Ankara (AA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AB ile çok yönlü ilişkilerin bugün ulaştığı nokta itibariyle, 11 Aralıkta AB Genel İşler ve Dış İlişkiler Konsey'i tarafından alınan kararın her şeyden önce ilişkilerin derinliği ve ruhu ile bağdaşmadığını bildirdi.
TÜSİAD'ın "4. Dış Politika Ödülü"nün, Avrupa Birliği Komisyonu Başkan Yardımcısı Günter Verheugen'a verilmesi nedeniyle Sheraton Otelinde düzenlenen törende konuşan Başbakan Erdoğan, bu ödülün 2003 yılında da Türkiye-AB ilişkilerine önemli katkılarda bulanan bir Alman bürokrata verildiğini hatırlattı.
Çoğulcu toplumlarda sivil toplum örgütlerinin önemli rol oynadığını, demokratik standartlar yükseldikçe sivil toplum kuruluşu sayısının arttığını hatırlatan Erdoğan, TÜSİAD'ın da Türkiye'deki en güçlü sivil toplum kuruluşları arasında yer aldığını vurguladı.
Bunun yanında TÜSİAD'ın Türkiye'de demokratik kültürün gelişmesine de önemli katkılarda bulunduğunu söyleyen Erdoğan, 4 yıllık geçmişi olmasına rağmen bu akşam verilen TÜSİAD Dış Politika ödülünün prestij kazandığının görüldüğünü, bununda TÜSİAD'ın kalıcı başarıları arasında sayılması gerektiğini kaydetti. AB üyeliği sürecinde TÜSİAD'ın sürekli "Bu sürece nasıl yardımcı olabiliriz" anlayışı içinde olduğunu da ifade eden Erdoğan, bu nedenle TÜSİAD'ı tebrik etti.
Verheugen'ın 20 yıla yakın Alman siyaset sahnesinde yer almış nadir siyasetçilerden biri olduğunun altını çizen Başbakan Erdoğan, 1999 yılında Genişlemeden Sorumlu AB Komiseri olarak göreve başladığını hatırlattı.
Verheugen'ın görev yaptığı 1999-2004 yılları arasında Türkiye'nin önce aday ülke statüsü aldığını, ardından da müzakerelerin başladığını belirten Erdoğan, Verheugen'ın bu süreçte önemli rol oynadığını vurguladı.
Erdoğan, Verheugen'ın söz konusu süreçte AB içerisindeki tartışmalara yön verebildiğini ve objektif kararların alınmasında önemli katkılarda bulunabildiğini kaydetti.
Bazı AB hükümetlerinin iç politika saikleriyle Türkiye'nin cesaretini kırdığını ve Türkiye'ye sürekli olarak olumsuz sinyaller gönderdiğini ifade eden Erdoğan, Türkiye'nin AB'ye üyeliğinin birliğe sadece güç kazandıracağını vurguladı ve AB'nin kendi geleceği ile ilgili vizyonunun bu gerçeği göz ardı etmemesi gerektiğini belirtti.
Çalışmaların aynı kararlılıkla yürütüldüğünü söyleyen Başbakan, sözlerini "Herhangi bir rehavet söz konusu değil" diyerek tamamladı.
Konuşmasının ardından Erdoğan, Verheugen'a ödülünü verdi.