Iğdır'da 19 yıl önce kurulan kilim atölyesinde "Karabağ kilimi" dokuyan genç kızlar ve ev kadınları, aile ekonomilerine önemli katkıda bulunuyor.
Çiçek motifleri ve canlı renkleriyle dikkati çeken Karabağ kilimi, Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü'nce kurulan atölyede yaşatılmaya çalışılıyor. Çift taraflı kullanma özelliği bulunan kilimler, yurt içi ve yurt dışından büyük ilgi görüyor. Kilimlerin metrekare fiyatı ise 150-180 lira arasında satışa sunuluyor.
Atölyede Karabağ kilimi dokuyan genç kız ve kadınlar ise hem kültürlerinin yaşamasına hem de aile ekonomilerine katkıda bulunuyorlar. Atölyede kilim dokuyan kadınlara, ürettikleri kilim başına belli bir ücret ödeniyor.
Iğdır Halk Eğitim Merkezi Müdürü Levent Gürel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Karabağ kiliminin Türkiye'de sadece Iğdır'da dokunduğunu söyledi.
Kilimin çift taraflı kullanılabilme özelliği bulunduğunu, tamamen yün olduğunu belirten Gürel, kilimde orijinal kök boyası kullanıldığına dikkati çekerek, "Anadolu Karabağ kilimini özel kılan siyah ve beyaz desen üzerine çiçeklerinin olmasıdır. Gerek yurt içinden gerekse yurt dışından siparişler alıyoruz. Katalog gönderiyoruz, katalog üzerinden görenler bize sipariş veriyorlar. Bu atölyemiz 19 yıldır faaliyet gösteriyor" dedi.
Karabağ kilimin Osmanlı saray ve Anadolu motifleri olduğuna işaret eden Gürel, şöyle devam etti:
"Kilimlerin metrekare fiyatını 150-180 TL arasında satışa sunuyoruz. Yurt dışından çok sayıda sipariş alıyoruz. Yurt içinden ise koleksiyoncular ilgi gösteriyor. Bazen siparişleri yetiştiremiyoruz. Amacımız bu güzel kültürümüzü her tarafa yaymak. Atölye sayımızı artırıp bu işi daha profesyonel hale getirmek. Bu esere gereken ilgi ve alakayı göstermezsek 5-10 yıl içerisinde yok olup biter."
Bu kilimin önemli özelliklerinden birinin yıkandıkça daha güzelleşmesi olduğunu ifade eden Gürel "Kilimlerimiz antika olacak türden çok emek isteyen ve zahmetli bir uğraş sonucu yapılıyor. Yatırımcılar için çok önemli bir yatırım aracıdır. Bu kilimlere benzer yan ürünü Anadolu'da çok fazla ama bizim yaptıklarımız orijinal kilimlerdir" dedi.
Güler, Karabağ kiliminin 1993 yılında bölgeye gelen Ahıska Türk'leri tarafından dokunmaya başlandığına dikkati çekerek, "Çeşitli kurslar düzenlenerek bu kilimlerin dokunması vatandaşlarımız arasında yayılmıştır. Şu an atölyemizde 15 çalışanımız var. Hepsi de öğretmen görevi yapıyor. Amacımız kültürümüzü yaşatmak" diye konuştu.
-"Kültürümüz kaybolmasın diye uğraşıyoruz"
Usta öğretici Rahile Çobangil ise bu kilimin dokunmasının çok zahmetli olduğunu, kilimi dokuyan çok az kişi bulunduğunu ifade ederek, "Bu kültürümüz kaybolmasın diye bizler yıllardır uğraşıyoruz. Buradaki yöneticilerimiz gerekli destekleri veriyorlar. Bakanlığımızdan da destek bekliyoruz. Çünkü bu işin birkaç yıl sonra yok olma gibi bir durumu var" dedi.
Atölyede kilim dokuyan kadınların aile bütçelerine önemli katkı sağladıklarını anlatan Çobangil, "Destek biraz daha olursa kızlarımız bu işe yönelir, bu kültür yaşatılır. Bu kilimler çok önemli ve değer taşıyor. Genç kızlarımız ve ev kadınlarımız hem bu kültürün yaşatılmasına hem de aile ekonomisine katkıda bulunuyor. Zamanlarını değerli bir şekilde kullanıyorlar. Okula giden çocuklarının masraflarını çıkarıyorlar" diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz