Muğla’nın Yatağan ilçesinde 1975 yılında yatırım programına alınan 4x210 MW gücündeki kömür ile çalışan Termik Santralin atık külleri yıllardır Kapubağ köyünün hemen üst kısmındaki vadiye boşaltılıyor.
Küller tazyikli su ile vadiye boşaltılırken, yaklaşık 25 bin metrekarelik bir göl ortaya çıktı. Göl’ün bir kısmı vatandaşlara ait tapulu araziye taşarken, gölde oluşan suyun yeraltı sularına karışması sonrası Kapubağ Köyü’nün tarımsal sulama suyuna karıştığı iddiası üzerine Muhtarlık tarafından suyun analizinin yapılması istendi.
Muğla Halk Sağlığı Müdürlüğü tarafından köyün içme su şebekesinin değişik noktalarında ve evlerdeki çeşmelerden 4 Nisan 2012 ve 14 Haziran 2012 tarihlerinde alınan su örnekleri yapılan analiz sonrası temiz ve içmeye müsait bulundu. Muğla Halk Sağlığı Müdürlüğü yetkilileri, alınan su numunelerinin analizlerinin temiz çıktığın belirterek, Sağlık Bakanlığı’na 30 Haziran 2012 tarihi itibari ile bilgi sundu. Sağlık Bakanlığı’na gönderilen bilgi notunda, “Yatağan Termik Santrali’nden çıkan küllerin karıştığı göletten alınan suların İl Tarım Müdürlüğünce yaptırılan analiz sonuçlarına göre tarım ve hayvancılığa uygun olmadığının tespit edildiği, İl Sağlık Müdürlüğünün ise içilebilir niteliktedir diye bildirdiği yazılmaktadır. Burada söz edilen su, Yönetmeliğe göre takip ettiğimiz içme ve kullanma şebeke suyu olmayıp, Yatağan Termik Santrali’nden çıkan küllerin karıştığı göletin suyudur. Yatağan İlçesi Kapubağ Köyü içme ve kullanma suyu şebekesi muhtarlık köy kahvesi izlem noktasından Yönetmeliğe göre yılda 2 kontrol 1 denetim izlemesi olmak üzere 3 adet numune alınarak analiz ettirilmektedir. 2011 yılı içerisinde alınan kontrol izlemesi analizlerinde mikrobiyolojik yönden ve renk, bulanıklık parametreleri yönünden uygunsuzluklar tespit edilmiştir. Gerekli dezenfeksiyon işlemleri yaptırıldıktan sonra alınan takip numunelerinin analiz sonuçlarına göre uygunsuzlukların giderildiği tespit edilmiştir. 2011 yılı denetim izlemesi analiz sonuçları Yönetmeliğe uygundur. 2012 yılı birinci kontrol izlemesi 04.04.2012’de alınmış ve uygun çıkmıştır. 2012 Kasım ayında planlanan denetim izlemesi de Mayıs ayına çekilerek yapılmış olup Yönetmelik parametrelerine göre uygun olduğu tespit edilmiştir. Kaynak, kaptaj, depo, şebeke, izlem noktası, dezenfeksiyon konularında sisteme veri girişi güncellemeleri çalışmaları devam etmektedir. Ayrıca; İl Özel İdaresi teknik elemanları ile koordineli olarak yerinde incelemeler yapılmış, Köyün içme kullanma suyu ihtiyacını karşılayan sondaj kuyusundan (Yatağan Termik Santrali’nden çıkan küllerin karıştığı gölet sularının karışabileceği iddia edilen) radyoaktivite analizleri yapılmak üzere numune alınmış ve DSİ İzotop Laboratuvarı’na İl Özel İdaresi kanalıyla gönderilmiştir. Analiz sonuçları beklenmektedir” denildi.
