ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Kara Harp Okulunda yaşanan eylemlere ilişkin 5'i firari 307 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Ankara 24. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Ö.A, yakalama kararı bulunan sanıklar Nizam Bedel ve Hüseyin Bayrak ile ilgili beyanda bulundu.
Ö.A, Kırıkkale'de üniversitede okurken Nizam Bedel ile aynı yurtta kaldıklarını, daha sonra ayrı ayrı eve çıktıklarını ancak kendisi ve onun yapıya ait evlerde kaldığını ileri sürdü.
Sanık Hüseyin Bayrak ile de aynı evde kaldıklarını belirten Ö.A, evin sorumlusunun Bayrak ve kendisi olduğunu söyledi.
Mahkeme başkanının niye 2 sorumlu bulunduğunu sorması üzerine Ö.A, Bayrak'ın genel sorumlu olduğunu bildirdi.
Bu beyanın ardından duruşmada tutuklu bulunan sanıklar hakkında talimatla alınan tanık ifadeleri okundu.
Buna göre İstanbul'da tanık olarak dinlenen C.I, ifadesinde, sanıklar Murat Çetin, Veysel Atalay, Mustafa Koca, İzzettin Artokça'nın FETÖ ile irtibatlı olduğunu kaydetti.
C.I'nın beyanları okunarak diyecekleri sorulan sanıklardan Çetin, beyanların kendisine ulaşmadığını ve hazır olmadığını belirterek süre talep etti.
Sanık Veysel Atalay da tanık C.I'yı tanımadığını ve hiçbir beyanına katılmadığını söyledi. Bu kişinin örgütün yönlendirmesiyle iftira atabileceğini öne süren Atalay, FETÖ'den olmayan masum kişilerin karalandığını, kripto elemanların ise korunduğunu savundu.
Kendisinin bir kod adı kullandığı yönündeki iddiaları da reddeden Atalay, tanık beyanının gerçeği yansıtmadığı dile getirdi.
Sanık Mustafa Koca da tanık C.I'nın beyanında kod adı "Musa" ve "Sedat" olan kişilerden bahsettiğini, kendisini ise gösterilen bir fotoğraftan teşhis ettiğini anımsattı. Tanığın bahsettiği "Musa"nın dershaneler kapanmadan önce öğretmenlik yaptığını, "Sedat"ın ın ise Maliye Bakanlığında çalıştığını söylediğini aktaran Koca, kendisinin ise bu işleri yapmadığını savundu.
Koca, bunun bir karışıklıktan ibaret olduğunu iddia etti.
Sanık İzzettin Artokça da tanığın "yalan ya da yanlış beyanda" bulunduğunu ileri sürerek, tanığın mahrem imam olarak görev yaptığını belirttiği dönemde kendisinin TSK personeli olmadığını bildirdi.
Herhangi bir örgütsel faaliyette bulunmadığını savunan Artokça, "Tanık buraya gelse beni tanıyamaz. Eminim. Beni tanırsa her türlü cezaya da razıyım. FETÖ ile hiçbir bağım, ilgim yoktur." diye konuştu.
Talimatla beyanı alınan tanık M.Y. ise sanık Mümin Haliloğlu'nun örgütle bağı bulunduğunu belirtti. Haliloğlu ise birilerinin isimlerini vermesi gerektiği için üst devresi olduğundan M.Y'nin kendi ismini verdiğini öne sürdü.
Sanıklar Ahmet Kurtay, Mahmut Koç, Ali Aktaş ve Mehmet Fatih Göktaş da haklarında yapıyla bağlantılı olduklarına yönelik tanık ifadelerini kabul etmedi.
Duruşmaya öğle arası verildi.