Kalem Suresi okunuşu, ve 'Sınavlarda başarılı olmak için hangi dualar okunur?' sorusu üniversite sınavı sonucunda istediği bölüme yerleşmek isteyen öğrenciler tarafından araştırılıyor. Sınav, TYT, AYT, YDT olmak üzere 3 oturumda gerçekleştirilecek. İşte YKS sınavında başarı için okunacak Kalem Suresi'nin Arapça yazılışı ve Türkçe anlamı...
Nûn vel kalemi ve mâ yesturûn(yesturûne). Mâ ente bi ni'meti rabbike bi mecnûn(mecnûnin). Ve inne leke le ecran gayra memnûn(memnûnin). Ve inneke le alâ hulukın azîm(azîmin). Fe se tubsıru ve yubsırûn(yubsırûne). Bi eyyikumul meftûn(meftûnu). İnne rabbeke huve a'lemu bi men dalle an sebîlihî ve huve a'lemu bil muhtedîn(muhtedîne). Fe lâ tutııl mukezzibîn(mukezzibîne). Veddû lev tudhinu fe yudhinûn(yudhinûne). Ve lâ tutı' kulle hallâfin mehîn(mehînin). Hemmâzin meşşâin bi nemîm(nemîmin). Mennâın lil hayri mu'tedin esîm(esîmin). Utullin ba'de zâlike zenîm(zenîmin). En kâne zâ mâlin ve benîn(benîne). İzâ tutlâ aleyhi âyâtunâ kâle esâtîrul evvelîn(evvelîne). Se nesimuhu alâl hurtûm(hurtûmi). İnnâ belevnâhum ke mâ belevnâ ashâbel cenneti, iz aksemû le yasrimunnehâ musbihîn(musbihîne). Ve lâ yestesnûn(yestesnûne).
Fe tâfe aleyhâ tâifun min rabbike ve hum nâimûn(nâimûne). Fe asbahat kes sarîm(sarîmi). Fe tenâdev musbihîn(musbihîne). Enıg'dû alâ harsikum in kuntum sârımîn(sârımîne). Fentalekû ve hum yetehâfetûn(yetehâfetûne). En lâ yedhulennehâl yevme aleykum miskîn(miskînun). Ve gadev alâ hardin kâdirîn(kâdirîne). Fe lemmâ raevhâ kâlû innâ le dâllûn(dâllûne). Bel nahnu mahrûmûn(mahrûmûne). Kâle evsatuhum e lem ekul lekum lev lâ tusebbihûn(tusebbihûne). Kâlû subhâne rabbinâ innâ kunnâ zâlimîn(zâlimîne). Fe akbele ba'duhum alâ ba'dın yetelâvemûn(yetelâvemûne). Kâlû yâ veylenâ innâ kunnâ tâgîn(tâgîne). Asâ rabbunâ en yubdilenâ hayran minhâ innâ ilâ rabbinâ râgıbûn(râgıbûne). Kezâlikel azâb(azâbu), ve le azâbul âhırati ekber(ekberu), lev kânû ya'lemûn(ya'lemûne). İnne lil muttakîne inde rabbihim cennâtin naîm(naîmi). E fe nec'alul muslimîne kel mucrimîn(mucrimîne). Mâ lekum, keyfe tahkumûn(tahkumûne). Em lekum kitâbun fîhi tedrusûn(tedrusûne). İnne lekum fîhi lemâ tehayyerûn(tehayyerûne). Em lekum eymânun aleynâ bâligatun ilâ yevmil kıyâmeti inne lekum le mâ tahkumûn(tahkumûne). Sel hum eyyuhum bi zâlike zeîm(zeîmun). Em lehum şurakâu, felye'tû bi şurakâihim in kânû sâdikîn(sâdikîne). Yevme yukşefu an sâkın ve yud'avne ilâs sucûdi fe lâ yestetîûn(yestetîûne). Hâşiaten ebsâruhum terhekuhum zilletun, ve kad kânû yud'avne ilâs sucûdi ve hum sâlimûn(sâlimûne).Fe zernî ve men yukezzibu bi hâzâl hadîs(hadîsi), se nestedricuhum min haysu lâ ya'lemûn(ya'lemûne).
Ve umlî lehum, inne keydî metîn(metînun). Em tes'eluhum ecran fe hum min magramin muskalûn(muskalûne). Em inde humul gaybu fe hum yektubûn(yektubûne). Fasbir li hukmi rabbike ve lâ tekun ke sâhıbil hût(hûti), iz nâdâ ve huve mekzûm(mekzûmun). Levlâ en tedârakehu ni'metun min rabbihî le nubize bil arâi ve huve mezmûm(mezmûmun). Fectebâhu rabbuhu fe cealehu mines sâlihîn(sâlihîne). Ve in yekâdullezîne keferû le yuzlikûneke bi ebsârihim lemmâ semiûz zikra ve yekûlûne innehu le mecnûn(mecnûnun). Ve mâ huve illâ zikrun lil âlemîn(âlemîne)
Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla
1 - Nûn, Kaleme ve yazdıklarına andolsun.
2 - Sen Rabbinin nimetiyle mecnun değilsin.
3 - Kuşkusuz senin için tükenmez bir ecir var.
4 - Sen elbette yüce bir ahlak üzeresin.
