye düşündün mü?" sorusuna şu yanıtı verdi: "Normal sürede güreşirken parmağım girdi gözüne, kendini attı yere, ben üzerine gitmedim. Sonuçta faullük bir hareket olduğu için gidebilirdim de ama gitmedik. O benim koluma faullü bir hareket yaptı. Hakem 'devam' dedi, o da puan aldı. Maç bitti, karar değişmedi. Vardır bunda da bir hikmet. Nasip böyleymiş, üçüncülük... Artık seneye bakacağız. Tebrik ediyorum arkadaşları."