Kansızlık şikayeti yaşayan kişiler tarafından bu rahatsızlığın nedeni ve belirtileri sıklıkla araştırılıyor. Bu doğrultuda kansızlığa ne iyi gelir sorusu da soruluyor. Dr. Mesut Ayyıldız, kansızlık ile ilgili önemli bilgiler verdi. İşte tüm merak edilenler...
Dr. Mesut Ayyıldız’ın aktardığı bilgilere göre; kanda kırmızı kan hücreleri (alyuvarlar bulunuyor ve bunların yapısında da oksijenin taşınmasını ve bu hücrelerin kırmızı olmasını sağlayan hemoglobin yer alıyor. Nefes alırken akciğerdeki oksijen, bu hemoglobinin yapısına bağlanarak taşınıyor. Bu hemoglobinin kanda bulunması gereken miktarın altında olması sonucu kansızlık yani anemi ortaya çıkıyor.
Olması gereken minimum değerler ise Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği değerlere göre erkekte 13 g/dl, kadında da 12 g/dl. 6 yaşa kadar olan çocuklarda 11 g/dl, 6-15 yaş arasında ise 12 g/dl’nin altında olması kansızlığın göstergesi olarak geçiyor. Beslenme yetersizliğinden kaynaklı olarak bu durum ortaya çıkabiliyor. Uygulanan yanlış rejimler, et yememek ve hazır gıdalarla beslenmek; demir eksikliği anemisi nedenleri arasında gösterilebiliyor. Aynı zamanda bazı hastalıklar sonucu demirin bağırsaklardan vücuda emilmesi yetersiz olabilir.
Kronikleşmiş bağırsak hastalıkları, mide ameliyatları, sindirim bozuklukları sonucu demir alımı yavaşlayabiliyor. Bağırsak hastalıkları ya da geçirilen hastalıklar sonucu kanama olabiliyor. Ayrıca adet döneminde fazla miktarda kan kaybediliyor. Diyetle demir alımı yetersiz kalıyor. Bu nedenle ek demir beslenmesine ihtiyaç duyuluyor. Yoksa bu kan kaybı sonucunda kansızlık ortaya çıkabiliyor. Sindirim sistemi sorunlarında, ülseri veya kronik gastriti olanlarda kanama sonucu demir eksikliği anemisi oluşabiliyor. Bunlar dışında nadir de olsa kansızlığa neden olabilecek durumlar da var. Alyuvarların idrarla atılması, sürekli aspirin kullanmak, parazitler ve kurşun zehirlenmeleri de bunlara örnek gösterilebiliyor.
Demir eksikliğinde, vakaların pek çoğunda kansızlık belirtileri görülmüyor. Dr. Mesut Ayyıldız’ın aktardığı bilgilere göre; yapılan kan tahlilleri sonucunda teşhis konulabiliyor. Hastalık ilerlemiş ve şiddetliyse halsizlik, solukluk, yorgunluk, iştahsızlık, kabızlık gibi durumlar oluşabiliyor. Fiziksel bir aktivite esnasında çarpıntı, nefes almada güçlük, çabuk yorulma hastalığın şiddetine göre ortaya çıkabiliyor. Hastalar pika toprak ya da kil gibi yiyecek olmayan maddeleri yemek isteyebiliyor. Bunlar dışında şu belirtiler de olabiliyor:
Demir eksikliği olan çocukların yürümesi, oturması, konuşması gecikebiliyor. Bu çocuklarda davranış bozukluğu ortaya çıkabiliyor ve öğrenme güçleşebiliyor. Aynı zamanda bağışıklık sistemi zayıflıyor ve hastalığa yakalanma ihtimali artıyor.
Bu rahatsızlığa sahip olan kişiler içinde demir olan besinler konusunda da araştırma yapıyor. Demir ette ve bitkilerde bulunuyor. Örneğin; karaciğer, kırmızı et, dalak, yumurtanın sarısı, yeşil sebze, fındık, fıstık, kuru üzüm, pekmez ve kuru baklagiller demir bakımından zengin. Ayrıca ette bulunan demir daha kolay emiliyor. Bu yüzden etle beslenmek demir ihtiyacı bakımından önemli taşıyor. Aynı zamanda un ve ekmek demirden zenginleştirilebiliyor.