Kendini güzel bulmayan kadınların psikolojisi olumsuz yönde etkileniyor. Kendi ile ilgili özgüven problemleri yaşıyor ve cinsel birliktelik yaşamaya çekiniyor. Dünyada ve ülkemizde genital bölge estetiği oldukça talep görüyor. Genital bölge estetiğinin pek çok farklı çeşidi bulunuyor. Her ayrı soruna ait estetik mevcut.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. İhsan Atabay genital bölge estetiği hakkında bilgi verdi.
Vajina iç ve dış dudaklarda sarkma ve asimetrilerin giderilmesi işlemi labioplasti olarak isimlendirilir ve en sık yapılan genital estetik operasyonlardandır.
Vajinoplasti, vajinanın cerrahi olarak daraltılması ve sıkılaştırılması işlemidir. Klitoris bölge estetiği Hudoplasti, Pubik tümseğin estetiği ise Puboplasti olarak isimlendirilir. Perineoplasti, genital bölge doğum izi ya da doğuşta gelen kusurların düzeltilmesi işlemidir. Kişinin kendi yağ dokusu kullanılarak (liposuction yöntemi ile yağ elde edilerek) dış genital alana dolgu yapılması, örneğin bu yöntemle labia majora büyütme de sıkça uygulanan genital estetik operasyonlardandır.
Günümüzde ameliyat dışı yöntemler de mevcuttur. Lazer tedavileri, Renk açma (beyazlatma) tedavileri, Radyofrekans uygulamaları, Dolgu (hyaluronik asit), G noktası büyütme (G-Shot), O noktası büyütme (O-Shot), PRP (kişinin kendi kanının belirli işlemlerden geçirilerek yine aynı kişiye enjekte edilmesi), Mezoterapi, Vajina ve vulvaya ip uygulamaları örnek olarak verilebilir.
Vajinanın hemen dışında, her iki tarafta, içte labia minora (iç dudaklar) dışta ise labia majora (dış dudaklar) mevcuttur. İç dudakların normalden iri, sarkık, asimetrik, aşırı koyulaşmış olması durumunda iç dudaklara yönelik labioplasti uygulanabilir. Dış dudakların ince ve buruşuk halde olması durumunda dış dudak hyaluronik asit dolgusu yapılabilir ya da liposuction yöntemi yardımıyla kişinin kendinden alınan yağ dokusu ile dış dudak büyütme yapılabilir. Dış dudakların normalden daha iri, asimetrik olması durumunda ise labia majoraplasti (dış dudak estetik cerrahisi) ile dış dudaklar küçültülebilir.
Vajinoplasti esasen vajinanın cerrahi olarak daraltılması (sıkılaştırılması) işlemidir. Bazı kişilerde yapısal olarak ya da zorlu doğum gibi haller neticesinde vajinal relaksasyon (gevşeklik) meydana gelmiş olabilir. Vajinoplasti, cerrahi olarak bu durumu düzeltmeye odaklanır.
Mons pubis, pubis tepesi olarak da bilinir. Genital bölgenin hemen üstü ile göbek alt kısmı arasında bulunan genellikle üzeri tüyle kaplı bölgededir. Bu bölgenin aşırı büyük ve kabarık olması bazen kişiyi rahatsız edebilir. Özellikle hızlı kilo vermiş kişilerde bu bölgede cilt altı yağ dokusu belirgin hale gelebilir. Monsplasti, bu bölgenin estetik amaçlı cerrahisidir.
Genital alanda perine adı verilen bölgenin estetik cerrahisidir. Özellikle epizyotomi (doğum kesisi) düzeltilmesi ya da perinenin doğuştan gelen kusurlarının düzeltilmesinde perineoplastiye başvurulur.
Klitoris bölgesinin estetik cerrahi operasyonudur. Bazen bu bölge normalden iri ya da sarkmış olabilir. Hudoplasti ile bu bölgedeki fazla cilt dokusu uzaklaştırılır. Hudoplasti genellikle Labioplasti ile birlikte uygulanır.
Lazer tedavileri son yıllarda oldukça önem kazanmıştır. Vajina iç ve dış bölgede lazer uygulamaları da bu anlamda dünyada yaygınlaşmaya başlamıştır ve cerrahi kesi olmaksızın bazı problemlerin çözümünde umut vadetmektedir. Ameliyatsız vajina gençleştirme ve daraltma, bazı idrar kaçırma problemlerinin çözümü, vulvar sıkılaştırma ve renk açma , vajinal kuruluk tedavileri gibi başlıklar, lazer uygulama alanlarından bazılarıdır.
Genital bölge estetik ameliyatlarının her birinin iyileşme süreleri farklı olsa da, genellikle ameliyat ertesinde birkaç günlük dinlenme yeterlidir ve sonrasında kişiler çalışma hayatlarına geri dönebilirler. Fakat örneğin labioplasti ya da vajinoplasti gibi bazı ameliyatlardan sonra ortalama 4 hafta kadar deniz / havuz ve ilişki yasağı mevcuttur.
Lazer, dolgu, PRP, Mezoterapi gibi ameliyatsız genital estetik uygulamalarının çoğunda ise önemli bir kısıtlama yoktur. Kişiler aynı gün çalışma hayatlarına ve sosyal hayatlarına geri dönebilirler. Bazı uygulamalar özelinde ise birkaç gün kadar ilişki yasağı olabilir.
Ameliyatlardan sonra genelde 1 hafta kadar hafif düzeyde bir ağrı olabilir. Fakat bu ağrı kişileri sosyal hayatından alıkoymaz ve basit ağrı kesiciler ile tolere edilebilir niteliktedirler. Ameliyat sonrası çok dar kıyafet giymekten kaçınmak, ilk birkaç gün yara bölgesine günde iki ya da üç kez özel antiseptik solüsyonlar ile pansuman yapmak ve bölgenin temiz kalmasını sağlamak, yine ilk birkaç gün ödeme karşı buz uygulama uygun olacaktır.
Ameliyat dışı uygulamalarda ise ağrı minimaldir ya da yoktur. Çoğu zaman özel bir bakım gerektirmez. Hatta kişiler işlerinden izin almaksızın bir öğle yemeği molasında bile işlemlerini yaptırıp, öğleden sonra çalışma hayatlarına geri dönebilirler.