Kalbini Saran Kanseri Moralle Yendi

İZMİR, İzmir’in Bayraklı İlçesinde yaşayan Zülay Gündüz, 2005’i karşılayacağı yeni yıl gecesinde aniden fenalaştı. Hemen hastaneye kaldırılan Gündüz, yapılan araştırma sonucunda akciğer kanserin 3'üncü evresinde olduğunu öğrendi. Kızının tavsiyesi ile İstanbul’daki Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne giden Gündüz, doktorların, “İlk kez böyle bir hastalıkla karşılaşıyoruz. Kanser hücresi sol göğsün altındaki boşlukta başlayıp kalbi sarmış" sözleriyle sarsıldı. Tedaviye başlayan Gündüz, önce ameliyat oldu, ardından kemoterapi gördü. Bu sırada yürüyemez hale geldi ve yatalak oldu. Doktorların, “En fazla 8 ay yaşar" sözüre rağmen moralini bozmadı, inatla kanserle savaştı.
"GÖZ KAPAKLARIMI AÇAMIYORDUM"
Zülay Gündüz, yaşadığı sıkıntılı süreci şöyle anlattı:
"Babam ve ağabeyim üç ay arayla vefat etti. O olay beni çok etkiledi. Kuru öksürük vardı. Zararlı hiçbir şey kullanmadım. Kanser olduğumu öğrendiğimde bunu hiçbir zaman kabul etmedim. ‘Şiddetli üşüttüm ve bu geçecek’ dedim. Beynime öyle sinyal gönderdim. Tedavim İstanbul’da sürdü. 1.5 yıl yatalaktım. Ayağa kalkamadım. Tuvalete gidemedim. Hastalık 3'üncü evredeymiş. ‘8 ay yaşar’ dediler. Göz kapaklarımı açamıyordum. Ameliyat oldum. Kanser, kalbin hemen altındaki boşluktaymış. Akciğere fazla değmemiş. Kanser, kalbi sarmış örümcek gibi. 6 kemoterapi, 36 radyoterapi aldım. Bunları hiç aksatmadım. Şikayet ederek bunları yapmadım. Radyoterapinin altında şarkı söyleyip oynadım. 3 yıl sonra hastalığı tamamen yendiğim söylendi. Bu zorlu süreç boyunca hastalığı hiçbir zaman kabul etmedim ve doktorların söylediklerini harfiyen yaptım."
BELEDİYE KURSU TERAPİ GİBİ GELDİ
3 çocuk annesi Zülay Gündüz, en büyük desteği ailesinden gördü. Kızının, damadının ilgisi torunlarının hediyeleriyle moral buldu. Şimdi İstanbul'a sadece rutin kontrolleri için giden Gündüz, İzmir'de Bayraklı belediyesi'nin açtığı hobi kurslarına katıldı. Kurdele nakışı yapmayı öğrenen, burada çok sayıda arkadaş edinen Gündüz, "Bu kurs bana terapi gibi geliyor. Sabah geliyorum, akşam eve gidiyorum. Evde otursam aklıma hem kötü şeyler geliyor. İyi şey akla gelmiyor ama burada öyle bir şey yok. Aile ortamı var. Buraya geldikten sonra uykularım bile düzeldi. Hocamız da sağ olsun güler yüzlü, pozitif. Kanser hastalarına tavsiyem hayattan hiçbir zaman hayattan kopmasınlar. Ben çocuklarım için nefes alıyordum ama şuandan itibaren de kendim için yaşıyorum" dedi.

FOTOĞRAF