İtalyan şef Danilo Zanna, Muratpaşa ilçesinde düzenlenen ‘Kültür Sanat Buluşmaları’ kapsamında İtalyan mutfağından vegan ve vejetaryen lezzetleri uygulamalı gösterdi, hazırladığı mönüleri Antalyalılara tattırdı. Vegan ve vejetaryenlerin yoğun ilgi gösterdiği etkinlikte Danilo Zanna, izleyenlerin sorularına da yanıt verdi.
Danilo Zanna, vejetaryenliği kavrayamamış insanların yıllardır kendilerini yanlış ifade ettiğini söyledi. Zanna, “Vejetaryen, et ve balık yemeyen kişilere denir. Beyaz, kırmızı et fark etmeksizin hiçbir şekilde et yemez vejetaryenler. Balık da yemezler. ‘Ben vejetaryenim ama balık yiyorum’, ‘Ben vejetaryenim ama kokoreçten vazgeçmem’ diyenleri görüyorum, onlar vejetaryen falan değiller” dedi.
Danilo Zanna, veganlık ve vejetaryenlik arasında çok önemli bir fark olduğunu, iki kavramın tamamen farklı olduğunu kaydetti. İkisi arasındaki farkın da tam anlaşılamadığını belirten Zanna, “Vejetaryenlik, bir rejim türüdür. Veganlık ise bir hayat tarzıdır. Bu çok mühim bir fark, bunu ayırt etmek lazım. ‘Vejetaryenlik bana yetmiyor, vegan olacağım’ diyenler, vegan olduklarında et ve balık dışında hayvansal gıdalar tüketmemek ve hayvansal hiçbir şeyi kullanmamak durumundadır. Deri botları, deri ceketleri, yün kabanları giyemezler. ‘Ben veganım ama deri botum var’ dersen, vegan değilsin demektir. Kısacası deri botu, ceketi olan vegan olamaz. Bunu bilelim önce. İnsanlar bu konuları çok karıştırıyor. Çünkü bir şey yapmak istiyorlar ama başka bir şeyden de vazgeçemiyor” diye konuştu.
Etin sağlıksız olmadığını, veganlık ve vejetaryenliğin bir tercih olduğunu aktaran Zanna, “Et sağlıksız mı? Değil tabii ki. Sebze de sağlıklı, et de. Dengelendiği zaman ve doğru tüketildiği zaman her türlü rejim sağlıklı olur. Yalnız, vegan olup rejim yapmaya çalışan kişilerin bir yaşam koçu ve diyetisyenle beraber bu yolu almasını öneririm. Çünkü et yemeden, protein almadan, proteini başka şeylerden alarak bu süreci sürdürmesi gerekebilir. Sebzeden aynı şekilde fayda alması çok zor, çok sert bir rejime girmesi gerekir” dedi.