Kadınların seçme ve seçilme hakkının tanınması

CHP Sakarya Kadın kolları; 5 Aralık 2013 Türkiye cumhuriyetinin kurucusu Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün Biz kadınlara birçok batı Ülkesinden önce verdiği seçme ve seçilme hakkının 79.yıl dönümü. Bugün 79. yılı kutlarken başta Ülkemiz olmak üzere dünyadaki tüm kadınların farkına varılmasını, uğradıkları her türlü haksızlığın son bularak toplum içinde eşit bireyler olarak yer almalarını diliyoruz.

Atatürk 1923 Şubatında Cumhuriyetin İlanından 9 ay önce şöyle demiş;

Bizim sosyal toplumumuzun başarısızlığının sebebi Kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ilgisizlikten ileri gelmektedir. Yaşamak demek faaliyet demektir. Bundan dolayı bir sosyal toplumun bir organı faaliyette bulunurken bir organı işlemezse o sosyal toplum felçlidir.

Kadın erkek omuz omuza verilen Kurtuluş savaşı sonrası Cumhuriyetin ilanı ile beraber kadınların toplumda daha etkin konuma gelmesinde Atatürk'ün rolü inkar edilemez. Mustafa Kemal ATATÜRK ve çalışma arkadaşlarının değerli çabalarıyla ilk kadın kollarını kuran, kadın kotası koyan, kadın Başkanlığı kuran Kadın konusuna daha gerçekçi boyutuyla programıyla destek veren CUMHURİYET HALK PARTİLİ Kadınlar olarak gururluyuz. Medeni Kanun, miras hukuku gibi yasal destekleriyle kadınların yanın da olan Cumhuriyet Halk Partisinin biz Kadınlara verdiği değdrin göstergesidir. Bu sayede TBMM 'de Milletvekili olarak Üniversitelerde, Belediye Başkanlıklarında ve hatta Başbakanlık görevinde kadınlar yer alabilmiştir.

Oysaki günümüzde Kadın bedeni ve Özgürlüğü üzerinden Siyasi kazanç elde etmeği hesaplayan AKP anlayışı ile karşı karşıyayız. Kadını asla birey olarak görmeyen kapatılması için Analık gibi Kutsal bir mertebe! Vererek Yaşamdan koparmayı ilke edinen bu anlayış artık tüm söylemlerinde yasakçı İdeolojilerini yansıtıyor. Kadın deyince Türban dışında bir sözcük gelmiyor akıllarına. Kadının Özgürlüğünü örtüyle kapatacaklarını sananlar bu planları tutmayınca bir adım ileri giderek Kadın bedenine müdahaleye başladı. Bu girişimler Kadın Özgürlüğünü ortadan kaldırmaya yönelik kör vurgunlar olup bir sonraki aşama Kadının tutsaklaştırılmasıdır.

Her gün çarpıklaştırılan Eğitim sistemi zaten Kız çocuklarının okula gitmesini zorlaştırırken, iş yaşamında hayata geçirilmeye çalışılan sözde Kadın yararına uygulamalar kadını Çalışma hayatından kopartmaya yöneliktir.

1934 den bu yana Örgütlülük açısından bakıldığında ulaşılan veriler Kadının ihmal edildiğini gösteriyor. Kadın güçlüyse toplum güçtür.

Kadınların en temel ekonomik demokratik, sosyal, siyasal, medeni haklardan mahrumiyeti; Küçük yaşta evlendirilmeye zorlanması; çalışma haklarının elinden alınması kabule dilemez bir durum olarak toplumların geri kalması ve çöküşüne yol açar. Bugün Kadınlarımızı Toplumsal hayattan soyutlamaya çalışan, aile içi şiddetle adeta İnfaz eden, asılsız gerekçelerle Kadına ikinci sınıf davranışı layık gören, onların erdem ve değerini anlamayan zihniyetlere karşı Tüm siyasi partilere sesleniyoruz Yerel ve Genel seçimlerde Kadınlara hakkettikleri yeri vererek süre gelen haksızlıkları durdurmak sizlerin elinizdedir.

Kazanılmış Haklarımızın geri alınmasına asla izin vermeyeceğiz. Kadınlar değiştirebilir dönüştürebilir Kadın Aklı bunu başarabilir.

Hikmet Metin Çavdar