Kaçak Ocak Sahipleri: Çocuklarımızı Parasızlıktan Okula Gönderemiyoruz

Zonguldak'ta, ruhsatsız maden ocağı sahipleri ve çalışanları, arazilerinde bulunan maden ocaklarının kapatılmasından dolayı mağdur olduklarını ve konunun çözüme kavuşturulmasını istedi.

Zonguldak’ın Kilimli beldesi ve civarındaki ormanlık alanlarda ruhsatsız kömür ocağı çalıştıran şahıslar, mağdur olduklarını belirtmek amacıyla belde merkezinde bir araya geldi. 3 ay önce kaçak maden ocaklarına yapılan operasyonlar sonucu mağdur olduklarını ileri süren ocak çalışanları, basın toplantısı düzenleyerek, çocuklarını okula gönderecek para bulamadıklarını dile getirdi.

Ruhsatsız maden ocağı sahibi Erdal Karaman, "Ben çocuğumu parasızlıktan okula gönderemiyorum. Ben, 14 yaşından beri sabıkalıyım. Suçum hırsızlık. Kimsenin evine girmedim, kimseyi soymadım. Kendi arazimde kendi kömürümü çıkarttım. Benim bu yaptığım suç mudur? 3 aydan beri evimize ekmek alamıyoruz. Esnafa borcumuzu ödeyemiyoruz. Biz bu durumlara geldik. Biz açız. Sayın valim ve emniyet müdürüm, duyun sesimizi. Çocuğuma harçlık verecek para bulamıyorum. Bize ekmek verin biz de yapmayalım. Polis durduruyor bizi, GBT kaydına bakıyor. 'Senin hırsızlık sabıkan var' diyor. Ben hırsız değilim. Arazimden zamanında kömür çıkartmışım. Ama ben 42 yaşındayım hâla sabıkalıyım. Sicilim silinmiyor. Bize iş versinler biz her şeye razıyız.” dedi.

"BU KONU SOSYAL PATLAMALARA NEDEN OLABİLİR"

Ruhsatsız maden ocağı sahipleri ve çalışanları adına konuşan Faruk Karaman ise yaklaşık 3 aydır maden ocaklarının çalışılmayacak hale geldiğini ifade etti. Mağdur olduklarını belirten Karaman, şöyle devam etti: "Ekonomik anlamda sıkıntı içerisindeyiz. Ruhsatsız olan kömür ocaklarımızın devlet büyükleri tarafından ruhsatlandırılmasını istiyoruz. 15 bin insanı ilgilendiren bu konu yarın sosyal patlamalara sebep olabilecek seviyelere gelebilir. Ruhsatsız ocak olarak geçen bu iş yerlerimiz, bugün baktığınızda Zonguldak'ı ayakta tutan en büyük lokomotiftir. Ruhsatsız ocak çalıştırmayı ve hırsızlık damgası yemeyi biz de istemiyoruz. Bu işi bir çözüme kavuşturalım. Hep beraber oturalım. Bize de bir açılım olsun. Maden ocaklarımızı, yapabileceğiz kadar devlet güvencesi altında ruhsatlandırmak istiyoruz. Burada 15 bin insan açsa, bunun sebebi araştırılsın. Böyle devam ederse buradan göç başlayabilir."

Evlerinin bulunduğu arazideki ocaklardan dahi hırsızlık damgası yemenin sıkıntısını yaşadıklarını anlatan Karaman, seçim zamanında da ‘sabıkalıyız’ diyerek sandığa gitmeyeceklerini kaydetti.