Sağlık meslek odalarının et ve kurbanlık ithalatının sakıncaları ile ilgili düzenlediği basın açıklamasına katılan Prof. Dr. Alper Yılmaz, "İthal kurbanlık hayvancılığımıza büyük zararlar verebilir. Bunun yanı sıra inançlarla ilgili de sıkıntılar var. Özellikle Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği'nde sığırlara, domuzların mezbaha artıklarından yapılan kan unu, kemik unu gibi suni besinler, protein kaynağı olarak yemlerine karıştırılıyor" dedi. İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Yılmaz, "Sağlıklı ortamlarda bakılıyorsa, bu sağlık açısından çok büyük bir risk taşımayabilir. Ancak halkımızın dini inanış açısından bunu, çok olumlu karşılamayacağını düşünüyoruz" diye konuştu.
Galatasaray Lisesi önünde öğlen saatlerinde düzenlenen basın açıklamasına beyaz önlükleri ile gelen sağlık meslek odaları temsilcileri "Kurbanda sağlığımızı kesmeyelim", "Hiçbir ticari kar, insan sağlığından önemli olamaz", "Sokakta kurban kesimine hayır" yazılı dövizler taşıdı.
Türk Tabipler Birliği Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hüseyin Demirdizen, "Dünyanın değişik yerlerinde 250'ye yakın hastalık hayvanlardan geçmekte ve insanları hastalandırmaktadır. İkinci endişemiz, sağlıklı olduğundan emin olmadığımız hayvanların gerekli tedbirler alınmaksızın ülkemize ithal edilmesi ve kesilecek olmasıdır. Esas itiraz ettiğimiz, yanlış tarım ve hayvancılık politikası ile kendisine yeterli bir ülke olan Türkiye'nin hayvansal gıdaları da ithal eder duruma gelmiş olmasıdır" dedi.
Ortak basın açıklamasını okuyan İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan da şunları söyledi:
"Kurban Bayramı öncesinde et fiyatları ve hayvancılıkta yaşanmakta olan kaos uyarıcı olmalıdır. Yıllardır süregelen yanlış hayvancılık politikalarına eklenen ithalat izni, hayvancılık sektörünü ve üretimini olumsuz etkileyecek, zaten yetersiz olan hayvan sayımızı daha da azaltacaktır. Gelecekte belki de kurbanlık hayvan bile bulunamayacak hale getirecektir. Üreticiler, meslek odaları ve ilgili bütün kesimler tarafından yapılan uyarılara karşın, canlı hayvanla başlayan ithalat, giderek karkas, donmuş karkas eti, süt ve süt ürünlerine ve nihayet kurbanlık ithalatına kadar gitmiştir. Alınan bütün önlemlere rağmen et fiyatları hala düşmemiştir. Dahası alt yapı eksikliği ve yeterli denetime tabi tutulmadan tüketime sunulan ithal etler, toplum sağlığı açısından ciddi bir risk haline gelmiştir. Nitekim ithalat yapılan AB ülkesi olan Hollanda'da kısa süre önce deli dana hastalığının tespit edilmesi bu kaygımızı desteklemektedir. Diğer taraftan, birçok vatandaşımızın kurban bayramında ucuz ve bol et tüketme umudu, fiyatların yükselmesiyle birlikte başka bayrama kalmıştır. İthal edilen ürünlerin büyük bir kısmı vatandaşın sofrasına değil sucuk, salam gibi pahalı ürünlerin yapımında kullanılmak üzere et sanayinde faaliyet gösteren işletmelere gitmektedir."
Yetkililerin hayvancılık politikalarını gözden geçirmesi gerektiğini söyleyen Murat Arslan, "Uygulanacak desteklemeler ile üretim karlı ve verimli bir yapıya dönüştürülmeli, kalite ve standart yükseltilmelidir" dedi. Açıklama sonrası, topluluk dağıldı.
DHA