HABER

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ:

"AKP iktidarı, 2011 yılından beri Müslüman Kardeşler örgütünün ideolojisinden köklerini alan siyasal ümmetçi politika anlayışıyla Türkiye'yi Suriye ve Ortadoğu'da bir hatadan diğerine sürüklemektedir"

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, "AKP iktidarı, 2011 yılından beri Müslüman Kardeşler Örgütünün ideolojisinden köklerini alan siyasal ümmetçi politika anlayışıyla Türkiye'yi Suriye ve Ortadoğu'da bir hatadan diğerine sürüklemektedir." dedi.

Özdağ, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında AK Parti hükümetinin Suriye politikasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Hükümetin 2011 yılında Beşar Esad'ı devirmek ve yerine Müslüman Kardeşler örgütünü getirmek için yola çıktığını savunan Özdağ, "AKP iktidarı, 2011 yılından beri Müslüman Kardeşler örgütünün ideolojisinden köklerini alan siyasal ümmetçi politika anlayışıyla Türkiye'yi Suriye ve Ortadoğu'da bir hatadan diğerine sürüklemektedir." görüşünü savundu.

Hükümetin Suriye politikasının, Beşşar Esad yönetimini deviremediği gibi terör örgütü PKK'nın Suriye'nin kuzeyinde hakim olması ve DEAŞ'ın geniş alanlarda etkili olmasını sağlayan süreçleri tetiklediğini öne süren Özdağ, şunları söyledi:

"AKP iktidarının, Suriye'de Beşşar Esad hükümetini devirme politikası olmasaydı ne el- Nusra ne de IŞİD olacaktı. IŞİD olmasaydı Suruç'ta 34, Ankara'da 102, Sultanahmet'de 10, Beyoğlu'nda 5, Gaziantep'te 53 ve Atatürk Havalimanı'nda 36 kişi katledilmeyecekti, IŞİD 2 askerimizi yakarak şehit edemeyecekti. AKP iktidarının Beşşar Esad iktidarını devirme politikası olmasaydı Fırat Kalkanı Operasyonu'nda 67 şehit 245 yaralı, Afrin Operasyonu'nda 53 şehit 225 yaralı vermeyecektik. AKP iktidarının bu politikası olmasaydı ülkemizde kayıtlı milyonlarca Suriyeli gelmeyecekti, ülkemiz dünyanın en fazla sığınmacı olduğu ülke olmayacaktı. 40 milyar dolar cebimizde kalacaktı. Türkiye, AKP'nin Beşşar Esad'ı devirme sevdası nedeniyle çok büyük bedeller ödedi."

Özdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'deki 5 milyonu aşan Suriyeli sığınmacıdan 2 milyonunu Suriye'ye yerleştirmeye çalıştığını ifade ederek, bunun maliyetinin 53 milyar dolar olduğunu öne sürdü.

Türk, Rus ve İran dışişleri bakanlarının 29 Ekim Astana görüşmesindeki üçlü açıklamasına da değinen Özdağ, "Bu açıklamanın son paragrafında 'Suriyeli sığınmacılar, Suriye'ye döndükleri zaman asıl başlangıç yerlerine, nerden geldiyseler oraya dönecekler.' ifadesi geçiyor. Dışişleri Bakanlığı, BM nezdindeki Daimi Temsilcimize talimat vermiş. Daimi Temsilcimiz de Rus ve İranlı daimi temsililerle birlikte bu bildiriyi BM Güvenlik Konseyine sunarak, bildirinin belge haline gelmesini sağlamış. Hangi 2 milyon Suriyeliyi nereye yerleştireceksiniz? Devlet böyle yönetilir mi?" diye konuştu.

Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan "Uyum Strateji Belgesi ve Ulusal Eylem Planı 2018-2023" belgesiyle Suriyeli sığınmacıların Türkiye'de kalmasının hedeflendiğini öne süren Özdağ, belgenin halktan saklandığını ifade etti. Özdağ, "İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun yapması gereken tehdit ve hakaret değil, benimle bir televizyon programında tartışmasıdır. Bu medeni cesareti göstermelidir." dedi.

Erdoğan'ın Suriye politikasının çıkmaza girdiğini ileri süren Özdağ, "Türk askerinin kanı, canı ve emeği başarısız siyaset ile heba edilmemelidir. Müslüman Kardeşler hayalinden Türkiye Cumhuriyeti'nin milli menfaatini temsil eden gerçekler dünyasına dönmenin zamanı gelmiştir. Türkiye'yi hızla ABD ve Rusya arasında sıkışmışlıktan, PKK, PYD ve IŞİD'in hedefi olmaktan çıkartan politikanın belirlenmesi lazım." değerlendirmesinde bulundu.

Ümit Özdağ, Beşşar Esad hükümetiyle diplomatik ilişki kurulması gerektiğini belirterek, "Erdoğan yeni anayasa yapım sürecinde Suriye'nin üniter devlet yapısını güçlendirici bir tavır almalıdır. Erdoğan, desteklediği muhalif güçler ile Şam yönetimi arasında uzlaşma sağlamalıdır. Suriye'nin toprak bütünlüğünün sağlanması Türkiye'nin toprak bütünlüğünün sağlanması demektir." dedi.

Özdağ, bir gazetecinin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ziyaretine ilişkin sorusuna da "Bu görüşmeden Türkiye'nin menfaatlerini sağlayacak bir gelişme beklemiyorum." cevabını verdi.

En Çok Aranan Haberler