İzmir usulü enginar dolması nasıl yapılır? İşte MasterChef enginar dolması tarifi...

Enginar baskın tadıyla pek çok kişinin sevmediği lezzetlerden biridir. Özellikle çocuklara enginar yemeğini yedirmek oldukça zordur. Ancak MasterChef Türkiye yarışmasının jüri üyelerinden Somer Sivrioğlu'nun imza tabağı ile enginara İzmir esintisini kazandırdı. Bol yeşillikli ve ferah bir tat sunan İzmir usulü enginar dolması tarifini sizler için araştırdık.

İZMİR USULÜ ENGİNAR DOLMASI

MALZEMELER

• 4 adet enginar
• 1 çay bardağı pirinç
• 1 demet dere otu
• 3-4 dal taze soğan
• 1 çay bardağı zeytinyağı
• 1 çay kaşığı karabiber
• 1 çay kaşığı yenibahar
• Yarım çay kaşığı tarçın
• 1 çay kaşığı tuz

SOSU İÇİN;

• Limon
• Yumurta
• Et suyu

HAZIRLANIŞI

• Öncelikle enginarları yıkayın ve saplarını çiçeğine en yakın yerinden kesin.
• Sapların en etli kısımlarının kabuklarını soyun ve bir kenara alın, pişirirken bu kısımları da tencereye ekleyerek kullanabilirsiniz.
• Ardından enginarı yan yatırın ve üstteki kısmından 2 parmak kadarını kesin.
• Ortasından başlayarak birkaç sıra yaprağını çekerek koparın ve göbek kısmında yer alan tüylü kısmı da bir kaşık yardımıyla oyarak temizleyin.
• Enginarı bu şekilde hazırladıktan sonra tuza batırdığınız yarım limon ile içini ve yapraklarını güzelce ovun.
• İç harcı için gereken tüm malzemeleri bir kapta karıştırın.
• Hazırladığınız iç harcı ile enginarları doldurun. Doldurduğunuz enginarları yayvan bir tencereye dizin. Enginarların yarısına gelecek kadar da sıcak su doldurun ve tencerenin kapağını kapatın ve ocağın altını açıp pişmeye bırakın.
• Kaynamaya başlayınca altını kısın ve bu şekilde 20 dakika kadar daha pişirin.
• Sosu için ise limon ve yumurtayı çırpıp kaynattığımız et suyu ile temperleyerek sos haline getiriyoruz.
• Piştiği tencerede soğumaya bırakın. Dolmalar ılıklaştıktan sonra üstlerine zeytinyağı gezdirin ve bir servis tabağına alın. Taze doğranmış dereotu serperek servis edin.

Sadece yemeğini yapıyorsanız bir de böyle deneyin! Lezzetli bir kereviz için ne yapılmalı? İşte Mehmet Yalçınkaya’dan püf noktası...