5 - Sen de göreceksin, onlar da görecek.
6 - Hanginizde imiş o fitne ve cinnet.
7 - Doğrusu Rabbin, yolundan sapanı en iyi bilendir. Hidayete ereni de en iyi bilen O'dur.
8 - O halde, yalanlayıcılara itaat etme.
9 - Onlar istediler ki yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar.
10 - Şunların hiçbirine boyun eğme: Yemin edip duran aşağılık,
11 - Daima kusur arayıp kınayan, hep lâf götürüp getiren,
12 - Hayra engel olan, saldırgan, günahkâr,
13 - Kaba ve haşin, sonra da kötülükle damgalı,
14 - Mal ve oğulları var diye (böyle davranır).
15 - Kendisine âyetlerimiz okunduğunda: "Eskilerin masalları" der.
16 - Yakında biz onu hortumunun (burnunun) üzerinden damgalayacağız.
17 - Biz onlara da belâ verdik, bahçe sahiplerine verdiğimiz gibi. Hani onlar sabah olunca bahçeyi mutlaka devşireceklerine yemin etmişlerdi.
18 - İstisna da etmiyorlardı ("inşaallah" demiyorlardı).
19 - Fakat onlar uyurken dolaşıcı bir belâ onu sardı da,
20 - Bahçe simsiyah kesiliverdi.
21 - Derken sabahleyin birbirlerine seslendiler:
22 - "Haydi, devşirecekseniz erkenden ekininize gidin" diye.
23 - Derken fırladılar, aralarında fısıldaşıyorlardı.
24 - "Sakın bugün hiçbir yoksul bahçeye girip yanınıza sokulmasın" diyorlardı.
25 - (Zanlarınca yoksulları) engellemeye güçleri yeterek erkenden gittiler.
26 - Fakat bahçeyi gördüklerinde: "Biz herhalde yanlış gelmişiz" dediler .
27 - "Yok, biz mahrum edilmişiz." (dediler).
28 - İçlerinde en makul olanı şöyle dedi: "Ben size Rabbinizi tesbih etsenize dememiş miydim?"
29 - "Rabbimizi tesbih ederiz, doğrusu biz zalimler imişiz." (dediler).
30 - Ardından suçu birbirlerine yüklemeye başladılar.
31 - Yazıklar olsun bize, dediler, biz azgınlarmışız.
32 - Ola ki Rabbimiz bize onun yerine daha hayırlısını verir. Biz Rabbimize yönelir, ondan umarız.
33 - İşte azap böyledir. Elbette ahiret azabı daha büyüktür. Fakat bilselerdi.
34 - Kuşkusuz korunanlar için de, Rableri katında nimetleri bol bahçeler vardır.
35 - Öyle ya, teslimiyet gösterenleri suçlular gibi tutar mıyız hiç?
36 - Neyiniz var, nasıl hüküm veriyorsunuz?
37 - Yoksa size ait bir kitap var da onda mı okuyorsunuz?
38 - O kitapta, "beğendiğiniz her şey sizindir" diye mi yazılı?
39 - Yoksa, "ne hükmederseniz mutlaka sizindir" diye sizin lehinize olarak tarafımızdan verilmiş, kıyamet gününe kadar geçerli kesin sözler mi var?
40 - Sor bakalım onlara, içlerinden ona kefil hangisi?
41 - Yoksa ortakları mı var onların? Doğru iseler ortaklarını getirsinler.
42 - O gün işler zorlaşır ve secdeye davet edilirler. Fakat güç yetiremezler.
43 - Gözleri düşük bir halde kendilerini bir zillet kaplar. Oysa onlar sapasağlam iken de secdeye davet ediliyorlardı.
44 - Bu sözü yalanlayanı bana bırak. Onları bilmedikleri yönden derece derece azaba yaklaştıracağız.
45 - Onlara mühlet veriyorum. Doğrusu benim tuzağım sağlamdır.
46 - Yoksa onlardan bir ücret istiyorsun da bu yüzden onlar ağır bir borç altında mı kalıyorlar?
47 - Yoksa gayb onların yanlarında da onlar mı yazıyorlar?
48 - Rabbinin hükmüne sabret, balık sahibi gibi olma. Hani o öfkeye boğulmuş da nida etmişti.
49 - Rabbinden bir nimet yetişmiş olmasaydı, elbette kınanacak bir halde ıssız bir diyara atılacaktı.
50 - Fakat Rabbi onu seçti de iyilerden kıldı.
51 - O kafirler Kur'ân'ı işittikleri zaman neredeyse seni gözleri ile devireceklerdi. Bir de durmuşlar "o bir deli" diyorlar.
52 - Halbuki o âlemler için bir öğüttür.
Sınav Duası Türkçe okunuşu: "Ya Rabbi! Beni doğru giriş ile girdir ve doğru çıkış ile çıkar. Ya Rab, katından bana yardımcı kuvvet nasip eyle."
Bu dua, YKS sınavına girmeden önce 3 kez okunduğunda, Allah imtihana girecek olan kişiye yardımcı olacaktır.
Sınav duasının arapça okunuşu şe şekildedir: "Rebbi ethılni müdhale sıdkin ve ahricni muhrace sıdkin vec al li min ledünke sültanen nasira."