Kamışlı-Nusaybin hattındaki yaşanmışlıklar tuvaline yansıyor

EDA ÖZDENER - Ülkesinde yıllardır süren iç savaştan kaçarak Türkiye'ye gelen Suriyeli ressam Adnan Jetto, acılarını, özlemlerini, bölünmüşlük duygusunu ve geleceğe ait umutlarını "Kasvetli Gün O Zaman Dans" sergisindeki eserlerle dışa vuruyor.

Kamışlı'da dünyaya gelen, güzel sanatlar eğitimini Şam'da alan Jetto, AA muhabirine yaptığı açıklamada, annesinin Suriye vatandaşı bir Türk olduğunu, ülkesinde iç savaşın başlamasının ardından 2012'de Türkiye'ye geldiğini anlattı.

Çocukluğundan beri sınırlar arasında yaşadığını, Kamışlı'dan annesinin ailesinin bulunduğu Nusaybin'in ışıklarını gördüğünü ve akrabalarına ilişkin hikayeler dinlediğini, Türkiye'ye geldiğinde ise çocukluğunu, gençliğini geçirdiği Kamışlı'ya uzaktan baktığını belirten Jetto, "Evimi gördüm ama gidemedim. Oraya gitmem zor. Yarım orda kaldı, yarım burda. Ya burdayım oraya bakıyorum, ya oradayım buraya bakıyorum." dedi.

Gözle görülür ama yürekte hissedilmez sınırlar nedeniyle Orta Doğu ülkelerinde çoğu kişinin arada kalmışlık hissini yaşadığını ifade eden Jetto, bu durumu somutlaştırıp, herkese göstermeye çalıştığını, serginin "Arada kalmak budur" mesajı verdiğini bildirdi.

Jetto, bu "arada kalmışlık" hissinin eserlerine yansıdığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Genellikle hareket, daha doğrusu ara hareketler çalışıyorum. Animasyon gibi düşünürsek bir hareketin bozulup diğerinin başladığı anı. Ben tam orayı resmediyorum. Bazen bir figür çıkıyor, bazen çıkmıyor. Bulutlar gibi. Farklı insanlar baktığında her biri farklı şey görüyor. Tam da bana benziyor. Ben Kamışlılıyım, Kürt'üm, Arapça okudum, Suriye vatandaşıyım, Türk vatandaşıyım hep arada kalıyorum."

Tüm eserlerinde görülen ve renkleri ayıran siyah çizgilerin de hem arada kalmışlığın hem de sınırların hayatında kapsadığı yerin yansıması olduğunu vurgulayan Jetto, eserlerindeki turuncu hakimiyetine ilişkin ise şu değerlendirmede bulundu:

"Turuncu da bir ara renk, güneşle alakası var. Bu oranje renk, güneş doğarken ya da batarken beş dakika kalıyor. Küçük bir zaman diliminde kendini gösteriyor. Bu rengi çok kullanıyorum. Bir mutluluk göstergesi."

Jetto, tablolarıyla sanatseverleri önce şaşırtmayı sonra eserin derinlerine indirmeyi amaçladığını dile getirerek, "Derinden bakılınca rengin farklı tonları, içindeki farklı desenler görülebiliyor. Bu benim için çok önemli." diye konuştu.

- "Araya savaş, acılar, ayrılıklar girdi"

Adnan Jetto, sergideki eserleri oluşturmaya Güzel Sanatlar Akademisi'nde okurken 2007'de başladığını ancak ülkesinde yaşananlar nedeniyle projeyi tamamlayamadığını anlattı.

Savaş, acılar ve ayrılıklar nedeniyle bir süre eline fırça alamadığını dile getiren Jetto, "Zor geliyor insana. Türkiye'de 5 sene resim yapmadım. CerModern burada bana atölye sağladı. Projemi tamamladım. Şu an resim yapmak iyi geliyor. Sergi açtım, mutluyum, artık her şey daha yolunda." ifadelerini kullandı.

- "Sanatçının yaşadıkları tuvale mutlaka yansır"

Zorlukların ve farklı kimliklere sahip olmanın sanatçıları besleyen bir yanı olduğuna dikkati çeken Jetto, şöyle konuştu:

"Bazen daha mutlu oluyorsun bazen aklında daha çok soru oluyor. Sanatçının yaşadıkları tuvale mutlaka yansıyacak. Tablo çok dürüsttür ressam hakkında. Kafanda ne varsa gösterir. Belki sen bile bilmiyorsun. Bazen kafanda olanı resmi yapınca görüyorsun. Sanat aslında bir terapi."

Adnan Jetto'nun "Kasvetli Gün O Zaman Dans" adlı sergisi, 19 Ocak'a kadar CerModern Hub Salonu'nda ziyaret edilebilecek.