Anadolu yakasında kurulması planlanan şehrin projesi henüz belli olmazken, Avrupa yakasında Karadeniz kıyısına kurulması planlanıyor. Garipçe ile Poyrazköy arasında yapılması planlanan 3. köprünün güzergâhı da “Yeni İstanbul”dan geçiyor.
Habertürk'ün haberine göre, projeyi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin mi yoksa Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın mı hayata geçireceği ise kesinleşmedi. “Yeni İstanbul”un kurulması planlanan bölgeyle ilgili kendilerinin yapmış olduğu imar ve analiz çalışmalarını gerekçe gösteren İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bu bilgileri bakanlığa devretmek yerine projeyi kendisi yapmak istiyor.
YENİ İSTANBUL’UN SINIRLARI
Başbakan Erdoğan’ın projenin tamamlanması için Büyükşehir Belediyesi’ne 3 ay süre tanıdığı öğrenildi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi projeyle ilgili çalışmalarını tamamlayarak Başbakan Erdoğan’a bir sunum yapacak. Başbakan Erdoğan’ın beğenmemesi halinde proje, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na devrolacak. Proje, kuzeyde Karadeniz kıyısında eski taşocakları olarak bilinen alanı kapsarken, doğuda Sarıyer, batıda ise Karaburun’a kadar uzanıyor. Sarıyer Merkez, Kemerburgaz, Göktürk ve Arnavutköy’deki yerleşimler proje dışında bırakılırken, orman sınırından itibaren ormanın bozulmuş alanları projeye dahil edildi. Tarihi sit alanı olan Sarıyer bölgesi, projenin doğu sınırını oluşturuyor. Çalışma alanı 33 bin 500 hektar olarak belirlendi ve Arnavutköy, Eyüp ile Sarıyer ilçelerinin sınırlarında yer aldı. Çalışma alanının sınırları içinde toplam nüfusu 41 749 olan 21 köy bulunuyor.
MERKEZ AĞAÇLI KÖYÜ
Projede, analiz sınırları içerisinde kuzeyde Karadeniz, güneyde fiili orman ve otoyol, batıda havza semeri, doğuda 1. derece doğal sit sınırı bulunuyor. Proje analiz sınırları içinde merkez olarak Ağaçlı Köyü yer alırken, diğer yerleşim yerleri ise Yukarı Ağaçlı, Çiftalan, Akpınar olarak belirlendi. “Yeni İstanbul”da havaalanı, eğitim-bilişim-teknoloji alanları, finans merkezi, büyük alan gerektiren kamusal kullanımlar, üniversite, doğa turizmi alanları ve turistlik tesisler, kıyı kullanımı içeren fonksiyonlar, liman ve marina, sağlık parkı, aktif yeşil alanlar, spor alanları, rekreaktif tesisler, bölge parkı, tematik parklar, mezarlık alanı, kent tarımı için ekoturizm-hobi bahçeleri, kent ormanı, kültürel tesisler, film platoları, festival alanları yer alacak
ULAŞIMDA ENTEGRASYON
Projeye göre yeni kurulacak şehrin 3. köprü-otoyol ve bağlantı yolları ile entegrasyonu sağlanıyor. Ulaşım sisteminin oluşturulmasında; raylı sistemlere öncelik veren toplu taşımacılığın yaygınlaştırılması, deniz taşımacılığının etkinleştirilmesi, kent içi yolcu ve yük taşımacılığında karayolu, demiryolu, denizyolu ve havayolunun birbirlerini tamamladığı entegre bir sistem bütünlüğü dikkat çekiyor.
Y**ENİ LİMAN YAPILACAK**
Projede, Ambarlı ve Pendik limanlarının mevcut haliyle korunduğu düşünülerek, kentin gelecekteki liman ihtiyacı göz önünde bulundurulup Gümüşyaka’da ilave bir liman önerilmiştir. Çorlu Havaalanı’nın genişletilmesi ve üçüncü ticari havaalanının -rezerv alan olarakkentin batı yakasında Silivri- Gazitepe’de konumlandırılması öngörülmüş. Kanal İstanbul Projesi de havaalanı ile yeni yerleşim yeri arasında kalıyor.
