ANKARA (İHA) - Türkiye'deki resmi ve özel televizyon kanalları ile haber ajanslarında görev yapan kameramanlarını yüzde 77.3'ü boyun, omuz, sırt ve bel ağrılarından yakınırken, haber kameramanlarının yüzde 32.6'sının depresyon geçirdiği ortaya çıktı.
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doğan Tılıç, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. Selçuk Candansayar, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. Behçet Coşar ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizik Tedavi ve Rahabilitasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gülçin Karataş tarafından, "Türkiye'de Haber Kameramanlığı, Çalışma Koşuları ve Meslekten Kaynaklanan Ruhsal ve Fiziksel Sorunlar" konulu bir araştırma yapıldı. Araştırma Profesyonel Haber Kameramanları Derneği'nin (PHKD) Ankara'daki 44 üyesi üzerinde gerçekleştirildi.
Örneklemi oluşturulan 44 kameraman Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne giderek tıbbi testlerden geçirildi. Tıbbı testler öncesinde araştırmaya katılan kameramanlara kişisel-demografik özellikleri ve çalışma koşullarını belirlemeye yönelik bir anket uygulandı. Saatler süren, farklı zaman ve mekanlarda yapılan bu görüşmelerde, iş ve aile durumlarından, yaptıkları işi nasıl algıladıklarına, ücret durumlarından muhabirlerle ve birbirleriyle olan ilişkilerine kadar hemen her konu kameramanların anlatımlarına fazla müdahale edilmeden açılmaya çalışıldı.
45 MİLYAR LİRALIK KAMERA ZİMMETİ STRES DOĞURUYOR Yapılan araştırmada, kameramanların yüzde 77.3'ü (34 kişi) boyun, omuz, sırt ve bel ağrılarından yakındı. Klinik muayene bulgularına göre kameramanların yüzde 45.5'inde (20 kişi) köprücük kemiği ile omuz arasında ogurga eğriliği tespit edildi. Araştırmada haber kameramanlarının yüzde 32.6'sının iş ve maddi strese bağlı depresyon geçirdikleri tespit edildi. Mülakata katılan kameramanlar ağırlığı 8 ile 15 kilogram arasında olan kameraların yaklaşık 45 milyar lira değerinde olduğunu, üzerlerine zimmetlenen bu pahalı aygıtlara gelebilecek zararlar edeniyle büyük stres yaşadıklarını söylediler. Günlük çalışma sürelerinin 11 saatin üzerinde olduğunu belirten kameramanlar, bu sürenin 6 iş gününden hesaplandığında haftada 66 saati çalışarak geçirdiklerini vurgulayarak, düzenli ve yeterli dinlenme imkanlarının olmadığından yakındılar. Kameramanlar 66 iş saatinin Dünya Çalışma Örgütü'nün (ILO) belirlediği haftada 40 saatin üzerinde olduğunu hatırlatarak, yaşadıkları sağlık sorunlarının 'meslek hastalıkları' sınıfına alınmasını istediler. Kameramanlar, bu önerilerinin kabul edilmesi halinde medya kuruluşlarında 'işyeri hekimliği' uygulanmasının başlanacağını ve alacakları tazminat miktarının da artacağını kaydettiler.
KAMERAMANLAR MUHABİRLERDEN ŞİKAYETÇİ Yapılan çalışmada kameramanlar birlikte göreve çıktıkları muhabirlerle ilgili ilginç değerlendirmeler yaptılar. İşte 33 yaşındaki kameramanın mülakat sırasında söyledikleri:
"Televizyon muhabiri yok. Çoğu gazeteden geliyor. Ne istediğini bilmiyor ve seni yönlendiremiyor. Kameramanı işe yaramaz, ikinci bir adam, bir teknisyen gibi görüyor. Oysa televizyon demek görüntü demek. Görüntüyü ben çekiyorum ama adam yerine konulmuyorum. Bu üzerimizde psikolojik bir etki yapıyor. Haberde kameraman geri planda kalıyor, muhabir yazar öne çıkıyor. Ama olayda çatışmada öne çıkan hedef olan hep biziz".
Bir başka kameraman muhabir arkadaşıyla habere gidişlerini şöyle anlatıyor: "Muhabirler haberi, haberin üretimini bizimle paylaşmıyorlar. Odaya dalıp, 'Hadi gel gidiyoruz' diyor bana. Yahu nereye gidiyoruz? Niye gidiyoruz. Bunları söyleyen yok. Üstelesen, 'Boşver, gel' diyor. Triportıra uzanıyorsun, 'Gerek yok, alma' diyor. Kardeşim neden gerek yok? Bırak da buna bari ben karar vereyim!"
PHKD Başkanı Turgut Dedeoğlu, araştırma sonucunda kameramanların birinci sorununun iş güvenliği olduğunun ortaya çıktığını belirterek, "Ücret dağılımı adaletsizliği ikinci önemli yakınma konusudur. Burada hem kurumlararası ücret farklılıklarından örneğin A kanalında aynı işi yapan kameramanlarla B kanalında aynı işi yapan kameramanın maaşları arasında 5 kat fark olmasından, hem de muhabirle kameraman arasındaki ücret farklılığından yakınılmaktadır. Üzerilerinde taşıdıkları ağırlık ve kendilerine zaman ayıramamaktan kaynaklanan sağlık sorunları kameramanların şikayet sıralamasında üçüncü sıradadır. Toplumsal olaylarda bir tür öfke ve saldırı paratoneri haline gelmek bir diğer şikayet konusudur. Beşinci sırada ise mesleki eğitim eksikliğinden yakınılmaktadır" şeklinde değerlendirdi.