Jandarma, İnan'ın eşya taşımalarına yardım etmek için gittiği şüpheli 2 arkadaşının yakalanması için çalışma başlattı.
İnşaat işçisi Engin Semalar İnan, geçen 10 Mayıs akşamı arkadaşları S.G. ve B.Ö.'ye eşya taşıma konusunda yardım edeceğini söyleyip, 09 LR 409 plakalı hafif ticari otomobiliyle Buharkent'e gitti. Ertesi gün iki arkadaşı, babası Emin İnan'ın Yıldıztepe Mahallesi'ndeki evine gidip, otomobilin anahtarını verip, iddiaya göre, "Engin, 'Otomobilin anahtarı siz de kalsın. Beni merak etmeyin' deyip gitti. Dönmeyince, biz de anahtarı size getirdik" dedi. S.G. ve B.Ö.'nün ayrılmasından sonra oğlunu arayan Emin İnan, cep telefonu kapalı olduğu için ulaşamadı. Bunun üzerine şüphelenen İnan, Buharkent'e gidip S.G.'yi buldu. S.G. ile Ortakçı Mahallesi'ne giden İnan, burada park halinde olan otomobili aldı. İnan, ardından S.G. ile jandarma ile Buharkent İlçe Jandarma Komutanlığı'na gidip, kayıp başvurusunda bulundu. Jandarma, bunun üzerine şüpheli olarak S.G. ve B.Ö.'yü gözaltına aldı. İki arkadaş ifadelerinde otomobili park ettikleri bahçeye hırsızlık için gittiklerini itiraf ederken, kayıp olan arkadaşları Engin Semalar İnan'ın ise nerede olduğunu bilmediklerini söyledi. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen iki arkadaş, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
SU KUYUSUNDA CESEDİ BULUNDU
Jandarma, kayıp olan İnan'ın bulunması için arama kurtarma çalışması başlatıp, Aydın İl Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'ndan (AFAD) yardım istedi. 3 gün süren arama çalışmaları sonucunda İnan'ın geçen 14 Nisan'da, Ortakçı Mahallesi'ndeki bahçenin içindeki 2 metre çapında 10 metre derinliğindeki su kuyusunda cesedi bulundu. Olay yerinde savcı ve jandarmanın yaptığı incelemede İnan'ın üzerinde darp ve kesici, delici alet yarasına rastlanmadı. İnan'ın cesedi gönderildiği İzmir Adli Tıp Kurumu'ndaki otopsinin ardından İnan'ın yakınmları tarafından alınan cenazesi dün Nazilli Eğriboyun Mezarlığı'nda toprağa verildi.
CEP TELEFONU VE PARASI KAYIP İDDİASI
Gözü yaşlı baba Emin İnan, 10 Mayıs'ta oğlunun arkadaşları S.G ve B.Ö.'nun önce kendisine gelip, otomobilini ödünç istediğini öne sürerken, şöyle dedi:
"Vermedim. Kahveye gidip, oğlumu bulup, ondan istemişler. Oğlum arabasını kimseye vermezdi. Bu nedenle 'Ben sizin işinizi göreyim' diyerek, motosikletle gelen arkadaşlarının peşine otomobiliyle takılıp, Buharkent'e gitmiş. İlçe buraya 35 kilometre olmasına rağmen 225 kilometre yol yapılmış. Olay günü oğlumun cebinde 500 lira kadar para vardı. Ancak, cesedi bulunduğunda üzerinde 5 kuruş para ve cep telefonu çıkmadı. Bir an önce katillerinin bulunup, hakettiği cezayı çekmesini bekliyoruz."
(DHA)