Başbakan Erdoğan’a sunum yapılacak projenin hedefleri ise şöyle sıralanıyor: “İstanbul’un küresel düzeyde güçlenmesini sağlamak, Marmara Bölgesi’ndeki yerel potansiyelleri bütüncül bir yaklaşımla harekete geçirerek, bölgede sürdürülebilir gelişmenin gerçekleştirilmesine öncülük etmek, İstanbul’un mekânsal gelişimini, çevresel, ekonomik ve toplumsal sürdürülebilirlik doğrultusunda kentsel işlevsel bütünleşmeyi sağlamak, yaşam kalitesini yükseltmek, sosyal sermayeyi güçlendirmek, sürdürülebilir kent yönetim sisteminin geliştirilmesi için gerekli olan yeniden yapılanmayı sağlamak...”
TARIM ALANLARI KORUNACAK
İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından detaylı analizi yapılan projede, özellikle bazı başlıklar dikkat çekiyor. Kent için önerilen mekânsal gelişme ise “İstanbul’un Doğu-Batı aksında ve Marmara Denizi boyunca doğrusal bir yapıda ve çevresel sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda sıçrayarak geliştirilmesi ve kuzeye doğru gelişimin kontrol altına alınması” olarak belirtiliyor. Orman, tarım alanları ve kıyılar için şu öneriler getiriliyor:
ORMAN: İstanbul’daki orman varlığının korunması ve muhafaza edilmesi.
TARIM: Mutlak korunması gerekli tarım alanlarıyla tarımsal bütünlük açısından mutlak tarım arazilerindeki ürün deseninin devamlılığının sağlanması.
KIYI: “Kamu yararı ilkesi” esas alınarak değerlendirilen kıyılarda, ağırlıklı olarak parklar, spor alanları, günübirlik rekreasyon alanları gibi kamuya açık rekreaktif amaçlı kullanımların olması. Kilyos- Karadeniz sahili gerisinde yer alan kullanım ömrü tamamlanmış Karadeniz kömür ocakları alanı; doğal kaynakları koruma ve kullanma dengesini bozmayacak şekilde kıyı rehabilite alanı olarak gösterilmiştir.
700 BİN KİŞİ YERLEŞECEK
Proje alanından koruma alanları ve yerleşime uygun olmayan alanlar çıkarıldığında ne kadarlık nüfus yerleşebileceğine dair yapılan çalışmada, öncelikle örnek toplu konut alanları seçilmış. Bu alanların yoğunlukları incelenmiş, alana yönelik olarak tahminler yapılmış. Bu kapsamda, alanın çeşitli özellikleri ele alınarak 4 alternatifli yerleşim alanı oluşturulmaya çalışılmış. Bölgede oluşturulacak 4 yeni ilçede en fazla 700 bin kişi ikamet edecek. Bu da yapılacak 40-50 katlı apartmanlarla sağlanacak. Projede, ekolojik sakıncalara dikkat çekilerek, “Nüfusu daha az ve yerleşmeyi daha az yoğun kurgulamak daha doğru görülmektedir” denildi.
TAŞOCAKLARI PARK ALANI OLACAK
Projede, genel olarak su toplama havzaları dışında kalan, gelişmesi durumunda çevresindeki doğal değerler üzerinde risk oluşturacak alanlar “Gelişimi ve yoğunluğu denetim altında tutulacak alanlar” olarak tanımlanıyor.
Kıyı rehabilite alanları ise madencilik, taşocağı gibi insan müdahaleleri sonucunda tahribat gören ve bütüncül bir planlama yaklaşımıyla ele alınacak alanlar olarak belirtilmiş. Projede, üretimi tamamlanmış olan Karadeniz maden ocaklarında ve Cebeci taşocaklarında, spor, dinlence ve eğlence alanlarının yer alması öneriliyor