İşte Saddam'la hakim arasındaki diyalog
BAĞDAT (İHA) - Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin'in yargılandığı davanın 2. duruşması bugün yapıldı. Dava hakimi, duruşmanın 5 Aralık'a ertelenmesi kararını verirken, duruşma ile ilgili görüntüler, 20 dakika gecikme ile verildi.
Saddam Hüseyin'in yargılandığı davanın bugün yapılan 2.duruşmasında, savunmanın belgelerini tamamlaması nedeniyle duruşma 5 Aralık tarihine ertelendi. Başyargıç Rizgar Muhammed Amin'in, ölen 2 savunma avukatıyla, aldığı tehditler üzerine ülkesinden kaçarak davayı bırakan 1 avukatın yerine yenilerinin bulunması için zaman tanımak amacıyla, davayı ertelediği belirtildi. Eski devlet başkan yardımcısı Taha Yasin Ramazan, avukatının öldürülmesinden sonra mahkemenin tayin ettiği avukatı reddetmişti. Sanıklardan Barzan El Tikriti de hakime, kanser olduğunu ve Irak Devlet Başkanı Celal Talabani ile Başbakan İbrahim Caferi'nin cezaevinin dışında tedavi görmesine izin verdiğini söyledi.
Saddam Hüseyin ile Hakim Rizgar Muhammed Amin arasında geçen diyalogun bir kısmı ise şöyle:
"Saddam Hüseyin: Daha önce bu mahkemenin yasal olmadığını söylemiştim.
Hakim: Mikrofona gelir misiniz.
Saddam Hüseyin: Buraya geldiğimiz zaman mahkemenin kontrolünde olmalıyız, başkalarının değil. Bu bizim hakkımız.
Hakim: Evet, mahkemenin kontrolü altındasınız. Mahkeme kağıdını imzalayacak mısınız?
Saddam Hüseyin: Evet imzalayacağım. Bu benim için kolay, avukatım imzalamamı istedi. Girişte bana imzalamam için kağıt verildi, avukatım kalemim olup olmadığını sordu, ben de yok dedim.
Hakim: Elinizde kalem var.
Saddam Hüseyin: Evet şimdi aldım. Ama mahkeme için bir şeyler yazmam gerekiyordu, ancak kağıt ve kalemim alındı. Bir şeyler yazmadan kendimi nasıl savunabilirim. Bir şeyler yazmak için kalemimizin olması hakkımız. Tutulduğum hücrede kağıt var. Boş bir kağıt için konuşmuyorum. Hücrede yazdığım notlar elimden alındı.
Hakim: Kağıtlarınız güvende ve daha sonra size verilecek.
Saddam Hüseyin: Beni hapishaneden kelepçeleyerek çıkardılar ve mahkeme kapısına kadar öyle getirdiler.
Hakim: Buna izin yok, mahkemeye böyle girmenize izin yok.
Saddam Hüseyin: Mahkemeye getirirken bu binada hasarlı bir asansöre koydular. Elleri serbest bir kimsenin bile kullanamayacağı bir asansörde kelepçeli ellerimle Kur'an-ı Kerim tutarken ne yapabilirim.
Hakim: Polise bununla ilgili not ileteceğiz.
Saddam Hüseyin: Hayır sadece not iletmeniz yetmez. Onları durdurmalısınız, onlar yabancı. Buranın halkı biziz, onlar değil. Onlara emir vermelisiniz, burası onların ülkesi değil. Sorumlu biziz, onlar değil."
Saddam Hüseyin'in 2. duruşması, tüm ajanslara 20 dakika gecikmeli olarak banttan verildi. Havuzdan yapılan yayında zaman zaman sansür de uygulandı. Saddam'la birlikte 7 sanığın yargılandığı davada ilk duruşma 19 Ekim'de yapılmıştı. Saddam Hüseyin, ilk duruşmada mahkemeyi tanımadığını söylemiş ve kimliğini açıklamamıştı.
Devrik lider ve yardımcıları, Bağdat'ın kuzeyindeki Duceil'de 1982 yılında Saddam'a yönelik suikast girişiminin ardından, 148 Şii'nin öldürüldüğü katliamın talimatını vermekle suçlanıyor. Davada, başsanık Saddam Hüseyin'in yanı sıra Duceil'deki olaylar sırasında istihbarat şefi olan Saddam Hüseyin'in üvey kardeşi Barzan El Tikriti, 1991'den sonra devlet başkan yardımcılığını yürüten Taha Yasin Ramazan, 143 Duceil sakinine idam cezası verdiği öne sürülen Irak Devrim Mahkemesi Başkanı Avad Hamid El Bender, Baas Partisi'nin tutuklamalardan sorumlu olduğu sanılan Duceil'deki yetkilisi Abdullah Kazım Ruveyyid, Baas Partisi'nin Duceil bölgesi yetkilileri Ali Dayim Ali, Muhammed Azzavi Ali ve Mizhar Abdullah Ruveyyid de yargılanıyor.
