İnsan vücudunun günlük olarak beslenmesi sonucunda, vücuda giren zararlı atıkların yok edilmesini sağlar. Çok sayıda işlevi olan kalpte ilerleyen zamanlarda bazı sorunlar ortaya çıkabilir. Özellikle kalp yetmezliği en çok görülen sağlık sorunları arasında yer alır.
Kalp genel olarak çok fazla çalıştığı zaman, vücudun ihtiyaç duyduğu oranda kan pompalayamaz. Kalbin sağ, sol karıncık ya da her ikisinin içerisinde bulunan kanın, her atışında damarlara ihtiyacı olan miktarda ulaştıramaması sonucunda kalp yetmezliği meydana gelir. Bu nedenle başta akciğerler olmak üzere diğer organlara ulaşamayan kan, bu alanlarda sıvı birikmesine neden olabilir. Kaliteli ve sağlıklı bir hayata sahip olabilmek için, fark edildiği anda önlem alınması gerekir.
Sağ kalp yetmezliğinde durum daha farklıdır. Kalbin sağ bölgesinde pompalama gücü zaman içerisinde azalabilir. Bu durumda kan içeriğinde oksijen oranında düşüş yaşanır. Oksijen seviyesi düşük olan kan, kalbin sağ tarafına gelir ve akciğerlere ulaşımını sağlanamaz. Kan daha geride yer alan toplardamarda birikmeye başlar. Bunun sonucunda sağ kalp yetmezliği sorunu meydana gelir. Arterial kanın kullanılması için vücuda ulaştırır. Ancak sol ventrikülün işlevini yerine getirmemesi sonucunda sol kalp yetmezliği ortaya çıkar.
Kalp yetmezliği sağlık sorununda A, B, C ve D gibi 4 farklı evle görülebilir. A evresi, yüksek tansiyon, koroner arter hastalığı, çok fazla alkol tüketimi, aile bireylerinde kalp hastası olanları, şeker hastalığı ve kalbi direkt olarak etkileyen ilaçlar kullanan bireyleri kapsar. B evresinde sistolik kalp yetmezliği olan, geçmişte kalp kasılması bozukluğu olan ancak kalp yetmezliği geçirmemiş olan kişiler dahildir. C evresinde hastalığın kesin tanısı konur. Belirtiler ve semptomlar üzerinde yoğunlaşılır. Son evre olan D de ise yapılan farklı tedavi yöntemlerine rağmen, herhangi bir iyileşme belirtisi görülmemesidir.
İnsan vücudunun sağlıklı olmasına en çok ihtiyaç duyduğu organ kalptir. Herhangi bir hasar oluştuğu zaman, kendi kendini yenileme özelliğine sahip değildir. Bu nedenle özenle bakılması ve yorulmaması gerekir. Kalp yetmezliği, yapısal ya da çevresel faktörlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Aynı zamanda daha önceki zamanlarda meydana gelen rahatsızlıklar da kalbe büyük oranda zarar verir.
En önemli sebepler arasında yer alır. Kalp krizi geçirdiğiniz zaman, kalbi besleme fonksiyonuna sahip olan damarlarından biri tıkanarak, kan akışına engel olur. Aynı zamanda kalpte yer alan kasa oksijen ulaşamaz. Kalp kası bu durumdan olumsuz bir şekilde etkilenerek, hücrelerin yok olmasına neden olabilir. Geriye az sayıda kalan kalp hücreleri ise, daha fazla çalışarak, işlevini yerine getirmeye çalışır. Bu nedenle daha çok yorulabilir.
Damarları çevresinde yer alan duvarlarda ilerleyen zamanlarda plakta kolesterol oluşabilir. Kalbi besleme işlevine sahip olan damarlardan herhangi birinde ya da daha çoğunda belirli bir oranda daralma meydana gelir. Damarlarda ortaya çıkan daralma, kalp kasında belirli bir oranda ihtiyaç duyulan kanın oranında azalma oluşmasına neden olabilir. Bu durumda göğüs ağrısı gibi bir belirtiyle kendini gösterir.
İnsan vücudunun hayatını devam ettirebilmesi için, kan dolaşımının sürekli gerçekleşmesi gerekir. Bunun için kalbin ekstra bir güce ihtiyaç duyar. Kan basıncının kontrol altına alınamaması kalp yetmezliğine neden olabilir.
Yaşam şartlarında köklü bir değişim yaşayan bireylerde bu sorun daha çok görülebilir. Aynı zamanda bireylerin sağlığı üzerinde risk faktörü oluşturur. Kalp kapakçıklarında meydana gelen herhangi bir sorun sonucunda, kalbin her atışında düzgün bir şekilde açılıp, kapanmaz. Kalp, bu durumu telafi etmek için, kapakçıkların yapması gereken görevi üstlenir ve daha fazla çalışmaya başlar. Kalbin çok fazla çalışması durumunda, kalp yetmezliği durumu ortaya çıkabilir.
