Son yıllarda büyük bir artış gösteren kanser hastalığı ile ilgili bilgiler veren Elazığ Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Emin Tamer Elkıran, son yıllarda kansere bağlı ölümlerin, kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerden sonra ikinci sırada yer aldığını söyledi. Elkıran, "Kanser, belirli bir doku veya organdaki anormal hücrelerin kontrolsüz bir biçimde bölünmesi ve çoğalması ile oluşan bir hastalıktır. Kanser, erken tanısı ve tedavisi mümkün bir hastalıktır. Erken tanı konulamadığı veya uygun şekilde tedavi edilmediği zaman diğer organlara yayılabilmekte. Son yıllarda kansere bağlı ölümler ise kalp ve damar hastalıklarından sonra ikinci sıraya yükselmiştir" dedi.
Kanser hastalıklarının birçok sebebinin bulunabildiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Elkıran, bu sebepler içerisinde en önemli yerin ise sigaraya ait olduğunu söyledi. Elkıran, "Kanser gelişiminde birçok etken suçlanmıştır. Bu etkenlerin başında sigara tüketimi geliyor. Sigara tütününü çiğnemenin ve nargile içmenin veya sigara dumanına maruz kalmanın başta akciğer kanseri olmak üzere birçok kansere neden olduğu kanıtlanmıştır. Bunun yanı sıra, sigara ile birlikte alkol alınmasının da kanser riskini arttırdığı bilinmektedir. Beslenme alışkanlıklarına bağlı olarak, sindirim sistemi kanserleri başta olmak üzere, çeşitli kanserlerin insidansında belirgin artış olmaktadır" diye konuştu.
Kanser hastalıklarının bulaşıcı bir hastalık olmadığına dikkat çeken Elkıran, "Kanser hastalıkları bulaşıcı hastalıklar değillerdir ve hemen hemen her organda görülmektedir. Ancak bazı organlarda daha çok dikkati çekmektedir. Ölüm oranı en fazla olan kanser, akciğer kanseridir. Sigara içenlerde daha sık görülür. Meme kanseri, elle tanımı yapılabildiğinden tedavi ve iyileşme oranı en çok olan kanser türüdür. Sindirim sistemi, mide ve kalın bağırsak kanserleri, önemli organ kanserleridir" şeklinde konuştu.
Onkoloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Emin Tamer Elkıran, kanser hastalıklarının belirti ve bulgularının geliştiği organlara göre değişiklik arzettiğini belirterek, bazen hiçbir belirti ve bulgunun ortaya çıkmadığını söyledi. Elkıran, "Kanserin birçok belirtisi ve bulgusu olup, bunlar kanserin geliştiği organa göre değişmektedir. Hatta bazen hiçbir belirti ve bulgu vermeden de ortaya çıkabilir. Ancak en sık karşılaşılan belirtiler, kilo kaybı, ciltte uzun süreli iyileşmeyen yaralar, uzun süren ses kısıklığı, öksürük ve daha önceden varolan öksürük karakterindeki değişme, kanlı balgam, benlerde büyüme ve renk değişikliği olması, yutkunma zorluğu, beklenmeyen kanamalar, meme veya başka bir organda ele gelen şişlik, dışkılama ve idrar alışkanlıklarındaki değişikliklerdir. Bu bulgular, her zaman kanser demek değildir. Fakat kanserde erken tanı, tedavi şansını artırdığı için mutlaka gecikmeden bir doktora başvurmalıdır" dedi.
Özellikle kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinde kişinin kendi kendine muayenesinin şart olduğuna dikkat çeken Elkıran, düzenli aralıklarla doktor muayeneleri ve taramalar ile kanserin erken tanısının konulabildiğini belirtti. Böylece kanserin daha erken teşhis edildiği için tedavi şansının da aynı doğrultuda arttığını vurgulayan Elkıran, hiç şikayeti olmayan kişilerin bile düzenli doktor kontrollerini yaptırmaları gerektiğini söyledi.