Johns Hopkins Üniversitesi Akademisyenleri Bezmialem’De

İSTANBUL, Charles Wiener “Tıpta ve Tıp Eğitiminde Paradigma Değişikliği” konulu verdiği konferansta, tıp ve tıp eğitiminde yaşanan gelişmeleri ve geleceğe yönelik öngörülerini akademisyenler, doktorlar ve öğrencilerle paylaştı.
Konferans öncesi iki üniversite arasındaki işbirliğine dair sorularımızı yanıtlayan Bezmialem Vakıf Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rümeyza Kazancıoğlu, öncelikle öğrencilerinin bu işbirliğinden elde ettikleri kazanımlara değindi. 3 sene içerisinde Amerika’ya giden öğrencilerine Ocak ayında yenilerinin ekleneceğini belirten Kazancıoğlu, “Oradaki öğrencilerle bir takım oturumlar gerçekleştirdiler. Tıp eğitiminin sadece burada değil Amerika’da da yoğun olduğunu ve bu işi ne kadar ciddiyetle yürüttüğümüzü gördüler. Akademisyenler ile doğrudan konuşma şansı bularak gelecekleri için bir takım projeler, kariyerleri için planlar yapabilme şansı buldular” diye konuştu. Projenin akademisyenler için de artıları olduğunu da ifade eden Kazancıoğlu, “Doğru yolda olduğumuzun onlar tarafından teyit ediliyor olması bizim için gurur verici” dedi.
SİSTEM FARKLI, İÇERİK BENZER
Johns Hopkins Üniversitesi’nden şu anda sadece akademisyenlerin üniversitelerine geldiğini belirten Kazancıoğlu, ilerleyen aşamalarda Amerika’dan gelecek öğrencileri ağırlamaktan keyif duyacaklarını dile getirdi. Kazancıoğlu konuşması şöyle sürdürdü:
“Öğrencilerimiz, Johns Hopkins’den aldıkları dersleri kendi portfolyolarına koydukları zaman veya bizzat orada bulunup kabul aldıklarını söylediklerinde bu, onlara avantaj sağlar. Çünkü her ülkenin bazı kuralları var. Burada okuyup Amerika’da eğitimlerini sürdürmek istediklerinde vermeleri gereken sınavlar var. Ancak orada daha önceden bulunmuş birinin şüphesiz avantajı daha fazla olacaktır.
Amerika’da bizden tamamen farklı bir sistem var. Çünkü onlar 4 senelik bir üniversite eğitimi veya kolej eğitimi üzerine tıp fakültesinde yer alacak öğrencilerini kendileri seçiyorlar. Dolayısıyla tıbba gönül vermiş, kendini buna adamış, biraz daha olgunlaşmış öğrenciler aldıkları için o noktada bir farklılık hissedilebiliyor. Ama verilen eğitimler, yapılan araştırmalara bakıldığında hepsi dünyada da Bezmialem’de de belli bir standardın üzerinde zaten.”
CHARLES WIENER’IN GÖZÜNDEN İKİ ÜLKE ARASINDAKİ SİSTEM FARKI
Konferansın konuşmacısı Prof. Charles Wiener ise işbirliği hakkında şunları söyledi:
“Bu ortaklık fakültenin gelecek nesillere, lider doktorlar olmayı öğretme kararlılığından geliyor. İki ülke öğrencileri arasında şöyle bir fark var; Amerikalı öğrenciler yaş olarak daha büyükler, çünkü tıp fakültesine başlamadan önce eğitim almaları ve birkaç yıl tecrübe kazanmış olmaları gerekiyor. Türkiye’de ise öğrenciler daha erken yaşta tıp eğitimi almaya başlıyorlar. Yani doktorluk konusundaki alt yapıları ve fikirleri eğitimden önce değil, eğitim sırasında oluşuyor. Bu sebepten bana göre Amerika’da tıp eğitimi vermek daha kolay. Orada yaşanacak zorluklar önceden tecrübe edilmiş oluyor. Burada bu zorluklara rağmen iyi bir tıp eğitimi veriyor olmak ise sıkı bir çalışmanın ispatı.”
(FOTOĞRAF)