Anne karnında olan bir bebeğin kalp ve damarların gelişimi, sekizinci hafta itibariyle tamamlanır. Bebeklerin kalbinde herhangi bir hasar ortaya çıkarsa, doğumsal kalp hastalığı ile dünyaya gelebilir. Bazı bebeklerin ise anne karnındayken tedavisi yapılabilir. Bebeğin vücudunda birden fazla organı ya da sistemi etkileyen olumsuz bir durum varsa bebekte doğumsal kalp hastalığı ihtimali belirli bir oranda artar.
Akciğer ve böbrek hastalıklarında, vücut içerisinde belirli bir oranda bulunan oksijende azalma görülür. Bu nedenle kalp daha fazla çalışmak zorunda kalır. Kalp yetmezliğine neden olan akciğer hastalıklarında daha çok kalbin sağ kısmı olumsuz bir şekilde etkilenir. Aynı zamanda bu durum karın bölgesinde ve ayaklarda ödem oluşumuna sebep olabilir.
En önemli ve en çok ciddiye alınması gereken hastalıkların başında kalple ilgili hastalıklar yer alır. Özellikle kalp yetmezliğinde kendini gösteren birtakım belirtiler ortaya çıkar. Bu belirtiler kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Aynı zamanda bu sağlık sorunun hangi aşamada olduğu da belirleyici bir unsurdur.
İnsan vücudunda yer alan akciğerlerde belirli bir oranda sıvı birikmesi sonucunda meydana gelebilir. Bu rahatsızlığın erken aşamalarında genel olarak yüksek tempolu egzersiz sonucunda ortaya çıkar. En sık görülen belirtileri arasında yer alır. Bu durumu engellemek için yüksek yastıkta yatmanız büyük oranda fayda sağlayabilir.
Özellikle üst solunum yolu hastalıklarından olan astım ya da kronik bronşitin bir belirtisi olan öksürük, aynı zamanda kalp hastalığında da görülebilir. Akciğerlerde sıvı biriktiği zaman öksürük ortaya çıkar.
Kalp hastalığı olan kişilerde, vücutta çok su birikmesi ortaya çıkabilir. Bu durum vücutta hızlı bir şekilde kilo alıp, vermeye neden olur. Aynı zamanda kalp hastalıklarda çok sık görülen bir belirtidir. 3 gün içerisinde 5 kilodan fazla kilo kaybetmeniz sorun oluşturabilir.
İnsan vücudunda çeşitli sebeplere bağlı olarak sıvı birikebilir. Özellikle ayak bileklerinde daha çok görülür. Ayak bileklerinde başlayan ödem, daha sonra tüm vücuda yayılabilir. Günlük olarak alınan sıvı miktarının kontrol altına alınması gerekir. Eğer düzenli olarak kullanmanız gereken idrar söktürücü ilaçlar varsa, dozunda değişim yapılması uygun görülür. Ayak bileklerinin şişmesi aynı zamanda kalp hastalıklarının belirtisi olarak da meydana gelir.
Kalple ilgili sağlık sorunlarında karaciğer ve karın bölgesinde sıvı birikmesi görülür. Buna bağlı olarak, aynı zamanda iştahsızlık ve şişkinlik sorunu ortaya çıkabilir.
Bazı insanların günlük çok sıvı tüketiminden ve vücut yapısından dolayı fazla tuvalete çıkma ihtiyacı olabilir. Aynı zamanda gün içerisinde ayaklarınızda sıvı birikebilir. Bu durumda biriken sıvı, kan dolaşımına dahil olarak, böbreklerden süzülen kan oranının artmasına neden olur.
Günümüzde en çok görülen ruh hastalıkları arasında depresyon yer alır. Depresyon ve anksiyete, kalp hastalığı olan kişilerde daha çok görülebilir. Hastalığın semptomları ve kullanılan ilaçların ağır olmasından dolayı bazı hastalarda kısa sürede yorulmaya neden olabilir. Gün içerisinde hastalar kendini daha bitkin ve sinirli hissedebilir.
Yanlış, sağlıksız beslenme ve kasların ihtiyacı olan oksijeni alamaması, insanların daha kısa sürede yorulmasına yol açabilir. Bu durum aynı zamanda kalpte meydana gelen sağlık sorunlarının da en önemli belirtileri arasında yer alır.
Kalp hastalıklarına sahip olan bireylerde baş dönmesi ve sersemlik gibi belirtiler çok sık olarak görülebilir. Bu durum aynı zamanda düzenli olarak kullanılması gereken ilaçlarla direkt olarak bağlantılıdır.
