Japonya'da "şoşika" ile mücadele
TOKYO (İHA) - Nüfusu hızla azalan Japonya'da hükümet, kadınları doğuma teşvik edici yeni politikalar önerdi. Ama çocuksuz toplum anlamına gelen 'şoşika' ile mücadele zor görünüyor.
Tokyo hükümeti, önümüzdeki 5 yıl içinde 20'li ve 30'lu yaşlardaki Japon kadınları çocuk yapmaya teşvik edici acil önlemler alınması gerektiğini söylüyor. Halihazırda dünyada doğum oranı en düşük ülkelerden biri Japonya. Düşen nüfusun hükümeti alarma geçirdiği Japonya'da bu durumu anlatan özel bir kelime var; çocuksuz bir toplum anlamına gelen 'şoşika'. Eğer Japon kadınlar daha sık hamile kalmazsa, bu yüzyılın ortalarında Japonya'nın nüfusunun yüzde 20'den fazla azalmış olacağı tahmin ediliyor. Yarısı yaşlılardan oluşan bu nüfus, tabiatıyla ülkenin sağlık bütçesine ve emeklilik maaşlarına büyük bir yük getirmiş olacak.
Yetkililer, Japonya'da son doğurgan neslin çocukları olan, şimdi 20'li ve 30'lu yaşlara ermiş kadınları bebek sahibi olmaya özendirerek çocuksuzluk trendini kırmak gerektiğinde hemfikir. Günümüzde bu yaş grubunda bekar ve çocuksuz Japon kadınların sayısı rekor oranlara ulaştı. Ancak ne gibi bir politikanın kadınları doğurganlığa özendireceği tartışma konusu.
Hükümet, bugüne kadar önce Melek Planı'nı, sonra Yeni Melek Planı'nı ve nihayetinde Artı Yeni Öneri adlı başka bir projeyi gündeme getirerek soruna çözüm aradı. Bunların hepsinin ortak noktası, çocuk bakımına yardımcı olarak çalışan kadınlara çeşitli yeni olanaklar sunulmasıydı.
Japonya'da erkeklerin ofiste uzun saatler çalışıp eve çok az uğradığı ve kadınların ise ilk bebeğini doğurur doğurmaz işini bırakmasının doğal karşılandığı bir gelenek düzeni var. Hatta, halihazırdaki iktidar partisinin nüfus komitesinde yer alan eski bir Japonya başbakanı, "kadınlar evde oturup, üremeli" diyerek akıllarda yer etti. Hatırı sayılır oranda Japon kadın, "politikalardan önce bizi evlilikten alıkoyan bu tip tavır ve yaklaşımların değişmesini beklemek gerek" diyor.
