HABER

Kayıtdışı ile mücadele edilmeli

Kayıtdışı ile mücadele edilmeli

ANKARA (İHA) - Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, kayıtdışılığın, kayıt altına alınması durumunda Türkiye'nin ufkunun açılacağını belirterek, muhasebecilerinden destek istedi.

Unakıtan, "Vergi Barışı Kanunu'nda sizlerin büyük yardımı ve anlayışı oldu. Aynı kararlılığı kayıtdışılıkta da göstermeniz lazım" dedi.

Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) 17.Olağan Genel Kurulu 'Anatolia Showland' gösteri merkezinde başladı. Kurula, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, milletvekilleri, siyasi parti temsilcileri, bürokratlar ve çok sayıda davetli katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan genel kurulda, divan başkanlığına Masum Türker seçildi. Genel kurulda konuşan Maliye Bakanı Unakıtan, milli ekonominin hesabını tutan muhasebecilerin Türkiye Cumhuriyeti için çok önemli olduğunu söyledi. 2001 yılında yaşanan ekonomik krizin bir analizi yapıldığınında altında; bütçe açığı, vergisini toplayamayan bir ülke, cari açıklar yattığını vurgulayan Unakıtan, vergi toplamanın bir ülke için önemine işaret ederek, bu kapsamda muhasebecilerin ne kadar önemli insanlar olduğunun ortaya çıktığını ifade etti.

Unakıtan, kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması konusunda muhasebecilerden destek isteyerek, "Bu problem her Türk vatandaşının bir meseledir. Bu mesele karşı elbirliğiyle mücadele vermemiz lazım" dedi. "Elimizdeki imkanlara bakarsak kimseye ihtiyacımız yok" diyen Unakıtan, "Türkiye'deki kayıtdışılılık kayıt altına alındığı zaman Türkiye'nin ufku açılacaktır" diye konuştu. Vergi Barışı Kanunu'na yönelik yapılan eleştirileri hatırlatarak, "O dönemde '750 trilyon lira bile toplayamaz' demişlerdi" diyen Unakıtan, "Biz bu kanunla beklenenin aksine 4.7 katrilyon lira para Maliye Bakanlığı'nın kasasına girdi. Bunda sizlerin büyük yardımı ve anlayışı oldu. Aynı kararlılığı kayıtdışılıkta da göstermeniz lazım" şeklinde konuştu.

İyi yolda devam ettiklerini ve ekonomide güven ve istikrarın sağlandığını dile getiren Unakıtan, "Tenkitlere açığız ama 2002 yılının makroekonomik göstergeleri ile 2005 ve 2006'nın makroekonomik göstergelerini baksınlar ve karşılaştırsınlar" diye konuştu. "Türkiye artık eski Türkiye değil" diyerek Türkiye'nin AB ile tam üyelik müzakereleri yürüttüğünü dile getiren Unakıtan, "AB'ye tam üyelikten vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Aynı kararlılıkla devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

Ülkedeki yabancı sermayenin varlığında yaşanan artışa ilişkin eleştiride bulunan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a da cevap veren Unakıtan, şöyle devam etti:
"Dışarıdan gelen yabancı sermaye, artık ona yabancı sermayede demeyeceğiz, bu 'global sermaye' dünyada her tarafına giriyor çıkıyor. Neresi uygunsa, neresi istikrarlıysa, neresi güvenliyse orada kalıyor, orada yatırım yapıyor.

Bunların sayısı arttı. Her girişimci size olan ihtiyacı artırıyor. Eğer ekonomi küçülürse her geçen gün size olan ihtiyaç azalır. Bundan dolayı sizinde buna kendinizi yetiştirmeniz, geliştirmeniz gerekiyor. Dünyanın muhasebecileri Türkiye'ye geliyor. Bundan dolayı TÜRMOB'u kutluyorum. Binlerce insan gelecek. Onlar geldiğinde uzaktan uzaktan onları seyretmeyin, gidin onlarla konuşun, hangi memleketten olursa olsun. Dostluk kurun, kartlarınızı verin, birbirinizle tanışın. Onların tecrüberini sorun, kendi tecrübelerinizi aktarın. Bir diyalog içerisinde olun. Yarın birgün oradan gelecek olan bir iş sahibine, 'Falan yerde benim dostum var. Git onunla konuş' diyor. Bunlardan istifade edin. Yoksa 'binlerce kişi geldi, ağırladık gitti, haydi güle güle, hayırlı olsun' Yok öyle birşey. Onlardan istifade edeceksin, uyanık olun. Bu hem kendinize, hem ülkeye kazandır".

Konuşması sırasında laf atan muhasebecilere, "Ben ailenin reisiyim. Beni dinleyin" diyen Unakıtan, yapılan başarılı işleri hep birlikte yaptıklarını söyledi. Yapılan icraatleri kendisine has üslubu ve espirileriyle zenginleştiren Unakıtan, muhasebecileri sık sık güldürdü.