KAVRAM KARGAŞI VAR
Muğla Halk Sağlığı Müdürü Dr. Mustafa Ceyhan, basında çıkan haberlerde kavram kargaşası yaşandığını söyledi. Ceyhan, “Halk sağlı olarak biz sadece içme suyu şebekesinin depolandığı depoda, köy içindeki çeşmelerde ve evlerden su alarak analiz yaptırdık. Bu sularda son aldığımız analizler temiz çıktı. Yani köye içme ve kullanma su ihtiyacının karşılandığı şebekede şu anda olumsuz bir durum yok” dedi
GÖL SUYU TARIM, İÇME VE KULLANMAYA MÜSAİT DEĞİL
Muğla Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü yetkilileri ise aldıkları su örneklerinin Termik Santralin atık küllerinin tazyikli su ile boşaltıldığı alandan tarımsal amaçla sulama yapılan su kuyularından alındığı açıklandı. Muğla Gıda tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nün su ürünleri açısından verdiği rapor: “1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu’na bağlı Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 11. Maddesi Ek-5 Alıcı Ortama Ait Kabul Edilebilir Değerler Listesi’ne göre yüksek çıktığı ve su ürünlerinin yaşaması yönünden uygun olmadığı. Tarımsal açıdan verilen raporda ise: “Sulama suyu sınıfı T4 (çok yüksek tuzul su) olup, bu su normal koşullarda sulamaya elverişli değildir. Yine 09.04.2012’de kül göleti, dutlu çeşme, çalış çeşmesi ve içme suyu kuyusundan alınan su analiz sonuçlarına göre sulama suyu sınıfı T3 olup bu sular da drenajı tam olmayan topraklarda kullanılamaz. Drene şartları oluşturulmuş topraklarda dahi tuza dayanıklı bitkilerin seçilmesi gerekir. Söz konusu kül göleti sularının tarım ve hayvancılığa uygun olmadığı, kaynak ve çeşme sularını da etkilemiş olabileceği kanaatine varılmış olup, içme suyu, çevre ve insan sağlığı açısından kurumumuz görüş vermeye yetkili değildir” denildi.
Muğla Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü yetkilileri, su numunelerinin alındığı tarihte havaların yağışlı olması nedeniyle suya yağmur sularının karışmış olma ihtimalinin bulunduğunu belirterek, Pazartesi günü yeniden su numuneleri alınarak analize yapılacağını belirttiler.
KÖY MUHTARI: SANTRAL ATIK KÜLÜNÜ BAŞKA YERE BOŞALTSIN
Kupubağ Köyü Muhtarı Ramazan Yörük, köyün içme ve kullanma suyunda bir olumsuzluk yaşamadıklarını söyledi. Yörük, “Termik Santrali kül dağına atık su pompalıyor. Bu su santralin atık suyu. Burada canlı yaşamıyor. Atık su göletinin yeraltı suyuna karışması sonrası köyümüzün alt kısımlarında pınarlar oluştu. Bunlar da bizim sulama kanalına karışıyor. Biz zehirleniyoruz. Kaymakamlığa ve Tapu Kadastro Müdürlüğü’ne dilekçe verdim. Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nün su kullanılmaz raporu var. Termik santrale bu suyu buradan alın, buraya bırakmayın diyoruz. Onlar da nereye götüreceğiz diyor. Muğla Halk Sağlığı Müdürlüğü sadece içme suyu şebekesinden numune aldı. Onların yetkisi içme suyunun sağlıklı olup olmadığı. Şu anda kullandığımız şebeke suyunda sorun yok. Sorun gölün suyunun yeraltından tarımsal amaçla kullandığımız suyumuza karışmasından kaynaklanıyor. Tarımsal sulama amacıyla kullandığımız su kaynaklarına göl suyu karışmadığı sürece bu sudan hayvan da içer, biz de içeriz” dedi.
GÖL ETRAFINDA BESLENEN HAVYANLAR DÜŞÜK YAPIYOR
Yatağan Termik Santrali’nin tazyikli su ile atık külleri boşalttığı gölün etrafından beslenen hayvanların düşük yaptığı iddia edildi. Göl etrafında hayvanlarını otlatan çoban Halil İbrahim Kartal (66) bu yıl dür-beş hayvanın düşük yaptığını söyledi. Kartal, hayvanlarını köpek kovaladığı için düşük yaptığını zannettiğini belirterek, “Hayvanlar göl suyunun tuzlu olması nedeniyle bazen içiyor. Bugüne kadar ölüm olayı yaşamadık. Fakat bu yıl dört hayvanım düşük yaptı” dedi.
“İDDİALARIN NEDEN ARAŞTIRILMIYOR”
Kapubağ Köyü muhtarı Ramazan Yörük’ün oğlu Hüseyin Yörük ise bazı iddiaları gündeme getirdi. Yörük, “Yapılan bazı araştırmalar var. Türk Tabipler Birliği’nin bölgedeki hava kirliliği ile ilgili 2001 yılında yaptığı bir araştırma var. Bunun yanında Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesinin araştırması ile bölgedeki koyunların kanında ciddi oranda toksit maddelere rastlandığı, karaciğer enzimlerinin yüksek olduğu, hayvanlarda ciddi bir zehirlenmelerin olduğu söyleniyor. 2004 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi yaptığı araştırma, 240 çocuktan 228’inin kanında kurşun düzeylerini yüksek olduğu söyleniyor. Şimdi bu ismi geçen araştırmalar gerçek midir? Bunlar gerçek ise ki ben inanmak istemiyor ama doğru olmadığına dair bir çalışma varsa bunları bilmek istiyoruz” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz