SPOR

'Kadıköy'de yıllardır böyle olay görülmedi'

Spor yazarları, Fenerbahçe'nin Gençlerbirliği'ni 3-0 mağlup ettiği karşılaşmayı değerlendirdi.

'Kadıköy'de yıllardır böyle olay görülmedi'

PERSIE MAÇI TAŞIYAMAZDI (ATİLLA GÖKÇE)

Oynayan değil, atan kazandı! Maçın ilk görüntüleri, bir gün önce Galatasaraylı Serdar Aziz’i hatırlatırcasına dün de Robin van Persie’nin beklenmedik biçimde sakatlanarak 11. dakikada yerini Moussa Sow’a bırakarak dışarı çıkmasıydı. Üzüldük elbette, geçmiş olsun! Ancak daha soğukkanlı bir değerlendirme yapacak olursak, Moussa Sow’un oyuna girişini bir tür “vaka-yı hayriye” (hayırlı olay) diye nitelendirmek de mümkündür. Son iki maçın 18’ine katılmayan, dinlenen ya da tedavi gören Robin van Persie -bize göre- oynasa da maçı taşıyamayabilirdi.

HER BABA YİĞİT DAYANAMAZDI

Fenerbahçe golü bulunca, kendi kalesine yaslandı... Bugüne kadar öne geçen rakiplerinin yaptığını yaptı. Üzerine abanan Gençlerbirliği’ni Volkan’la durdurunca kontrataklarla karşı kaleye gitti. Çünkü böyle bir oyunda da eli çok kuvvetliydi. Ümit Özat ve ekibini kutlamak gerekir... Zira dünkü oyunlarına her babayiğit dayanamazdı.


BÖYLE TAKIM GELMEDİ (İLKER YAĞCIOĞLU)

Galatasaray'ın 2, Beşiktaş'ın 3 puan kaybettiği haftada alınacak 3 puan Fenerbahçe'nin puan farkını kapatmasını sağlayacak ve takım yeniden şampiyonluk havasına girecekti. Bu yüzden oyundan ziyade maçın sonucu herşeyden daha önemliydi.
Maçtan önce kolay bir maç olmayacağını tahmin ediyordum. Rakip Gençlerbirliği ligin en az gol yiyen takımı konumundaydı. Ümit Özat geldikten sonra da ligde hiç gol yememişlerdi. Ama şunu itiraf etmeliyim ki hücumda son yıllarda Fenerbahçe'yi bu kadar zorlayan bir takım Kadıköy'e gelmemişti.

NE GALATASARAY, NE MANCHESTER

Ne Galatasaray, ne Beşiktaş, ne Manchester, ne de Feyenoord Fenerbahçe kalesinde bu kadar pozisyon bulamamıştı.
Dün geceki 3 puanın kahramanı tek kelimeyle kaleci Volkan'dır. Öylesine inanılmaz kurtarışlar yaptı ki hem takımını ayakta tuttu hem de Gençlerbirliği'nin direncini kırdı. Son zamanlarda gördüğüm en büyük kalecilik performansını sergiledi. İki kaleciyi yer değiştirsek Gençlerbirliği maçı çok rahat kazanabilirdi. Volkan haricinde Josef'in son derece iyi oynadığını söyleyebilirim. Özellikle Lens ilk 45 dakikada o kadar çok pas hatası yaptı ki her halde kariyer rekorunu kırmıştır. Ama aynı Lens, Sow'a o kadar güzel bir gol attırdı ki bu da kaliteli oyuncuların kötü oynasalar dahi sahada kalmalarının neden gerektiğini bize gösterdi.

KUTLAMAK GEREKİR (GÜRCAN BİLGİÇ)

Kadıköy'e gelip, böylesine cesaret ve öz güvenle oynamak en önemlisi. Ümit Özat'ı hem analizi, hem de oyuncularını koordine etmesi nedeniyle tebrik etmek gerekir. Çünkü rakibe pozisyon vermemekle övünen, çok değil bir ay önce zirve takımlarını evlerine "şutsuz" gönderen bir takım, kalecisinin performansıyla ayakta durdu.

ENDİŞE VERİCİ

Eğer Ocak ayında oyuncu kalitesi yükselmezse, böyle maçların sayısı da artacaktır. Volkan Demirel'in ellerine tutunan ve Lens'in bir anlık aklıyla öne geçtiler ve üç puanı aldılar. Sonuç iddiayı ayakta tuttu ama gelişimin durması endişe verici.

BÜYÜKLERİN PİLİ BİTMİŞ (MURAT ÖZBOSTAN)

Volkan Demirel tuttu, Fenerbahçe kazandı.. Maçın kısa özeti buydu.. Daha ligin ilk yarısı bitmedi.. Hatta son hafta devre arası tatili sonrası oynanacak. İyi ki de öyle... Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe'nin pili, 15. hafta itibariyle bitmiş aslında... Beşiktaş Kasımpaşa'ya yenilirken, Galatasaray Osmanlı karşısında ecel terleri döktü.. Ve dün gece de Fenerbahçe kazandı ama Gençlerbirliği neler kaçırdı neler!.. Muslera, Ankara'da, Volkan da Kadıköy'de takımlarının kaderlerini tayin etti.. İki büyük takımın kaderi ortak bir noktada buluştu.

GURUR DUYMAKTA HAKLI

Düşünün, 33 defa Fenerbahçe ceza alanına girmiş Başkent takımı, 13 tane korner atmış.. Bol bol pozisyon verdi Fenerbahçe defansı ve takımı... Topu Gençlerbirliği oynadı, maçı da Fenerbahçe kazandı.. Futbolun adaleti yok.. Hem de 3-0.. Fenerbahçe'nin puan kaybettiği birçok maç var ligde ama hepsinden daha mahkum oynadı desek yanlış olmaz. Kadıköy'de böyle oynayabilmek cesaret ister. Maçtan sonra Ümit Özat yenilgiye rağmen oyuncularını övdü. Gurur duymakta da sonuna kadar haklı..

SAVUNMA İFLAS ETTİ (ÖMER ÜRÜNDÜL)

Beklediğinden de uygun bir ortam bulan Gençlerbirliği riski fazlalaştırıp, sahasında boşluklar bırakınca Lens'in harika kavisli pasında Sow golü attı ve ilk yarıyı skor avantajı ile kapatmayı başardı Fenerbahçe. Fakat bu bile ikinci yarının çok daha kötü geçmesini engellemedi Fenerbahçe için. Bu yarıda Fenerbahçe'nin iki dezavantajı vardı. Birincisi kontratak silahı hiç işlemiyordu. İkincisi de takımın en önemli artısı olan geride topun arkasına geçip rakibe pozisyon vermeyen alan savunması da iflas etti.

FERNANDAO KAZANILMALI

Fenerbahçe'nin gereken değişiklikleri geç yapmasının cezasını kesemedi Gençlerbirliği. Sonra Fernandao kendi hazırladığı pozisyonda çok güzel bir gole imza atarak kara bulutları dağıttı. Benim Fenerbahçe Teknik Direktörü Dick Advocaat'a bir tavsiyem var: Ne yapıp edip, moral verip dün sonradan oyuna aldığı Fernandao'yu kazanmaya bakmalı. Bu Fenerbahçe'nin zirve yarışına devam etmesi için çok önemli...

SON 2 YILDA HİÇBİR TAKIM (AHMET ÇAKAR)

Son 2 yıl içinde hiçbir Türk ya da yabancı takım, Fenerbahçe'yi Kadıköy'de böylesine sürklase etmedi. Evet, yanlış okumuyorsunuz! Gençlerbirliği özellikle ikinci yarıda Fenerbahçe'yi sahasına hapsetti. Yakaladıkları en az 4 gol pozisyonu var ve maçın en başarılı ismi Volkan Demirel... İkinci yarıda Khalili, İrfan Can, Rantie'nin gollük vuruşlarını müthiş kurtardı.
Oyunun ilk yarısında da çok kötü oynayan bir Fenerbahçe vardı. Gençlerbirliği önce bekledi, sonra baktı ki Fenerbahçe gelemiyor, onlar oynamaya başladılar. Bütün kontrol Gençlerbirliği'nin elindeyken golü yediler. Bu gol kesinlikle Sow'un kalitesinden kaynaklandı diyebiliriz.

PABUÇ PAHALI OLUNCA...

Volkan Demirel'den sonra sahanın en başarılı ismi bence hakem Fırat Aydınus'tu. İsterse çok iyi maç yönetiyor. Pabucun pahalı olduğunu hissettiğinde hakemliği bir sanat gibi yapabiliyor. Tıpkı dün geceki gibi... Harika maç yönetti. Neredeyse her kararı doğruydu. Onu hep böyle görmek isteriz.

YILLARDIR GÖRMEDİM (METİN TEKİN)

Oyun olarak değerlendirdiğimizde, ben uzun yıllardır Fenerbahçe'nin Kadıköy'de, bir rakibine karşı bu kadar mahkum oynadığını görmedim. Bu 3 puanda gecenin kahramanı zaman zaman çok övdüğümüz Fenerbahçe savunması değil, 5 net kurtarışla oyunu 1-0'da tutan kaleci Volkan Demirel'di...

ALPER'DEN VERİM ALINMAZ

Volkan'ın kurtarışlarıyla ayakta kalan Fenerbahçe, son dakikalarda Gençlerbirliği'nin de bütün riskleri almasıyla kontratakla iki gol daha buldu ancak bir iç saha maçında sergilenen bu oyun şampiyonluk yarışı için ne kadar umut verir bunu sorgulamak lazım... Özellikle orta saha yapılanmasında deplasmanda oynarken Alper'i kullanmak mantıklı olabilir ama iç saha oyununda orta sahayı ele geçirmek ve dar alanda oynamak adına Alper'den verim almak mümkün değil.

KÖŞEYE SIKIŞTIRDI (UĞUR MELEKE)

Fenerbahçe sezonun en kötü oyununu oynadı dün gece. Gençlerbirliği iki devrede iki ayrı anlayışla Fenerbahçe'yi ringin köşesine sıkıştırdı, üst üste yumruklarla grogi vaziyete düşürdü adeta. Ama son düdük çaldığında kazanan, kadrosunda Lens-Sow’u olan ev sahibiydi. İlk yarıda topu Fenerbahçe’ye bırakan ve driplingci ileri üçlüsüyle iki ciddi fırsat yakalayan Gençler, ikinci devrede Rantie-Landel değişikliğiyle topa sahip olarak da baskı yapabileceğini gösterdi. Aydın ve Serdar çizgileri koridora çevirdiler, eğer Stancu dün sahada olsaydı muhtemelen bu ikilinin servislerinden bolca üretim yapardı.
F.Bahçe bu 3 puanı, sezonun en iyi futbolunu oynayan kaptanına borçlu. Avrupa’da ilerlemek isteniyorsa orta sahaya muhakkak yetenek takviyesi yapılmalı.

LENS HAVAYA GİRMESİN

Dün bir frikiği direkt auta, birini baraja attı gayrı ciddi biçimde. Lens’in kariyeri genelde böyle; forma yarışındayken ciddi, forma garanti olduğunda davranışları değişebiliyor. Umarım burada da havaya girmez. F.Bahçe bu 3 puanı, sezonun en iyi futbolunu oynayan kaptanına borçlu. Avrupa’da ilerlemek isteniyorsa orta sahaya muhakkak yetenek takviyesi yapılmalı.

KEYİF YAŞATTILAR (RÜŞTÜ REÇBER)

Öncelikle G.Birliği’ne tebrikler. Ümit Hoca’nın, 3 gol yiyen takımını soyunma odasında kutlaması lazım. Çünkü Kadıköy’de Manchester United’ın, Feyenoord’un, Beşiktaş’ın, Galatasaray’ın yapamadıklarını yapan bir takımı vardı. Hem pozisyon ürettiler hem de iyi top oynadılar. Futbolu çirkinleştirmeden bizlere keyif yaşattılar.

VOLKAN'IN ELLERİ...

Volkan Demirel... Maça konsantre olduğunda neler yapabileceğini bir kez daha gösterdi. F.Bahçe’yi ipten alan, kazanmasını sağlayan ve arkadaşlarına da, “Hadi biraz kıpırdayın” sinyalini veren kurtarışlarıyla gecenin kahramanıydı. Onu izlerken bu yıl ilk kez maça etki eden bir performansını gördüm. Dün akşam 3 puan geldiyse, Volkan’ın elleri sayesindedir.

Takım
O
Av
P

En Çok Aranan Haberler