Yaptıklarını çalışmalar hakkında da bilgiler veren Unakıtan, muhasebecilerin defterlerinin bilgisayar ortamından takip edilmesine yönelik çalışmaların sürdürdüğünü söyledi. TC kimlik numarasının, vergi numarası olarak kullanılması yönünde bakanlık olarak hazırlıkların tamamlandığını bildiren Unakıtan, "Bankalar biraz daha süre istedi. Kasım ayından itibaren TC kimlik numaraları, vergi numarası olarak kullanılacak" diye konuştu. Muhasebecilerin tatil yapmasına imkan veren düzenlemenin önümüzdeki günlerde hayata geçirileceğini açıklayan Unakıtan, "Laf aramızda kalsın ama dünyada hiçbir yerde bu yok. Dünyada olmayan bir tatili elde ettiniz, bir teşekkür edin" dedi. Unakıtan, beyanname verme süresinin de uzatıldığını sözlerine ekledi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Başesgioğlu da, gelecek dönemde öncelik vereceklerinin konuların başında sosyal güvenlik reformunu geldiğini söyledi. Sosyal güvenlik mekanizmalarının, yaratılmış olan katma değerin, milli gelirin adil şekilde dağıtılması için devletin elindeki en önemli araçlardan biri olduğunu vurgulayan Başesgioğlu, 2005 yılında üç sosyal güvenlik kurumunun toplam harcamasının yaklaşık 65 milyar YTL civarında olduğunu ve bunun gayri safi milli hasılanın yaklaşık yüzde 12'sine tekabül ettiğini kaydetti. "Aslında bu rakam büyük bir rakam değildir" diyen Başesgioğlu, "Birçok ülkede yüzde 20-25'lerde sosyal güvenlik harcamaları olduğunu görüyoruz ama Türkiye'nin birikmiş borç stokları itibariyle, başka sorunları nedeniyle maalesef bu alana ödenek ayıramamaktadır" dedi. Başesgioğlu, 2007-2008 yılları bütçelerinde, sosyal güvenlik kurumlarının tek çatı altında toplanmaların eçmedik, vazgeçmeyeceğiz. ın verdiği rakamlarla birlikte yaklaşık 84-85 milyar YTL civarında harcama öngörüldüğünü vurguladı. Başesgioğlu, "Bu rakam, önemli bir rakamdır. Onun için, lütfen herkesin sosyal güvenlik bütçesi ve sosyal güvenlik reformuna ilgisinin artmasını arzu ediyorum" diye konuştu.

Başesgioğlu, kayıt dışı istihdamla mücadelede Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla bir proje geliştirdiklerini ve ayrıntıları üzerinde çalıştıklarını bildirdi. Başesgioğlu, Türkiye'nin gerek ekonomik performansı, gerek sosyal politikalarıyla Anayasa'nın tarif ettiği sosyal devlet olmanın gereklerini yerine getirme konusunda büyük bir gayret içinde olduğunu söyledi. "Eksiklerimiz yok mudur, elbette vardır. Bunları unutmadığımızı, bunları hep canlı gündem maddesi olarak ertelemediğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum" diyen Başesgioğlu, şunları kaydetti:

"Türkiye büyük bir ülke. Bulunduğu coğrafya itibariyle bu toprak üzerinde oturmanın maliyeti fazla olan bir ülke. Bu, sadece bugünün sorunu değil. Tarihten bu tarafa herkesin bu toprakta gözü olmuş, gizli bir ajandası olmuş. Zaman zaman bu ajandanın gündem maddeleri ortaya çıkıyor. İşte sözde Ermeni soykırımı dedikleri hadise, başka hadiseler".

Başesgioğlu, AB ile yürütülen tam üyelik müzakerelerinin 'kayıtsız şartsız teslimiyetçilik' olmadığını belirtti. Devlet adına imzalanmış uluslararası sözleşmelere bağlı olduklarını dile getiren Başesgioğlu, şöyle devam etti:

"Bu anlamda en önemli sözleşmelerden biri, Lozan'dır. Biz diyoruz ki Lozan'da ne azınlık tanımlanmışsa bizim için bugün de azınlık kavramı odur. Bu ülkenin asli unsurlarını azınlık kavramı olarak tarif eden anlayışlara, şiddetle karşıyız. Herkes kendi ajandasından bunları silsin. AB ile tam üyelik müzakereleri yürüteceğiz ama ülke bütünlüğü çerçevesi içinde herkesin kendi hesabına göre bir Avrupa projesi olmayacak. Birliğimizin ve dirliğimizin bozulmadığı bir Avrupa projesini devam ettireceğiz. Türkiye içindekilerin de Brüksel'den bakanların da bunu böyle bilmesi lazım".

En Çok Aranan Haberler