Kalp hastalıklarının en önemli belirtisi arasında kalp atışının çok hızlı olması görülür. İnsan vücudunun en önemli organı olan kalp, kanı ihtiyacı olduğu kadar pompalayamadığı zaman çok daha hızlı atmaya başlar.
Kalp vücudun en önemli organı olduğu için, kalpte meydana gelen sorunda kalp yetmezliği öldürür mü? gibi şüpheci ve karamsar soruyla karşı karşıya kalınır. Erken tespit edilen kalp rahatsızlıkları birçok tedavi yöntemiyle iyileştirilebilir. Ancak kalp hastalıklarında gerekli tedavi uygulanmasına rağmen, hasta kendisine iyi bakmıyorsa, yasaklanan alışkanlıklarına devam ediyorsa kalp daha fazla yıpranmayla mücadele edemeyebilir. Tedavi sonrasında sağlıklı bir yaşama sahip olursanız, kalbiniz bu durumdan olumlu bir şekilde etkilenir. Daha fazla güçlenmeye başlar.
Birçok sebebe bağlı olarak ortaya çıkan kalbin yetmezliği tedavisinde birtakım yöntemler uygulanır. Ancak ilk olarak hastalığın ortaya çıkış sebebinin araştırılması ve tespit edilmesi gerekir.
Hastalarda meydana gelen semptomları azaltmak ve kalbin ağır yükünü hafifletmek için ilaç tedavisi uygulanır. İlaçların ömür boyu ve düzenli bir şekilde kullanılması gerekir. Hastalığın hangi aşamada olduğuna ve belirtilerin şiddetine göre ilaçlar değişiklik gösterebilir. Özellikle kalp glikozidleri, Amrinon, Diüretikler, Alfa adrenerjik reseptör blokorleri, damar genişletici vazodilatör, betal blokerler, aldosteron blokerleri, ritim düzenleyiciler, kan sulandırıcı, kolesterol düşürücü ve Anjiotensin çevirici enzim inhibitörleri gibi ilaçların kullanılması büyük oranda yarar sağlar. Bu ilaçlar hastalığı tam olarak ortadan kaldırmaz. Sadece hastanın rahatlaması amaçlanır.
Bu sağlık sorununda sadece kalbin kan pompalama işlevinde azalma görülmez, aynı zamanda kalbin elektriksel sistemi de belirli bir oranda zarar görür. Hastalığa sahip olan çoğu insanda kalbin elektriksel sisteminde büyük bir zayıflama ortaya çıkabilir. Bu nedenle kalp duvarları aynı anda kasılma meydana gelmeyebilir. İşlevini yeterince gerçekleştiremeyen kalp, enerjisini gereksiz yere harcar. Kalp kasılmaya devam eder ancak ihtiyacı olan kanı yeterince pompalayamaz. Kalp duvarlarının aynı anda kasılmasını sağlamak için kalp pili hastaya uygulanır. Cerrahi bir operasyonla kalbe yerleştirilir.
Kalbin yeterince beslenememesi sonucunda damar tıkanıklığı ortaya çıkabilir. Damar tıkanıklığı meydana geldiği zaman kalp bu durumdan olumsuz bir şekilde etkilenir. Bu sorunu gidermek için stent alternatif bir tedavi yöntemidir. Stent, kalp damarlarında meydana gelen daralmayı tedavi etmek için kullanılan bir aparattır. Lokal anestezi ile yapılır. İlk olarak gerekli test ve tetkikler yapılması gerekir. Damara, kasık bölgesinde yapılan iğne ile ulaşılır. Damar genişletilmeden önce ya da sonra stent yerleştirilebilir.
Kalp hastalıklarında uygulanan tedavi yöntemlerinden biri de Bypass operasyonudur. Özellikle kalp krizini önlemek için hastalara uygulanabilir. Kalp vücudun ihtiyaç duyduğu kanı ilk olarak koroner arterlere getirir. Daha sonra atardamarlardan tüm vücuda yayılır. Koroner arterde tıkanma ya da daralma zaman içerisinde meydana gelebilir. Bu tıkanıklığı yok etmek için operasyon yapılabilir.
Bu tedavi yöntemlerinin yanı sıra, aynı zamanda birey olarak hayatınızda bazı değişimlere öncelik tanımanız ve bunun kalıcı olması gerekir. Eğer fazla ya da çok az bir kiloya sahipseniz, kilonuzu sağlıklı olan değerler arasında sabitlemelisiniz. Zaman zaman birkaç kilo değişim görülebilir. Çok fazla kilo alınmadığı ya da kaybedilmediği zaman, herhangi bir sorun oluşmaz. Vücut ağırlığında çok köklü değişimlerin olması kalple ilgili ciddi sağlık sorunlarının oluşmasına neden olabilir.