Michigan Üniversitesinde onkoloji profesörü olan doktor Lori Pierce ve çalışma arkadaşlarının yaptığı araştırma çerçevesinde, Avustralya, İsrail, İspanya ve ABD'de yaşayan ve hepsinde hastalığa yeniden yakalanma olasılığını önemli ölçüde artıran genetik mutasyonlara rastlanan 655 meme kanseri hastası üzerinde inceleme yapıldı.
Araştırmada, kanser teşhisi konulduktan sonra bir memeleri alınan kadınların 15 yıl sonra hastalığa yeniden yakalanma oranın yüzde 6, bu oranın memesi alınmayan kadınlarda 24 olduğu, ancak memesi alınmayan kadınlara kemoterapi uygulandığında bu oranın yüzde 12'ye düştüğü gözlendi.
Araştırma, yaşama şansına bakıldığında memelerini aldırmayan veya aldıran kanser hastaları arasında neredeyse hiç fark görülmediğini ortaya koydu.
Bilim adamları, memelerini aldırmayan kadınların teşhis konulduktan 15 yıl sonra hayatta kalma oranının yüzde 87, aldıranlarınkinin ise yüzde 89 olduğunu açıkladı.
Lori Pierce, araştırmanın bulgularının, bilgi bombardımanına tutulan hastalar için faydalı olabileceğini, kemoterapi ve hormon tedavisiyle memenin muhafaza edilmesinin mastektomiye çok makul bir alternatif olduğunu söyledi.
Avrupa meme kanseri konferansına başkanlık eden, Paris'teki Institut Curie'nin radyasyon ve onkoloji birimin sorumlusu doktor Alain Fourquet, araştırma bulgularının, meme kanseri teşhisi konulan kadınların memelerini muhafaza ettiklerinde, hastaların daha da kötüleşmeyebileceğini gösteren ikna edici veriler sunduğunu kaydetti.
AA