2003 yılından bu yana Irak'ı işgal altında tutan ABD güçlerinin Irak'ta gerçekleştirdiği işkenceler,bombalamalar ve cinayetler bir ABD askerinin itiraflarıyla tescillendi.Tüyler ürpertecek itirfalarda basın önüne çıkan ABD askeri yaptıklarının pişmanlığıyla tüm olaylara açıklık getiriyor. Cami bombalamadan,işkencelere, silahsız sivil cinayetlerinden, dayak sıkandallarınıa kadar her türlü vahşeti gerçekleştirdiklerini anlatan ABD askeri yaptıklarını da barkovizyondaki Fotoğraf ve görüntülerle tek tek açıklıyor. Tüyler ürperten görüntülerde bir cami minaresinin vurulması olayı, yolda yürüyen suçsuz ve silahsız bir adamın ailesinin gözü önünde vurulması, gece baskınları, işkenceler ve bunun gibi bir çok vahşete açıklık getiriliyor.
İşte ABD ordusunda Makineli tüfek nişancısı olarak görev yapan ABD askerinin itirfaları:
"ABD Ordusu Deniz Kuvvetleri 3. Tabur 'Kilo' bölüğünde makineli tüfek nişancısı olarak görev yaptım"
ŞİŞMAN ADAMIN ÖLDÜRÜLMESİ
"Bu adam masumdu. Adını bilmiyorum. Ona 'şişman adam' adını takmıştım. Evine doğru yürüyordu. Onu arkadaşlarının ve babasının gözünün önünde vurdum. Silahımdan çıkan ilk kurşunlar onu öldürmedi. Boynundan yaralanmıştı. Çığlık atmaya başladı ve gözlerimin içine baktı. Yanımda bulunan arkadaşıma döndüm ve ona 'bunun olmasına izin veremem' dedim. Silahımı bir daha ateşledim ve işini bitirdim. Ailesi gelip cesedini aldı. Cesedi yedi kişi ancak taşıyabiliyordu."
ÜSTLERİMİZ TEBRİK ETTİ
"İlk 'cinayetlerimizden sonra, üstlerimiz bizi tebrik etti. Bölük komutanım beni ve bölükteki diğer arkadaşlarımı şahsen tebrik etti. Bu şahıs, bize daha önce 'Kim ilk 'cinayeti'ni bıçakla gerçekleştirirse, Irak'tan dönüşte onu ödüllendireceğim' diyen şahıstı.
3. CİNAYETİN ÖYKÜSÜ
"Elimde Irak'ta çektiğimiz bazı görüntüler ve fotoğraflar var. Bu resimde gördüğünüz bisiklete binen adam, benim üçüncü 'onaylanmış cinayet' imdi. O gün CBS televizyonundan bir kameraman da yanımızdaydı fakat o diğer mangalarla gitti. Bu yüzden, ben ve diğer iki arkadaşım cinayetleri işledikten sonra öldürdüğümüz kişilerin fotoğraflarını çekiyorduk. Savaş bölgesinde görev aldığımız için heyecanlıydık."
GAZETECİLERE BELLİ ETMİYORDUK
"Yanımızda muhabirler olduğunda, hareketlerimiz değişiyordu. Herşeyi kuralına uygun yapıyorduk."
MİNAREYİ ÖFKELENDİĞİMİZ İÇİN VURDUK
(Minareye ateş açılması görüntüsü) "Bu görüntüler, bölüğümüzden bir asker vurulduktan sonra çekildi. Bizim için bu, öfkemizi dışa vurmanın bir yoluydu. Camiye ateş açmanın yasal olup olmadığını bilmiyorduk fakat bütün askerler yapıyordu çünkü öfkeliydiler."
GECE BASKINLARINDA AİLE REİSLERİNİ ELLERİMİZLE BOĞARAK ÖLDÜRDÜK
(Gece baskını fotoğrafları), "Baskınlar çoğunlukla sabaha karşı saat 3'te yapılıyordu. Kapıları tekmeyle açıyor ve aileleri korkutuyorduk."
(Elleri bağlanmış, yere çökmüş Iraklı'nın fotoğrafı) "Onu tutuklattım. Ne zaman öfkelensem, sinirimi ondan alıyor ve boğmaya çalışıyordum."
"Baskına gittiğimiz evlerde ailenin reisi sorun çıkarırsa, istediğimiz gibi icabına bakıyorduk. Bazen onları ellerimizle boğuyor, bazen de kafalarını duvara vuruyorduk."
BUNLAR GİBİ BİNLERCE HİKAYE VAR
"Şimdi burada benimle oturan herkesin buna benzer hikayeleri var. Şimdiye kadar Irak'a 1 milyondan fazla asker gitti ve geldi. Yani, bunun gibi binlerce hikaye var."
"Bugün burada bunları anlatabildiğim için mutluyum. Bu mutluluk sadece benim değil, buraya gelip de Irak'ta yaşadıklarımızı, yaptıklarımızı anlatamayacak durumda olan arkadaşlarımın da mutluluğu."
PİŞMANIM
"Bunlar benim itiraflarım. Masum insanlara karşı geçmişte duyduğum nefret ve onları maruz bıraktığım yıkım için üzgün olduğumu söylemek istiyorum. Bunları yapan diğer askerler adına da üzgün olduğumu söylemek istiyorum."
"Yaptıklarımız, o zamanlar, bizim için normal görünüyordu. Fakat gerçekte normal şeyler değil. Bunlar hala yaşanıyor. İnsanlar, bu savaşta neler yaşandığını sorgulayana kadar da bunlar devam edecek."
İHA