Kahveci, ‘eşitlik Kavramı’ Konulu Konferans Verdi

Adıyaman Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Niyazi Kahveci, Adıyaman Üniversitesi’nde ‘Eşitlik Kavramı’ konulu bir konferans verdi.Sosyal Hizmet Topluluğu’nun organizasyonu ile Eğitim Fakültesi Vehbi Koç Konferans Salonu’nda düzenlenen konferans etkinliğine; Rektör Prof. Dr. Mustafa Talha Gönüllü, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Seyit Temir, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sebahattin Arıbaş, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Kadir Karkın, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Koca, Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Haydar Bağış, GAP Gazeteciler Birliği Başkanı Zeynel Abidin Kıymaz, üniversite akademik ve idari personeli ile öğrenciler katıldı.Prof. Dr. Niyazi Kahveci, eşitlik kavramını ele aldığı konferansında; eşitlik, eşitsizliği doğuran akıl ürünü yapılar, eşitlik aşamasına gelmede etkili olan kavramlar, akılcı ve bilimsel düşünüş, animallık, hüminallık, insanlığın geçirdiği düşünüş evreleri, günümüzde insanlığın asli güç unsurları ve eşitlik için yapılması gerekenler hakkında dinleyicilere bilgiler verdi.Kahveci, “Eşitlik, kavram olarak geçmişe karşı bir meydan okumadır. Eşitlik; her insanın, insan olma statüsü ekseninde eşit olmasıdır. Tüm canlı varlıklar için çağdaş insanca hayatı sağlayan davranış biçimidir. Ayrıcalığı kabul etmez. Eşitlik, çağdaş bağlamda eşitsizliği doğuran geçmişteki aklın ürünü olan yapılar, özellikle; ırk, etnisite, doğal güç, cinsiyet, din, mezhep, ekonomik sınıf, sosyal, bürokratik ve siyasal statü ve güç gibi bağlamlara bakılarak davranmayı yadsır. Eşitlikçi kişi, belirtilen farklılıkları, kendisinde bulundurabilir; ama bunları insanlara davranışlarında önemsemeyen, sadece çağımızın ürünü insani değerleri önemseyen kişidir. Eşitlik aşamasına gelmek için; akılcı ve bilimsel düşünme yani sübjektif değil, objektif düşünme, hümanizm, aydınlanma, endüstri devrimi, laiklik, birey olma, özgürlük, İnsan Hakları, ulus, demokrasi gibi kavramların paralel bir şekilde gelişmesi gerektir. Sadece sonlarla ve sonuçlarla meşgul olmak sonuç getirmemektedir. Sonucu doğuracak yapıyı üretmek gerekir. Bu nedenle eşitliği anlatmakla eşitlikçi bir toplum üretemeyiz. Toplumumuzu eşitlikle işlemek gerekir. Fakat biz, insan işlemekte aciziz. Oral değil, faal çalışmak gerekir. Bu amaçla; Toplumu beşeri düşünme yapmakla oluşturmak. Ülkemizde beşeri düşünme bilinmemektedir. İnsanlarımız, 18. asırdan sonra doğan diğer yeni konseptlerle oluşturulmalıdırlar. Öncelikle, çağımızın akılcı ve bilimsel düşünüşüne ulaşarak bir an önce düşünsel bazda çağdaşlaşmalıdır. En zor iş, çağdışı insan malzemesi ile, çağdaş işler yapmaktır. Çağdaşlık, kaportayla değil, motorladır. Eşitlik, çağdaş ve hümünal bir iştir. Daha önce, çağdaş anlamda eşitlikten söz edilmez. Beşeri çağdaş akıl nedir, nasıl çalışır, çağdaş bilim nedir, nasıl yapılır öğrenilmelidir. Bunu yapabilmek için; hümünal düşünme nedir, nasıl yapılır öğretilmelidir. Animal düşünüş yerine hümünal düşünüş yerleştirilmelidir” dedi.Konferansın sonunda bir konuşma yapan Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Talha Gönüllü ise şunları söyledi:“Her zaman aynı yoldan gidiyor iseniz ve gitmek istediğiniz bir yer var da oraya varamıyor iseniz mutlaka yolunuzu değiştirip farklı bir şeyler yapmanız gerekir. Farklı düşünme, farklı görme, farklı açılardan bakabilme her dönemin, her çağın ihtiyacıdır. Her çağda mutlaka ilerlemiş bir toplum olabilmesi için her toplumun mutlaka farklı düşünme araç-gereçlerine ve metotlarına sahip olması gerekiyor. Bunları besleyecek insanlara da ihtiyaç var. Bunları mutlaka iyi değerlendirmemiz, iyi görmemiz ve iyi anlamamız gerekiyor.”