İSTANBUL (AA) - Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı'nın (SETA) hazırladığı "Küresel Enerji Piyasalarında Konvansiyonel Olmayan Üretimin Yükselişi ve Etkileri" başlıklı raporda kaya gazı ve petrolün küresel enerji piyasalarına etkileri incelendi.
SETA tarafından yayımlanan ve Yunus Furuncu'nun kaleme aldığı "Küresel Enerji Piyasalarında Konvansiyonel Olmayan Üretimin Yükselişi ve Etkileri" başlıklı raporda kaya gazı ve petrolünün mevcut durumu, küresel enerji piyasalarına etkileri, üretime başlayan ülkeler ve çevre açısından olumsuz yönleri ele alındı. Rapor aynı zamanda kaya gazı ve petrolünün Türkiye'deki potansiyelinin üretime geçilmesine etki eden ekonomik, teknik ve çevresel faktörleri değerlendirdi.
Raporda, kaya gazı üretiminin artması ve uluslararası piyasaya daha fazla doğal gazın çıkması sonucu bölgeselden ziyade uluslararası fiyatlamaya geçileceği ifade edildi. LNG tankerleriyle uluslararası düzeydeki ticaret miktarının günümüzden çok daha fazla olacağı, doğal gaz rekabetinin artacağı böylece fiyatların daha şeffaf ve sabitleşecek olması gibi etkilerin doğal gaz piyasalarını birbirine daha çok yakınlaştıracağı anlatıldı.
- Petrol ve doğal gazdaki tekel etkisi azalacak
Global enerji pazarını üretim ve rezerv miktarlarındaki artışlarla etkileyecek olan kaya gazı ve petrolünün fosil yakıtın yaşam süresini uzattığı ifade edilen raporda, arz-talep denkleminin değişmesine etki ettiği, kaya gazı ve petrolü üretimini artıran ülkelerin enerji piyasasına yeni oyuncular olarak gireceği ve böylece küresel enerji haritasının yeniden şekilleneceği öne sürüldü.
Raporda, dünya üzerinde kısıtlı ve belli başlı ülkelerde bulunan petrol ve doğal gaz kaynaklarının dünya ekonomisi ve yaşam kalitesi için en fazla ihtiyaç duyulan kaynaklar olmayı sürdürdüğü ifade edilirken, dünyadaki mevcut rezervlerin kaya gazı keşfiyle yüzde 47 ve kaya petrolü keşfiyle yüzde 11 civarında arttığı, böylece geleneksel olmayan yöntemlerle çıkarılan enerji kaynaklarının dünya piyasaları açısından önemi vurgulandı.
Çalışmada, dünyada daha yaygın bir görüntü sergileyen kaya gazı ve petrolü sayesinde yeni oyuncuların piyasaya girmesinin bu petrol ve doğal gazı ihraç eden ülkelerin piyasalardaki etkilerini zayıflatacağı savunuldu.
Türkiye'nin de içinde bulunduğu Çin, Fransa, Polonya, Ukrayna, Güney Afrika, Tunus ve Şili gibi ülkelerin doğal gaz ithalatına bağımlı olmakla birlikte ciddi miktarda kaya gazı rezervine sahip ülkeler olduğu anımsatılan raporda, kaya gazı rezervleri olan bu ülkelerin kaya gazını üretme olasılıklarının artmasının dünya enerji fiyatlarına, ABD'de geliştirilen geleneksel olmayan yöntemle üretime olanak sağlayan teknolojiyi transfer etmedeki hızlarına ve kaya gazı üretimi sırasında oluşan çevresel risklere karşı alacakları tedbirlere göre değişiklik göstereceği sonucuna ulaşıldı.
Türkiye'de geleneksel olmayan yöntemle doğal gaz ve petrol çıkarılmasında teknik, ekonomik ve çevresel faktörlerin önemli olduğu vurgulanan raporda bu faktörlerin Türkiye’de olgunlaşması ve kaya gazı ve petrolünün çıkarılmasının zaman alacağı belirtildi. Ayrıca kaya gazı ve petrolü üretimi çevresel açıdan birçok olumsuzluğu barındırdığı için bu konuya özen gösterilmesi ve sıkı bir denetime tabi tutulmasının kamuoyunun olumlu yaklaşımı açısından oldukça önemli olduğu ifade edildi.
SETA raporunda kaya gazı ve petrolünün uluslararası piyasa açısından önemine işaret edilerek, şunlar kaydedildi:
"Uluslararası piyasalarda etkisini hissettiren kaya gazı ve petrolünün dünya enerji haritasını değiştirecek potansiyele sahip olduğu görülmüştür. Rezervi olan ülkelerin hızla üretime geçmesinin zaman alacağı ve bu etkinin 2030'dan sonra daha hissedilir olacağı tahmin edilmektedir. Dünya enerji fiyatları, ülkelerin konvansiyonel olmayan sektörlerinin gelişimi ve kaya gazı üretiminin çevreye etkileri gibi konuların kaya gazı ve petrolü üretiminin artması ve yaygınlaşmasında etkisinin olduğu anlaşılmaktadır."
ABD’de bir devrim etkisi yapan kaya gazı ve petrolünün sonuçlarına yer verilen raporda, kaya gazı ve petrol üretimine etki eden ekonomik, teknik ve çevresel faktörler belirtilmiş, önümüzdeki dönemde petrol ve doğal gaz fiyatlarındaki artışla Türkiye'nin var olan kaya gazı ve petrol potansiyelini hızla üretime dönüştürmesi durumunda hem enerji güvenliğini hem de ekonomisini sağlam temellere dayandırarak uluslararası rekabet ortamında avantaj sağlayacağı kaydedildi.