İSTANBUL (İHA) - ABD ve mutlak batı karşıtlığı ilkesi doğrultusunda, içerisinde Müslümanların bulunduğu bütün bölgesel anlaşmazlıklara katılan ve uygarlıklar arasında çatışmanın tırmanması için üzerine düşeni yapan 'Vehhabiler'in, sadece kendi silah güçleriyle değil, halka daha inandırıcı görünen fikirleriyle güç kazandığı belirtiliyor. Bilhassa Çeçenistan'da çok taraftar bulan Vehhabilerin, Dağıstan dışındaki bölgede hemen her yerde taban aramaya devam ettiği bildiriliyor.
Siyasi gözlemciler, 'Vehhabilik' olarak nitelendirilen dini akımda, 'saf' Müslümanlar'ın, diğer dinlerin mensupları ile hatta Vehhabi olmadıkları için 'kafir' ilan edilen 'diğer' Müslümanlarla bağlantısının bulunmadığı bir dünyanın hedeflendiğini vurguluyor. 1990'lı yılların başında dünyanın, tarihte bir dönemin bitişini ve bir sistemin iflasını izlerken, alttan alta parlamaya başlayan Vehhabizmin, Osmanlı'nın yıkılışından sonra yattığı uykudan uyandığını ifade eden gözlemciler, Kuzey Kafkasya'nın, Vehhabiler için ayrı bir cazibeye sahip olduğunu kaydediyor. Rusya'nın en kıymetli topraklarında, herhangi bir ortak paydadan yoksun çok sayıda milletin yaşadığına dikkat çeken siyasi gözlemciler, Balkanlardakinden daha karmaşık etno-kültürel yapısı ve taşıdığı stratejik değerin, Vehhabileri kendi inanç sistemlerini bu milletlere "ortak payda" olarak sunmaya ittiğini belirtiyor.
RİYAD'DAN 'VEHHABİLİK' PROPAGANDASI Kuzey Kafkasya'da etkinlik yarışında başı Suudi Arabistan'ın çektiğini bildiren uzmanlar, Riyad'ın bölgeye sızma metodunu ise 'Vehhabiliği yaygınlaştırmak' olarak açıklıyor. Bölgeye gönderilen Arap Vehhabilerin, önce yerli Vehhabileri yetiştirdiklerini ve sonra sorumluluğu, eğittikleri bu kadrolara bıraktıklarını vurgulayan gözlemciler, bu arada Suudi sermayesinin, Vehhabi organizasyonlarının başlıca mali desteğini teşkil ettiğini kaydediyor. Siyasi gözlemciler, Suudilerin Kafkasya'da 2005 yılında bir İslam devleti kuracakları yolunda bazı iddiaları da olduğunu hatırlatıyor.
Vehhabilik faaliyetine Rusya'nın da ilgisiz olmadığına dikkat çeken gözlemciler, Rusların, din değiştirip Müslümanlıktan ayıramayacaklarını iyi bildikleri Kuzey Kafkasya Müslümanlığı içerisine, Türkiye ve Türklük karşıtı bu akımın sızmasından çıkar umduklarını öne sürüyorlar.
Metodlu ve planlı çalışan Suudi Arabistan'ın, Kuzey Kafkasya'daki Vehhabi faaliyeti için, Ürdün hariç bütün Arap ülkelerini kullanabildiğini ifade eden uzmanlar, sonuç itibariyle Suudilerin, Kafkasya Müslümanlarını, 'Vehhabi olanlar ve olmayanlar' şeklinde ikiye bölme yolunda hayli mesafe aldığını belirtiyor. Gözlemciler, sadece zihniyetlere değil, coğrafyaya da yerleşen Vehhabiliğin bölgeden çıkarılmasının artık, girmesi kadar kolay olmayacağını ileri sürüyor.
'NEO VEHHABİLİK' Şimdilerde Suudi Arabistan'ın, son dönemde, 11 Eylül'den sonra hakkında oluşan kötü imajı silmek için "Ortadoğu'nun barış perisi" rolünü üstlenmiş göründüğünü bildiren uzmanlar, kötü imajın oluşma sebebini, New York ve Washington'a düzenlenen saldırılarda, uçakları kaçıran 19 kişiden 15'inin Suudi Arabistan vatandaşı olmasına bağlıyor. Bu 15 kişi arasından 10'unun da ülkenin güneybatısındaki Asir bölgesinden gelmesinin de dikkat çektiğini kaydeden gözlemciler, 'Neo Vehhabiler' diye de adlandırılan radikal grubun, Suudi Krallığı'na muhalefet ettiğini hatırlatıyor.
1979'de Mekke'deki isyan girişiminin ardında da pek çok Asirli'nin bulunduğunun ortaya çıktığını vurgulayan siyasi gözlemciler, hatta kökenleri bölgeye dayanan Usame bin Ladin'nin de komünistlere ve Afganistan'daki Sovyet birliklerine karşı savaşta pek çok Asirliyi yanına çektiğini belirtiyor. Gözlemciler, Körfez Savaşı sırasında Amerikan birliklerinin Suudi Arabistan'da konuşlandırılması üzerine radikal Vehhabilerin sayısının arttığını da bildiriyor.
Diğer taraftan, Kırım'da da din hizmetlerinde Suud-Türkiye çekişmesi yaşanıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı, 35 camiye imam tayin etti. Türkiye'den gelen imamlar olduğu gibi yeni yetişen Tatar imamlar da var. Seyit Settar Külliyesi Camii'nde Türkiye Diyanet Vakfı hizmet veriyor. Kırım'da yoğun bir Vehhabilik propagandası var. Suudiler dini hizmet veriyorlar. Ancak karşılığında da Vehhabiliği yerleştirmeye gayret gösteriyorlar.