ANKARA (İHA) - TBMM Genel Kurulu'nda, 'İstinaf Mahkemeleri' olarak nitelendirilen Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemeleri'nin (istinaf) kurulmasını öngören yasa tasarısının yürülük ve maddeleri kabul edildi ve tasarı yasalaştı.
CHP'nin destek vermediği tasarı, AK Parti'nin oylarıyla yasalaştı. Tasarının görüşmeleri sırasında AK Parti tarafından 10, 12, 50 ve 54 maddeler üzerinde tekrir-i müzakere önergeleri verildi. Önergeler kabul edildi ve tasarı bu şekilde yasalaştı. Bu değişikliklerle yasa yeni TCK Yasası'na uyum sağlandı.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, tasarıyla ilgili yaptığı konuşmada, konunun ilk kez bu hükümet döneminde gündeme gelmediğini belirterek, yargı reformu açısından böyle zorunluluk bulunduğu için bunu getirdiklerini kaydetti. 7. ve 8. Kalkınma Planı'nda konunun konuşulduğunu belirten Çiçek, CHP'nin konu hakkındaki eleşterilerinde doğru olmadığını ifade etti. AB ülkelerinin 3 dereceli bir yargılama yaptığını Türkiye'nin 2 dereceli bir yargılama yaptığını, Türkiye'de adalet açısından böyle bir gereklilik olduğunu vurguladı.
Çiçek, açıklamalarında, zina tartışmalarının hükümeti yıpratma kampanyasına dönüştürüldüğünü belirterek, "Zina ile ilgili bir düzenleme yapılması bu anayasaya göre aykırı edğildir. Anayasa kararı herkesi bağlar. 96'da verdiği kararla yasa koyucu zinayi yasadan çıkaracağı gibi yeni bir düzenleme de yapabilir. Öyle bir hukuki düzenlemenin yapılması Anayasa'ya aykırı değildir. Dediğim gerekçelerle" dedi.
AB noktasındaTürkiye'nin çok önemli ve zorlu bir sürece girildiğini belirten Çiçek, "40 ton yükle Cinnah Yokuşu'ndan çıkmaya çalışıyoruz" dedi. Çiçek, bundan sonra bugüne kadar olandan daha ağır bir yükümlülüğün altına girilidğini ve hep beraber çalışılması gerektiğini kaydederek, CHP'li sözcülerin Başbakan Erdoğan'ın Bürüksel'de 'süklüm püklüm' şeklindeki ifadelerine sert çıktı. Çiçek, "Süklüm püklüm tarzındaki bir ifadeyle dile getirmenin kime ne faydası var. Bu doğru bir olay değil. Türkiye Cumhuriyeti'nin hükümetinni hiçbir başbakanı hiçbir yerde süklüm püklüm olmamıştır. Bu ifadeler doğru değildir" dedi.
Yasa ilk derece mahkemeleri hukuk ve ceza mahkemeleri, adli yargı ikinci derece mahkemeleri de bölge adliye mahkemeleri olarak adlandırılıyor. Hukuk mahkemelerinin, sulh hukuk ve asliye hukuk mahkemeleri ile özel kanunlarla kurulmuş diğer hukuk mahkemeleri olduğu ifade edilen yasada, hukuk mahkemelerinin her il merkezi ile belirlenen ilçelerde kurulması öngörülüyor. Sulh hukuk ve asliye hukuk mahkemelerinin tek hakimli olacağı hükmolunan yasada, asliye ticaret mahkemesi kurulan yerlerde, bu mahkemede bir başkan ve yeteri kadar üye bulunacağı, mahkemenin bir başkan ve iki üye ile toplanacağı hükmü yer alıyor.
Yasa gereği iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde hukuk mahkemelerinin birden fazla dairesinin oluşturulabileceğini de öngörülüyor. Kanunla hukuk mahkemelerinin iş dağılımı ve buna ilişkin esasların, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nca belirleneceği hükme bağlanıyor.
Yasaya göre, sulh hukuk mahkemeleri, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile diğer kanunlarda belirtilen görevleri yerine getirecek. Asliye hukuk mahkemeleri, sulh hukuk mahkemelerinin görevleri dışında kalan ve özel hukuk ilişkilerinden doğan her türlü dava ve işler ile kanunların verdiği diğer dava ve işlere bakacak.
Hukuk mahkemelerinin yargı çevresi, bulundukları il merkezi ve ilçeler ile bunlara adli yönden bağlanan ilçelerin idari sınırları olacak.
Ceza mahkemelerini, sulh ceza, asliye ceza ve ağır ceza mahkemeleri ile özel kanunlarla kurulan diğer ceza mahkemeleri olarak sıralayan yasa uyarınca ceza mahkemeleri, her il merkezi ile bölgelerin coğrafi durumları ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak belirlenen ilçelerde Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun(HSYK) olumlu görüşü alınarak Adalet Bakanlığı'nca kurulacak.
Sulh ceza ve asliye ceza mahkemelerinde tek hakim bulunacak. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bir başkan ve yeteri kadar üye olacak. Bu mahkeme bir başkan ve iki üye ile toplanacak. İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde ceza mahkemelerinin birden fazla dairesi olabilecek.
Kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere iki yıla kadar hürriyeti bağlayıcı cezalar ve bunlara bağlı para cezaları ile fer'i cezalara, bağımsız olarak hükmedilebilecek her türlü para cezalarına ve tedbirlere ilişkin hükümlerin uygulanması, sulh ceza mahkemelerinin görevi içinde olacak. Sulh ceza ve ağır ceza mahkemelerinin görevleri dışında kalan davave işlere asliye ceza mahkemeleri, idam, ağır hapis ve on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren cürümlerle ilgili dava ve işlere ağır ceza mahkemeleri bakacak. Diğer Ceza Mahkemeleri de özel kanunlarla belirlenen dava ve işleri görecek. Mahkemelerin görevlerinin belirlenmesinde, kanunda yer alan suçun cezasının üst sınırı göz önünde bulundurulacak. Ceza mahkemelerinin yargı çevresi, bulundukları il merkezi ve ilçeler ile bunlara adli yönden bağlanan ilçelerin idari sınırları olacak.
Cumhuriyet Başsavcılığı ve Cumhuriyet Savcılığı'nı da düzenleyen tasarıya göre, mahkeme kuruluşu bulunan her il merkezi ve ilçede o il veya ilçenin adı ile anılan bir Cumhuriyet Başsavcılığı kurulacak. Cumhuriyet Başsavcılığı'nda, bir başsavcı ve yeteri kadar savcı bulunacak. Gerekli hallerde Adalet Bakanlığı'nın önerisi üzerine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun kararıyla birden fazla Başsavcıvekili atanacak. Cumhuriyet Başsavcılığı, kamu davası açılıp açılmamasına karar vermek üzere soruşturma yapmak, yargılama faaliyetlerini kamu adına izlemek, kesinleşen mahkeme kararlarının yerine getirilmesiyle ilgili işlemleri yapmak ve kanunlarla verilen diğer görevleri yerine getirmekle yükümlü olacak.
Cumhuriyet Başsavcıvekili, başsavcının verdiği görevleri yerine getirmek, savcıların adli ve idari görevlerine ilişkin işlemlerini inceleyip başsavcıya bilgi vermek, gerektiğinde adli göreve ilişkin işlemleri yapmak, duruşmalara katılmak ve kanun yollarına başvurmak, başsavcının yokluğunda ona vekalet etmekle yükümlü olacak.
Cumhuriyet Savcısı da adli görevlere ilişkin işlemleri yapmak, duruşmalara katılmak ve kanun yollarına başvurmak, Başsavcı tarafındanverilen adli ve idari görevleri yerine getirmek, gerektiğinde Başsavcıya vekalet etmek ve kanunlarla verilen diğer işleri yapmakla görevli olacak. Cumhuriyet savcıları, bulundukları il merkezi veya ilçenin idari sınırları ile bunlara adli yönden bağlanan ilçelerin daire sınırları içinde yetkili olacak.
Bölge adliye mahkemeleri, ilk derece mahkemelerinin vereceği hüküm ve kararlara karşı yapılan başvuruları karara bağlayacak.
Ağır ceza mahkemelerinin bulunduğu yargı çevresinde görev yapmak üzere bir adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonu kurulmasını öngörürken, her mahkemede ve Cumhuriyet başsavcılığında bir yazı işleri müdürlüğü oluşturulacak. Her Cumhuriyet başsavcılığında yeteri kadar yazı işleri müdürlüğü ile Adalet Bakanlığı'nca gerekli görülen yerlerde ayrıca idari, mali ve teknik işlerle ilgili müdürlükler kurulacak. Her müdürlükte bir müdür ile yeteri sayıda memur bulunacak.
Yasa, Yargıtay benzeri bir yapıda ve temyiz yeri olarak görev yapacak bölge adliye mahkemelerinin kurulmasını da düzenliyor.
Bölge adliye mahkemeleri, bölgelerin coğrafi durumları ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak belirlenen yerlerde HSYK olumlu görüşü alınarak Adalet Bakanlığınca kurulacak. Bu mahkemeler "Başkanlık, Başkanlar Kurulu, Hukuk ve Ceza Daireleri, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı, Bölge Adliye Mahkemesi Adalet Komisyonu" ve müdürlüklerden oluşacak.
Bölge adliye mahkemeleri, adli yargı ilk derece mahkemelerince verilen ve kesin olmayan hüküm ve kararlara karşı yapılacak başvuruları inceleyip karara bağlayacak. Ayrıca, adli yargı ilk derece mahkemesi hakimleri aleyhinde Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu'na göre açılacak tazminat davalarına bakacak.
Bölge adliye mahkemesi başkanı birinci sınıf, daire başkan ve üyeleri birinci sınıfa ayrılmış ve Yargıtay üyeliğine seçilme hakkını yitirmemiş adli yargı hakim ve savcıları arasından Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca atanacak.
Yargıtay Daire Başkanı ve üyeleri de istekleri üzerine HSYK tarafından bölge adliye mahkemesi başkanlığına veya daire başkanlıklarına veya Cumhuriyet başsavcılığına atanabilecekler.
Yasayla oluşturulması hükmedilen adalet komisyonları, mahkemelerin hakim ve savcıları dışında kalan personeli hakkında kanunlarla verilen tüm görevleri yerine getirecekler.
Yasanın yürürlüğe girdiği tarihte duruşması başlamış işlerde mahkemelerin görevinde bir değişikliğin söz konusu olduğu hallerde, üst görevli mahkemeler yargılamaya devam edecekler, alt görevli mahkemeler görevsizlik kararı vererek dosyayı üst mahkemeye gönderecekler.
Adalet Bakanlığı, yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç iki yıl içinde bölge adliye mahkemelerini kuracak, bu süre içinde mahkemeler için gerekli kadroların ataması yapılacak ve bina ve araç-gereçler sağlanacak.
Yasa ile bölge adliye mahkemeleri için 950 hakim ve savcı ile 1547 yardımcı personel kadrosu ihdası sağlanacak.