Kahraman Adana AKD başkanlığına aday oldu

Kahraman Adana Alevi Kültür Dernek başkanlığına aday oldu

Adana Alevi kültür derneğinde bir basın açıklaması yaparak Dernek başkanlığına aday olduğunu açıklayan Yusuf Kahraman 23 yıl evvel başlattığımız Adana Alevi Hareketinin bu gün’kü konumu,Ülkemizde ve bölgemizde yaşanmakta olan konjöktör gereğince başkanlığa tekrar aday olmanın zorunluluğunu hissediyorum dedi.

Kahraman yaptığı açıklamada görevlerinin bilinci içerisinde olduklarını,almış oldukları sorumluluk ve yükün ağırlığını hissettiklerini,her şeye rağmen tüm zorlukları hep beraber aşacağımıza inanarak,hiçbir arkadaşımızı ötekileştirmeden sorunları çözmenin gayreti ve çabası içerisinde olacağız diyerek konuşmalarına şöyle devam etti;

Bizim davamız Hak Muhammet Ali yolunda mucadele vermeye gerekirse ölümüne dahi olsa,bu inanç ve kültür üzerindeki sinsi oyun ve asimile politikalarına asla ve asla fırsat vermeyeceğiz.Bu kurumun gerçek anlamda ağırlığını hissettirmek ve örgütlü bir yapılanmayı sağlamak için,bu uğurda ser verip sır vermemenin gayret ve çabası içerisinde olacağız.Ehlibeyte bend olan Alevilerin özüyle sözüyle ikrar vermesi gerekir,şahşım olarak ben bu uğurda mucadele vermeye hazır olduğumu ifade ediyorum.

Yolumuz aydınlık bir güneşi temsil eder,ilmin bilimin ışığı altında hümanist bir düşünce yapısını teşkil eden Aleviliğimizi Hz.Ali’nin,Hacı Bektaşi veli’nin,Hallacı Mansur Pir sultan,Mustafa Kemal ve Seyit Rıza’nın ögreti ve düşünceleri doğrultusunda öğrenmeye çalıştık.Onlar bizlere her zaman ışık olmuşlardır.Temel felsefemiz insana olup,merkezimiz insandır.Bu felsefemiz doğrultusunda,insana yapılan hizmeti,hakka yapılan hizmetle eş değer tutmaktayız.

Türkiye ve dünya üzerinde emperyalizmin kendi çıkar ve menfaatleri doğrultusunda yapılan yayılmacı politikalar ve sömürüler adına,yoksullara,işsizlere,emekçilere,baskı,şiddet,kan ve gözyaşını reva görenler şunu çok iyi bilmelidir. Aleviler tarihin her alanında haksızlığın karşısında,mazlumun yanında yer almıştır.

Emperyalist yayılmacı politikalar ve sömürü alanlarının yaratılması adına,insanlar acımasızca değişik ad ve kılıflarla inanç ve kültürleri,etnik ve siyasi düşünce farklılıkları yaratılarak,insanları adeta birbirine düşürmenin hayali ve gayreti içerisinde olanlar olabilir.İşte onların bu oyunlarını bozarak,deşifre etmenin yolu örgütlü yapılanmadan geçmektedir.İşte biz bunun için bu gün varız diyor ve aday olduğumuzu ilan ediyoruz diyerek konuşmalarını şöyle sürdürdü:

Aleviler yüz yıllardır,baskı,şiddet ve asimile politikalarıyla sindirilmeye çalışılıyor.Yapılan katliamların ardı arkası bitmemektedir.Ülkemizde yaşanan Maraş, Sivas,Çorum,Gazi örneklerinde olduğu gibi katledilen ve yok sayılan hep Aleviler olmuştur.Sabrımız yoktur artık yitirdiklerimizin matemlerini tutmaya…

Aleviler gerçek anlamda örgütlenmek zorundadır.Hz Hüseyin başını vermiştir fakat yolundan dönmemiştir.Yusuf Kahraman olarak 23 yıl evvel her türlü baskı,şiddet ve sindirme politikalarına nasıl direndim ve bu gün Alevilik haykırılıyorsa,bunda biberimiz tuzumuz olmuşsa,bu günde Muhammet Ali yolunda baş koymaya ve seyrimi vermeye hazır olduğumu ifade ediyor ve aynı düşünce içerisinde olanlara ne mutlu…

Alevilerin özgün kimliklerini yok etmeye çalışan,inanç kültür ve mabet yerlerimiz olan cemevlerini yok sayan bir zihniyet ve anlayışı asla kabul etmiyoruz.Ülke degerlerini yok sayan bir anlayış bakınız tüm devlet kurumlarını pasifize edebilmenin çabası içerisinde olabiliyorsa,Üniversitelerde ve devlet kurumlarında türban yasağı,Atatürk ilke ve inkilaplarına karşı mevcut iktidar tarafından kaldırılıyorsa,iktidar gerçek niyetini ortaya koymuş demektir.Oysa bu ülke ve cumhuriyet değerlerinin kolay oluşmadığını bilen Alevilerdir.

Fakat bakıyoruz Alevileri’de ABD patentli Ilımlı İslam projesine entegre etme çabası içerisinde olan AKP iktidarıyla başbaşayız.Muharrem ayında mevcut AKP iktidarının göstermelik iftar yemeği ile Hınzır Paşa sofraları kurmaktan çekinilmemekte ve onların bu oyunlarına alet olan içimizdeki hınzırları’da görebilmekteyiz diyerek konuşmasını bitirdi.