Yaklaşık 6 bin kişilik grubun önünde yürümek isteyen Kışanak, kendilerine izin verilmesini istedi. Polis müdürü Hançerli ise kalabalığın içinde molotof ve ses bombası atacak kişilerin olduğunu belirtti. Kışanak’ın ‘sağduyulu olun’ demesi üzerine Hançerli, “Sayın Genel Başkanımız bizim sağduyumuz belki sizden fazladır. Siz burada ne yapıyorsunuz, sizin ne işiniz var? Burada kanunsuz eylemler yapılıyor, ne işiniz var?” diye karşılık verdi.
İmralı’da tutuklu bulunan Abdullah Öcalan’ın Kenya’dan yakalanarak Türkiye getirilişinin yıl dönümünü protesto etmek isteyen bir grup, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi Öğretmenler Caddesi’nden Koşuyolu Parkı’na yürümek istedi. Kalabalığa ilk başta izin vermeyen polis, grubu Emek Caddesi’nde durdurdu. Grubun içinde yer alan BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, BDP Diyarbakır Milletvekili Aysel Aydoğan ile BDP Diyarbakır İl Başkanı Zübeyde Zümrüt arasında yaklaşık yarım saat süren bir diyalog yaşandı. Kışanak, devam eden bir süreç olduğunu hatırlatarak, yürümelerine engel olmamalarını istedi. Polis müdürü Hançerli ise “Madem ki devam eden bir süreç var, o zaman hep beraber barışa katkı sunalım. Maalesef bizdeki sağduyu sizde yok.” dedi.
Güvenlik Şube Müdürü Hançerli, kalabalığı yürüttükten sonra kendileriyle görüşen BDP heyetine, “Böyle olmadı. Burada 5 bin insan var, bizimle bir görüşme yapmadınız. Diyarbakır’da ilk defa görev yapmıyoruz. Önceden hep beraber bir araya gelerek konuşurduk. Bu defa öyle yapmadınız. Sizin amacınız ne? Burada neden toplandınız? Niye bu kadar öfkelisiniz, bu gerginlik neden?” diye sordu. Bunun üzerine BDP Diyarbakır Başkanı Zübeyde Zümrüt, “Sizinle konuşmaya gelecektik. Önümüz kapatıldı, size ulaşmamız engellendi.” ifadesini kullandı.
"HEPİMİZİN SORUMLULUĞU VAR, BARIŞA BİRLİKTE KATKI SUNMALIYIZ"
Kışanak ise “Öcalan’a yönelik komployu boşa çıkarmak için toplandık. İnsanlar demokratik haklarını kullanmak istiyor.” diye araya girdi. Hançerli, Kışanak’a halkın vekili olduğunu hatırlatarak, sorumluluğu olduğunu belirtti. Bunun üzerine Kışanak, “Evet doğrudur, sorumluluğumuz var.” dedi.
Polis müdürü ile Kışanak arasında şöyle bir diyalog yaşandı:
Hançerli: Burada 5 bin insan var. 1 Şubat’tan itibaren başlamış eylemler var. Kepenkler kapatılıyor. Taşlı sopalı saldırılar oluyor. Biz Kaynartepe’de, Fiskaya’da neler topladık biliyor musunuz?
Gültan Kışanak: Bizi sakın onlarla ilişkilendirmeyin. Kaynartepe ve Fiskaya’da olanlarla ilgimiz yok.
Süleyman Hançerli: Onlarca molotof atılıyor. O gençlere de polise de yazık. Diyarbakır halkına yazık. Ben üzülüyorum. Diyarbakırlı'ya yazık. Güvenliği almak demek 10 bin kişiyi yürütmek demek değildir.
Gültan Kışanak: Siz karışmayın biz güvenliği sağlarız.
Süleyman Hançerli: Güvenliği sağlamak 5-10 bin kişiyi ip gibi yürütmek değildir. Güvenliği almak demek o gençlere de engel olmak, molotof atıp zarar verenlere engel olmak demektir. Siz genel başkansınız, eş başkansınız. Eğer bir güvenlik önlemleri alacaksak bunu hep beraber yapmalıyız. Madem ki bir barış süreci varsa hepimiz birlikte katkı sağlamalıyız. Sizden daha çok sağduyuya biz sahibiz. Elimizde belgeler var. Grupların arasında tespit edilmiş kötü niyetli maskeli kişiler var.
Gültan Kışanak: Siz müdahale etmeyin, yolu açın. Koşuyolu Parkı’na kadar gidip açıklama yaptıktan sonra dağılacağız.
Süleyman Hançerli: Olay çıkmaması için garanti veriyor musunuz? Bir olay olursa sorumluluk size ait olacak.
Kışanak: Evet olay çıkmayacağına dair sorumluluğu üzerimize alıyoruz, siz de biraz sağduyulu olun.
Hançerli: Sayın genel başkanımız bizim sağduyumuz belki sizden fazladır. Siz burada ne yapıyorsunuz, sizin ne işiniz var? Burada kanunsuz eylemler yapılıyor, ne işiniz var?
Kışanak: Burada bir usul var.
Hançerli: Kanunsuz eylemin usulü mü olur Allah aşkına. Yasa dışı bir eylemde yüzü kapalı gruplar örgüt propagandası yapıyorsa biz devletin dik duruşunu gösteririz. Biz barışın önünde eğiliyoruz. Barışı ben sizden daha çok savunuyorum. (CİHAN)