İYİ Parti Genel Sekreteri ve Parti Sözcüsü Cihan Paçacı, AK Parti'nin İstanbul seçimine ilişkin başvuru dosyalarını YSK'ye bavullarla götürmesiyle ilgili, "Bu abartılı bir gösteri. 'Valizlerle evrak getirdik, bu kadar büyük yolsuzluk veya usulsüzlük var' imajını pekiştirmek için yapılan şeylerdir. Balyoz davasında görülmüştür aynı akıbet burada da tecelli edecektir." dedi.
Paçacı, partisinin Başkanlık Divanı toplantısının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
AK Parti'nin İstanbul seçimlerinin yenilenmesi talebiyle YSK'ye başvurusuna değinen Paçacı, "AK Parti'nin kendi hukukçuları da hukuk dünyası da gayet iyi bilmektedir ki seçmen listelerinin itiraz üzerine yeniden ele alınması mümkün değildir. Kesinleşmiş seçmen listelerindeki yolsuzluğa dayanarak mazbatanın veya seçimin iptali istenemez." diye konuştu.
Yeniden sayım ya da iptal başvurularını "oyalama, zaman kazanma ve zihin bulandırma çabası" olarak niteleyen Paçacı, şunları kaydetti:
"YSK'nin 3119 sayılı kararı, süre ve şekil şartlarının birçoğunun yerine getirilmemiş olması, AK Parti başvurusunun esasa girilmeden usulden reddedilmesini gerektirmektedir.
YSK'nin karar verirken, demokrasinin özünün serbest ve adil yapılan seçimler olduğu hususunu göz önünde bulundurarak seçimli demokrasinin sürdürülebilirliğini temin edeceğine inanıyoruz. YSK, kendisine müdahale heveslilerinin üst perdeden konuşmalarına bakmaksızın anayasamızın ve milletimizin kendisinden beklediği vazifesini demokrasiye, adalete ve vicdanlara uygun bir şekilde yerine getirmelidir.
Kamuoyu, YSK'den, Temmuz 2014'te verdiği kararın arkasında durmasını beklemektedir. Aksi takdirde seçimlerin yargı güvencesi altında yapıldığı sözü, içi boş bir fanteziden ibaret olacaktır."
Milletin asli probleminin ekonomi olduğunun altını çizen Paçacı, "Hükümet, süratle köylü Ahmet Efendi'nin, işçi Mehmet Bey'in, gündemine dönmeli ve tüm dikkatini ekonomiye vermelidir. Hükümet, ekonomide ve tarımda netice almak istiyorsa ilk yapacağı şey damat Berat ve Tarım Bakanını görevden almaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Paçacı, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, 24 Nisan'ı "sözde Ermeni soykırımını anma günü" ilan etmesini ve İtalyan Parlamentosu'nun da benzer bir karar almasını eleştirerek, "Bu tür asılsız iddialar bizce yok hükmündedir.
Milletimize iftira etmek isteyen Fransa ve İtalya önce kendi kirli geçmişlerine bakmalı, dünyanın her tarafında döktükleri kan ve aldıkları can için tüm insanlıktan özür dilemelidir." diye konuştu.
- "Algı operasyonu"
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan Seymen de AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz'un yaptığı basın toplantısına değinerek, "Yapılmak istenen bir algı operasyonu, halkın İstanbul seçimlerinin şaibeli olduğuna inandırılma girişimidir. Bunu Türk milletinin göreceği ve takdir edeceğine inancım tamdır." ifadesini kullandı.
AK Parti'nin YSK'ye sunduğu itiraz dilekçesinin bomboş olduğunu ve içinde herhangi bir bilgi, belge, delil bulunmadığını iddia eden Seymen, şunları söyledi:
"Bavullar da şov amacıyla götürülmüştür. Tamamıyla algı operasyonu. YSK'nin hukuka uygun davranacağına inancımızı parti olarak koruyoruz. YSK'nin adil, eşit davranmasını, seçim güvenliğine, seçimin inandırıcılığına daha fazla gölge düşürmemesini ve bir an önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu'nun mazbatasını teslim etmesini istiyoruz. Hukukun gereği bu olduğu için. 'Dur' demesi gereken kurum YSK'dir."
- "Bir iptal kararı verilemez"
Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Seymen, İstanbul'da bir iptal kararı verilecekse bunun bir zarfın içerisinden tek pusula ayrılarak yapılmasının yanlı olacağını savundu. Seymen, şunları kaydetti:
"Eğer İstanbul'da büyükşehir belediye başkanlığı seçiminde bir usulsüzlük, şaibe varsa ilçe başkanlıklarında, belediye meclis üyeliklerinde de vardır. Dolayısıyla bir seçim iptal edilecekse İstanbul açısından topyekun iptal edilmesi gerekir. Bunu istemiyoruz. Kesinlikle yanlış anlaşılmasın. Ama bir iptal kararı verilecekse bu zarfın içerisinden tek pusula ayrılarak onun için bir iptal kararı verilemez. Bir iptal kararı verilemeyeceğini düşünüyorum."
Paçacı ise AK Parti'nin başvuru dosyalarını YSK'ye bavullarla götürülmesine ilişkin soru üzerine, "Biz valiz veya çanta denildiğinde demokrasinin simgesi olarak görüyoruz. Bu abartılı bir gösteri. 'Valizlerle evrak getirdik, bu kadar büyük yolsuzluk veya usulsüzlük var' imajını pekiştirmek için yapılan şeylerdir. Balyoz davasında görülmüştür, aynı akıbet burada da tecelli edecektir." dedi.