LONDRA(ANKA) – Yıllarca aranıp bir türlü bulunamayan "Sırp kasabı" Radovan Karadzic'in yakalanması olayının yankıları sürürken The Times gazetesi, Bosna'da Sırplarca gerçekleştiren soykırımın El Kaide ve Bin Ladin'e kapıyı açtığını yazdı. Gazete, Bosna'yı kurtaran "Ayetullahlar ve cihatcılar değil, dünyanın görünürde en hristiyan gücü olan ABD'nin müdahalesi oldu. Ve İslam dünyasında Bosna devletine saygı gösterilmesini sağlamak için en çaba gösteren de, ayetullahlar ve cihatçılar değil, nüfus çoğu Müslüman devletler arasında en açık biçimde laik olan Türkiye oldu" yorumunu yaptı.
İngiliz The Times gazetesi, Karadzic ve arkadaşlarının 1990 yıllarının başında uyguladığı "Büyük Sırbistan" programının, "soykırım" öngördüğünü belirterek programın hedeflenen kurbanlarının da Boşnak Müslümanlar olduğunu kaydetti. Boşnak Müslümanlarına yönelik saldırıların, aynı zamanda İslam'ı da hedeflediğini, camilerin sistematik yok edilişini de öngördüğünü belirten The Times, 1990 yıllarının başının, "küresel İslamcı terörünün yükselişinde" önemli bir rol oynadığını yazdı.
The Times, saldırı altındaki Müslüman Boşnak hükümetinin destek sağlamak için İslamcı gruplar ve hükümetlere başvurduğunu, para ve silahların da Usame bin Ladin dahil, çeşitli yerlerden Bosna'ya aktığını, bunun yanısıra da ilk başta İran ve Afganistan'dan, daha sonra da Kuzey Afrika ve Ortadoğu'dan binlerce mücahidin de Bosna'ya gittiğini kaydetti. Bu yabancıların önce Sırplara sonra da Hırvatlara karşı kullanıldığını kaydeden gazete, şu değerlendirmesini yaptı:
"Farklı yollardan Karadzic ve bin Ladin'in, şimdi eski Yugoslavya'daki savaşların muazzam bir medeniyetler çatışmasını temsil ettiği fikrinin yayılmasında ortak çıkarları var. Gerçekte işler farklı gelişti. 1995 yılında Bosna'yı kurtaran, dünyanın görünürdeki en Hristiyan güçü olan ABD'nin müdahalesi oldu. Ve İslam dünyasında Bosna devletine saygı gösterilmesini sağlamak için en çaba gösteren de, Ayetullahlar ve cihatçılar değil, nüfusu çoğu Müslüman devletler arasında en açık biçimde laik olan Türkiye oldu."(ANKA)