BİZE ULAŞIN
Türk kadınların yüzde 67'sinin ailelerinin kararıyla evlendiği bildirildi. Aile Sağlığı Araştırma Derneği (ASAD) ve İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Androloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Halim Hattat, Avrupa ülkelerinde aile planlaması ve aile cinsel sağlığıyla ilgili toplumu bilgilendirmek amacıyla oluşturulan Avrupa Seksüel Fonksiyon Bozuklukları Birliği'ni (ESDA) Türkiye'de ASAD'ın temsil ettiğini hatırlattı.
''www.esdaturkey.org'' adıyla oluşturdukları web sitesi üzerinden yürüttükleri anket araştırmasının ilginç sonuçlar verdiğini anlatan Prof. Dr. Hattat, ankette demografik bilgiler, evlilik tipleri ve yaşı, coğrafi dağılım ve cinsel tercihin yanı sıra cinsel ilişki sırasında istek, tatmin ve orgazm konularını da içeren 15 cinsel fonksiyon sorusunun yer aldığını söyledi.
Anketi bugüne kadar 700'ü aşkın kadın katılımcının doldurduğunu ifade eden Prof. Dr. Hattat, bu kadınların yüzde 85'inin 16-35 yaşları arasında bulunduğunu ve yaklaşık 4'te 1'inin ''hala bakire olduklarını'' ifade ettiğini bildirdi.
Prof. Dr. Hattat, kadınların yüzde 67'sinin ''evliliğine ailelerinin'', yüzde 30'unun ise ''kendisinin karar verdiğini'', yüzde 3'ünün ise ''kaçtığını veya kaçırıldığını'' dile getirdiğini kaydederek, ''Aile kararıyla evliliklerde, yüzde 72 oranında kişinin onayı alınmıyor. Bu evliliklerin çoğu 1. dereceden akrabalarla yapılıyor ve evliliklerin yüzde 55'i de kırsal kesimde görülüyor'' diye konuştu.
İLK CİNSEL DENEYİM YAŞI 21
Anket sonuçlarına göre, kadınların ilk cinsel deneyim yaşının ortalama 21 olduğunu dile getiren Prof. Dr. Hattat, şunları söyledi: ''Genç yaşta yapılan evlilikler ve cinsel eğitim eksikliği, özellikle 'ilk gece korkusu' başta olmak üzere çeşitli sorunlara yol açıyor. Katılımcıların çoğu, cinsel birleşme sırasında acı ve kasılma duyuyor. Bu şekilde kötü bir tecrübe olan ilk geceden sonra ise cinsel isteksizlik başlıyor. Bu problemler, evlilik yaşamında mutsuzluğa ve kişinin depresyona girmesine neden oluyor.'' Sonuçları Avrupa ülkeleriyle karşılaştırdıklarını da vurgulayan Prof. Dr. Hattat, ''Yurtdışında problem olmaktan çoktan çıkan vajinismusun (cinsel korku) Türkiye'de kadınlar için en önemli sorunlardan biri olarak karşılarına çıktığını'' söyledi.
Prof. Dr. Hattat, ''Türk kadınlarının, en çok vajinismus, orgazm problemleri, cinsel isteksizlik, kızlık zarı, ilk gece korkusu ve kısırlık konularını sorduğunu'' dile getirdi.
TÜRKİYE-ALMANYA KARŞILAŞTIRMASI
ASAD Başkanı Prof. Dr. Halim Hattat, ESDA'ya bağlı olarak kurdukları ''Cinsel Sağlık Danışma Hattı''na kadınlardan gelen aramaların diğer ülkelere göre şaşırtıcı şekilde daha yüksek olduğuna da işaret ederek, Türkiye'de kadınlardan gelen aramaların yüzde 15 oranında olmasına karşılık Almanya'da bu oranın yüzde 5'te kaldığını söyledi.
Ülkelerin sonuçlarını karşılaştırdıklarını anlatan Prof. Dr. Hattat, şunları kaydetti: ''Avrupa ülkelerinde aramaların yüzde 70'i tedavi yöntemlerinin karşılaştırılmasına yönelik olup doktor ziyaretlerinden sonra yapılmakta iken, Türkiye'de yüzde 90 oranında hiçbir doktora başvurmamış hastalar bilgi ve yönlendirme ihtiyacı içinde aramakta. Almanya'da, Türkiye'de hemen hiç sorulmayan 'yaşlılık ve cinsellik', 'internetteki porno siteleri' ve 'kendini tatmin' baş sorular olurken, Türkiye'deki 'ilk gece' ve 'kızlık zarı' soruları ise Almanları hiç ilgilendirmemekte.''
