İzmir'de güvenlik görevlisinin öldüğü kazaya karışan sürücüye 3 yıl 4 ay hapis

İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık B.S, taraf avukatları ile ölen Hülya Onaylı'nın ve sanığın yakınları katıldı.

Hakim, en son gelen bilirkişi raporunda sürücünün "tali kusurlu", maktul Onaylı'nın ise "asli kusurlu" olarak belirtildiğini söyledi.

Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasında, sanığın "taksirle bir kişinin ölümüne neden olma" suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını istedi.

"BEN HIZLI OLDUĞUMU DÜŞÜNMÜYORUM"

Son sözleri sorulan sanık sürücü B.S, Onaylı'nın kırmızı ışıkta karşıya geçtiğini belirterek, "Ben hızlı olduğumu düşünmüyorum. Hızımı net bilmiyorum ama tahminen 60 veya 70-80 kilometre hızla gidiyordum. Olaydan dolayı üzgünüm, kesinlikle böyle bir olayın olmasını istemezdim, bilerek yapmadım. Ben de mağdurum." dedi.

Hakim, sanığa önce "taksirle bir kişinin ölümüne neden olma" suçundan 4 yıl hapis verdi. Sanığa verilen ceza daha sonra iyi hali göz önüne alınarak 3 yıl 4 ay hapse düşürüldü.

Sürücü belgesine 1 yıl 4 ay süreyle el konulmasına karar verilen sanık hakkındaki adli kontrol tedbirleri de kaldırıldı.

OLAY

İzmir'in Konak ilçesinde 20 Eylül 2022'de B.S. idaresindeki 35 AOA 048 plakalı otomobil, Mustafa Kemal Sahil Bulvarı'nda, tuvalet ihtiyacı için yolun karşısına geçmeye çalışan tramvay durağı güvenlik görevlisi Hülya Onaylı'ya (40) çarpmış, yaralanan kadın kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.

Gözaltına alınan sürücü B.S, ev hapsi adli kontrolü tedbiriyle serbest bırakılmıştı. Kaza sonrası tepkiler üzerine tramvay duraklarına tuvalet yaptırılmıştı.

Bilirkişi raporunda olayın "iş kazası" olduğu, işveren vekilinin de "iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili kanun ve yönetmeliklerde yazılı kurallara uymadığı ve gerekli özeni göstermediği için ölümlü iş kazasının oluşumunda etken olduğu" kanaatine varıldığı belirtilmişti.

Sanık hakkında hazırlanan iddianamede, B.S'nin "taksirle ölüme neden olma" suçundan 6 yıla kadar hapsi istenmişti.

Ayrıca, belediye iştiraki şirket ve işveren vekili hakkında da suç duyusu yapılmasına karar verilmişti.