HABER

Kalp hastalığı tedavisinde Türkiye klasiği

ANTALYA (İHA) - Türkiye'de BAĞ-KUR, SSK ve Emekli Sandığı'nın karşıladığı kalp damarı içine uygulanan stentlerin ciddi anlamda yeniden daralma riski taşıdığı belirtildi.

Piyasadaki en ucuz stent olarak 180-200 dolara satılan Çin'den ithal edilen ya da yerli malı stentler, damar içinde hücre üremesine engel olamadığı için damarda yeniden daralma meydana geliyor. Ayrıca çap ve boy olarak fazla seçeneği bulunmayan bu tip stentler, hasta açısından riskli olduğu kadar hekim açısından olumsuzluk taşıyor. Tek bir stentle daralmanın ortadan kalkacağı vakalarda hekim bazen 2 ya da 3 stent kullanmak zorunda kalıyor. Çin malı ve yerli stentin fiyatı 180-200 dolarken, ilaç salınımlı olan ve damarda yeniden daralma riskini yüzde 6'lara düşüren stentin fiyatı 2 bin 500 ile 3 bin 500 dolar arasında değişiyor. Dünyada ve Türkiye'de ölüm nedeni olarak ilk sırada yer alan kalp damarındaki tıkanmanın, plak, ailesel yatkınlık, sigara, şişmanlık, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, kolesterol ve trigliserid yüksekliği nedeniyle meydana geldiğini açıklayan uzmanlar, damar tıkanması sonucu kalp krizi geçiren hastaların üçte birinin hayatını kaybettiğine dikkat çekiyor. Uzmanlar, stent uygulamasının damarı tıkalı olan hastada kalp krizi geçirme riskini azalttığını da vurguluyor.

İHA muhabirinin konuyla ilgili görüş aldığı Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Demir, damarları tıkanan kalp hastaları için çok farklı stent bulunduğunu söyledi. Doç. Dr. Demir, "Ancak temel olarak ilaç salınımlı ya da ilaç salınımsız stent olarak 2 grupta toplanıyor. Bunlarda üretim teknolojilerine, uygulanabilirliklerine, güvenilirliklerine ve etkinliğine göre alt gruplara ayrılıyor. Bu nedenle hastaya ve damar yapısına göre stent tercihi yapılmalıdır" dedi. İlaç salınımlı stentin üzerinin, kanser ilacıyla kaplı olduğu belirten Doç. Dr. Demir, "İlaç salınımlı stent, yeniden daralma riskini düşürdüğü için özellikle damardaki lezyonun yaygınlığına ve hastada var olan diğer hastalıklar (diyabet gibi) nedeniyle bir grub hastada zorunlulukla tercih edilmesi gerekiyor. İlaç salınımlı stent uygulamasında damarda yeniden daralma riski yüzde 6-10'lara düşüyor. Bu stentlerin fiyatı ise 2 bin 500 ile 3 bin 500 dolar arasında değişiyor" şeklinde konuştu.

Kurumların ödediği en ucuz stent olan ilaç salınımsız stent uygulamalarında damarda yeniden daralmanın daha sık görüldüğünü belirten Demir, "Bu grupta yeniden daralma, hasta gruplarına göre yüzde 30 ile yüzde 60 arasında değişiyor. İlaç salınımsız eski teknoloji ürünü stentlerde en büyük risk, restenoz yani damarın yeniden daralmasıdır. Ayrıca özellikle Çin'den ithal edilen stentlerle ilgili kanıta dayalı bilimsel çalışma da yok. Bu stentler piyasadaki en ucuz stent olarak satılıyor" açıklamasında bulundu.

Teknolojisi eski olduğu için hekim açısından da risk taşıyan bu tür stentin her damara uygulanamadığını belirten Doç. Dr. Demir, "Stent yapısı gereği büküntülü damarlarda ciddi uygulama zorluğu yaşanıyor. Uygulandığı zamanda çok fazla zaman alıyor. Dolayısıyla hem hekimler hem de hasta daha fazla radyasyona maruz kalıyor. Ayrıca bu tip stentlerin çap ve boy çeşitliliği fazla değil. O nedenle bazen tek stent uygulamasının yeterli olacağı damarda 2 veya 3 stent uygulanmak zorunda kalınıyor" şeklinde konuştu.

"ANİ TIKANMA VE ÖLÜM RİSKİ YÜKSEK"

Doç Dr. Demir, ucuz stent uygulamasında damar içinde diseksiyon (iç tabaka yırtılması) da meydana geldiğini söyledi. Böyle durumlarda hastanın ameliyata alındığını kaydeden Doç. Dr. Demir, damarlarda ani tıkanmalara da dikkat çekerek, "Ani tıkanma sonucu hastanın kaybedilme riski yüksektir" değerlendirmesini yaptı. Demir, stent uygulanan hastalarda yeniden daralma olmasının hastanın yaşam beklentisi ve hayat kalitesini de olumsuz etkilediğini de sözlerine ekledi.

SSK, Emekli Sandığı ve BAĞ-KUR'un kalp hastalarına uygulanacak stent için 180-200 dolar ödediğini söyleyen Doç. Dr. Demir, "Bu nedenle Çin malı veya yerli malı stent kullanılıyor. Çünkü ucuz. Bir çok hastane ihale yoluyla uygulanan fiyat politikası ve ihale kanunu gereği bu tip stentleri satın alıyor" dedi. Kişisel olarak hastalara stent uygulamasından önce şu andaki güncel tedavi yaklaşımlarını anlattığını, damar yapısı uygun olan ve isteyen hastalara bedeli hastanın kendisi tarafından ödemek koşuluyla ilaç salınımlı stent takıldığını belirten Doç. Dr. Demir, sözlerine şöyle devam etti:

"İlaç salınımlı ve ilaç salınımsız stentleri hastaya anlattığımız zaman, stentler arasındaki farkı ve riskleri öğrendikleri zaman pek çok hasta şartlarını zorlayıp riski en az olan stenti tercih ediyor. Ayrıca Türk Kardiyoloji Derneği stentlerle ilgili açıklamalar yapıyor. Ancak ilaç salınımlı stentler çok pahalı olduğu için sosyal güvenlik kurumları bunların altından kalkamıyor".

Stent uygulamasında hekime büyük sorumluluk düştüğünü de sözlerine ekleyen Doç. Dr. Demir, "Stent ya da kalp ameliyatının gerekliliği hastaya göre değişir. Bazı hastalarda sorun eski tip stentle çözülürken, bazı hastalarda ameliyat ve bazı hastalarda ise ilaç kaplı stent zorunludur. Ancak baztfd olduğu belirten Doç. Dr. Demir, "İlaç salınımlı steı hasta grubunda ise stent ya da ameliyat yerine ilaç tedavisiyle sonuç alınabilir. Hekimin her hastn'f0ü için özellikle damardaki lezyonun yaygınlıayı ayrı olarak değerlendirip en uygun, en doğru tedavi yolunu tercih etmesi gereklidir" dedi.

Doç. Dr. Demir, günümüzde neredeyse yoldan geçene koroner anjiyo yapıldığını vurgulayarak, "Hekim ve sağlık politikasını belirleyenlerin sorumluluklarını iyice gözden geçirmesi gerekiyor. Kendilerine uygun görmedikleri hiçbir uygulamayı vatandaşa da uygulamamalı, uygulatmamalıdırlar" şeklinde sözlerini tamamladı.

YORUMLARI GÖR ( 0 )

En Çok Aranan Haberler