İTO'dan kapasite kullanımı araştırması

2007'de en yüksek kapasite kullanım oranı yüzde 91.22 ile cam, taş ve toprağa dayalı sanayi sektöründe gerçekleşirken, en düşük kapasite kullanımı ise yüzde 45.36 ile demir-çelik sektöründe görüldü.
İstanbul Ticaret Odası (İTO), 1980 yılından bu yana yaptığı İstanbul Küçük Sanayi Kapasite Kullanım Araştırması'nın 2007 yılını kapsayan sonuçlarını açıkladı. Araştırma sonuçlarına göre, üretim değeri itibariyle kapasite kullanım oranı 2007'de bir önceki yıla kıyasla yüzde 82.69'dan yüzde 71.11'e geriledi.
İTO'nun araştırması, odaya kayıtlı 9 bin 228 küçük sanayici firma içinde çeşitli sektörlere ait 282 firma tarafından ankete verilen cevapların değerlendirilmesi ile gerçekleştirildi. İstanbul'da bulunan küçük sanayicilerin 2007 yılı içindeki genel durumu saptamayı amaçlayan çalışma sonuçlarına göre, tartılı ortalamada 2007 yılında en yüksek kapasite kullanım oranı yüzde 91.22 ile cam, taş ve toprağa dayalı sanayi sektöründe gerçekleşti. En düşük kapasite kullanım oranı ise yüzde 45.36 ile demir-çelik
sektöründe görüldü.
2007 yılında kapasite kullanım oranı 2006'ya göre tekstil, kağıt ve cam sektörlerinde artarken, diğer sektörlerde azalış gösterdi.
Üretim değerine göre 2007 yılı tam kapasite ile çalışamama nedenleri arasında ilk sırayı 2006 yılında olduğu gibi yüzde 34.2 ile talep yetersizliği aldı. Bunu yüzde 16.9 ile finansman güçlüğü takip etti. İşçilerle ilgili sorunlar yüzde 4.4 ile en az etkileyen faktör olurken, pazarlama sorunları geçen yıla göre önemli oranda artış gösterdi.
Anket sonuçları, 2007 yılında küçük sanayi firmalarının yüzde 57.7'sinin üretiminin, yüzde 58.8'inin satışlarının, yüzde 47.6'sının kapasite kullanım oranlarının, yüzde 31.3'ünün mamul stoklarının ve yüzde 28.2'sinin ise hammadde stok seviyelerinin arttığını gösterdi.
Küçük imalat sanayinin toplam istihdamında 2007 iyi bir yıl oldu. İstihdam yüzde 12.5 oranında arttı. Öte yandan mamul maliyeti bir önceki yıla göre ortalama yüzde 16.26 yükseldi.
Ankete katılan firmaların kullandıkları finansman kaynaklarının başında yüzde 38.9 ile özkaynak, yüzde 22.1 ile vadeli alış geldi. Firmaların yüzde 21.4'ü KOBİ kredilerinden faydalanırken, kredilerdeki bürokratik engeller yüzde 30.3 oranı ile kredilerden yararlanmama nedenlerinin başında geldi. Katılımcı firmaların yüzde 60.5'i KOSGEB'in, yüzde 23.7'si ise Halk Bankası'nın kredilerinden yaralandığını belirtti.
Ankete yanıt veren firmaların yüzde 41.7'si sabit sermaye yatırımında bulunurken, en fazla yatırım yapılan alanlar yüzde 52.9 ile makine ve yüzde 22.4 ile teçhizat oldu. Firmaların yatırım yapamamanın ana nedenlerini ise sermaye yetersizliği ve talep yetersizliği yüzde 29.2 ve yüzde 28 oranları oluşturdu.
İTO'nun anketine katılan firmalar önerilerini de belirtti. Buna göre küçük sanayi firmalarının yüzde 18.9'u işgücü maliyetlerindeki yüklerin azaltılmasını istiyor. Yüzde 16.5'lik bölüm ise kayıt dışı ekonominin önlenmesinin, üretim faaliyetlerini daha istikrarlı yürütebilmeleri ve tam kapasite ile çalışabilmeleri için şart olduğunu düşünüyor. Reel sektörün canlandırılıp iç talebin artırılmasını isteyenlerin oranı ise yüzde 15.4.