Anadolu Üniversitesi Bilim ve Eğitim Kulübünün düzenlediği “Türkiye’nin Doğuya Açılan Kapısı” başlıklı konferans Kongre Merkezi Mavi Salon’da gerçekleştirildi.
Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi (KAFKASSAM) Başkanı Prof. Dr. Hasan Oktay’ın konuşmacı olarak yer aldığı konferansa, Öğrenci Kulüplerinden Sorumlu Rektör Danışmanı Doç. Dr. Cem Işık’ın yanı sıra öğretim elemanları ve çok sayıda öğrenci de katılım gösterdi.
“Çin ile Amerika arasında bir kavgaya şahit olabiliriz”
Son günlerde dünya gündeminde yaşanan gelişmelere dikkat çeken Prof. Dr. Hasan Oktay, Asya Pasifik kavgası çıkacağına ilişkin iddialara ilişkin olarak, “Çin ile Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD), girmiş oldukları ekonomik rekabette Çin’in, ABD’ye karşı ciddi bir üstünlüğü söz konusu. Çin’in dünyaya uyguladığı ekonomik hegemonya potansiyelini kırabilmek adına her alanda bir savaş ve rekabete şahit olabiliriz. Çin ile ABD arasında belki silahlı bir savaş yaşanmayacak; ama ekonomik, sosyal ve stratejik alanlarda gerçekleşecek bir kavgaya şahit olabiliriz. Bu savaş Türkiye’ye ve Türk dünyasına büyük katkı sağlayacaktır. Eğer Çin, önümüzdeki 5 yıl içinde durdurulamazsa Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan, Moğolistan bir istilaya maruz kalacak. Aslında sadece biz değil, Çin istilasından Rusya da rahatsız. Biz de bundan rahatsızlık duyuyoruz; çünkü birinci sınıf devlet olmak bunu gerektiriyor” diye konuştu.
“Çin’in yükselişini engelleyebilmek için ekonomik savaş söz konusu”
Çin’in, dünyaya hâkim olması halinde ne gibi sonuçlar doğurabileceği konusunda Türkiye, Rusya ve ABD’nin herhangi bir öngörüsünün olmadığını dile getiren Prof. Dr. Oktay, “Bu durumu öngöremedikleri ve Çin’in bu yükselişini engelleyebilmek için şu anda bir ekonomik savaş söz konusu. ABD Başkanı Donald Trump’ın; ‘Hong Kong’u, Çin’in yutmasının önüne biz geçtik’ şeklinde bir açıklaması vardı. Aynı şekilde Çin’in kuzeyinde Doğu Türkistan dediğimiz Uygurlara karşı yapılan muamelenin de önüne geçebilmek adına ABD ciddi anlamda bir gayret sarf ediyor. Bu noktada ise Türkiye olarak ne Amerikancıyız ne de Rusyacıyız. Biz, Ankara merkezli bir dünya politikası uygulamak ve altyapısını doldurmak durumundayız” açıklamalarında bulundu.
Şu an Türkiye’nin gündeminde Batı bloğundan çıkarak Şangay İşbirliği Örgütü’ne girmek gibi konuların tartışıldığını ifade eden Oktay, “İnsanın yaşam standartlarını arttıran teknolojik anlamdaki gelişmeler batıda söz konusu. Biz, batı ile doğu arasında geçişi sağlayacak bir coğrafyadayız. Bunun avantajlarını kullanarak Türkiye önümüzdeki günlerde yükselen bir değer olmak durumunda.” şeklinde konuştu.
“Türk ordusunun operasyonel gücünü gösterdik”
15 Temmuz sonrasında Türk ordusuna, operasyon yapacak durumda olmadığı yönünde eleştiriler yöneltildiğini belirten Prof. Dr. Hasan Oktay, ancak bu denli eleştirilen bir ordunun 3 büyük operasyonla Suriye’de yer aldığına dikkat çekerek, “Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekâtları ile Türk ordusunun operasyonel gücünü gösterdik. Ordu, savaş öncesinde caydırıcı unsuru harekete geçirerek karşı tarafı ikna argümanıdır. Şimdi önümüzde doğuya açılan kapımızdaki engelleri, barış yoluyla sulha kavuşturmak var. Bunu da diplomatik görüşmeler ve yöntemlerle gerçekleştireceğiz” diye belirtti.
“AB’yle ilgili ilişkilerimizi kuvvetlendirmek lazım”
Türkiye’nin, Avrupa Birliği’yle (AB) ilgili yürüteceği ilişkilere de değinen KAFKASSAM Başkanı Oktay, konuya ilişkin olarak şunları söyledi:
“Batımızda, AB’yle ilgili ilişkilerimizi kuvvetlendirmek lazım. Yunanistan ve Bulgaristan, AB’ye girdiği için bizim ilk etaptaki muhatabımız Brüksel oluyor. Dolayısıyla biz, AB’yle ilgili görüşmelerimizi ve iddialarımızı sabit tutarak ya da üzerine koyarak, Avrupa’nın Yunanistan ve Bulgaristan bloğunu tasfiye ederek Avrupa’daki etkinliğimizi arttırmak zorundayız. Bu konu önümüzdeki günlerde tekrar gündeme gelecek.”
“Türkiye en önemli aktör olarak sahada yer almak durumunda”
Barış Pınarı Harekâtına ilişkin görüşlerini de dile getiren Prof. Dr. Hasan Oktay, Türkiye’nin iki süper güç ile aynı anda anlaşma yapabilen ender devletlerden olma başarısı gösterdiğini belirterek, “Rusya ve ABD’nin, Fırat’ın doğusundaki Suriye topraklarında Türkiye ile anlaşma yapmak durumunda kaldı.” diyen Prof. Dr. Oktay, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Uluslararası ilişkiler açısından baktığımızda gerçekten önemli bir kazanım. Suriye’de önümüzdeki günlerde oluşturulacak olası bir çözüm masasında, Türkiye en önemli aktör olarak sahada yer almak durumunda” diye konuştu.
Prof. Dr. Hasan Oktay, konferans kapsamında Türkiye’de ve dünyada yaşanan sıcak gelişmelerin yanı sıra, ülkeler açısından stratejik öneme sahip sınır koridorları ve sınır kapıları hakkında da bilgiler verdi. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, İmparatorluktan Cumhuriyete geçiş sürecinde aldığı kararlar ve gerçekleştirdiği çalışmalardan da bahseden Prof. Dr. Oktay, özellikle de Milli Mücadele dönemi, Misak-ı Milli sınırları ve Hatay sorunu konularına da değindi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz