Kayseri Türk Ocağı'ndan 'bayrak' Açıklaması

Kayseri Türk Ocağı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünal, ''Diyarbakır’da, 07 Haziran 2014 tarihinde, 2. Hava Kuvvet Komutanlığı Garnizonu nizamiye dış kapısından içeri atlayıp giren terör örgütü yandaşı şahıs, bayrak direğine tırmanmış ve bayrağımızı gönderden indirmiştir. Türk bayrağı; millî birlik ve beraberliği temsil eden kutsal bir simgedir. Türkiye’nin ve Türk milletinin egemenlik ve bağımsızlığının sembolüdür Bayrağa saldırı millete, devlete ve bağımsızlığa saldırıdır'' dedi.Prof. Dr. Mustafa Ünal yaptığı açıklamada, ''Hükümet, Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve diğer yetkililerin açıklamaları tatmin edici olmadığı gibi olayı basitleştirme ve önemsizleştirme çabası sezilmektedir. Aynı şekilde besleme basın ve hükümetin bakanları ise, koro halinde olayı basitleştirme ve önemsizleştirme gayreti içerisinde olmuşlardır. Yetkili makam ve kişilerin bayrağa yapılan saldırı sonrasında aczlerini ortaya koyan beyanları milletimizi derinden yaralamıştır. Bayrak bağımsızlığın, namus ve şerefin sembolüdür.Uzun zamandan beri çözüm süreci çerçevesinde yapılan uygulamalar bölücüleri şımartmakta, devletin ve milletin bütünlüğünü ciddi bir tahribata uğratmaktadır. Güvenlik güçlerinin bulunduğu mahallere bile pervasızca saldırabilen PKK militanlarının ortamı istismar etmelerine göz yumulmaktadır. Ülkenin bir kısmında devlet otoritesinin yok olduğu, devleti temsil edenlerin de siyasi çıkarları sebebiyle terör örgütünün faaliyetlerine göz yumduğu; barış süreci adı altında yürüttükleri süreç ülkeyi kaosa götürmektedir'' ifadelerini kullandı.Açıklamasında, ''Şehirlerde ayaklanma provaları, şehirlerarası yolların haftalarca ulaşıma kapatılması, kışlaya saldırı, taciz ateşleri ve büyük şehirleri de içine alacak şekilde ülkeyi karıştırmaya yönelik bir takım terör örgütü faaliyetleri ve bunlara göz yumulması Türkiye’yi uçuruma doğru götürmektedir'' diyen Ünal, şunları kaydetti:''En sonunda askeri bir karargâha girilerek gönderden Türk Bayrağının indirilmesi durumun ve tavizlerin vahametini göstermiştir. Terör örgütü devleti ve hükümeti tehdit ederken hükümet anlaşılmaz şekilde susmaktadır. Hatta bayrağı gönderden indirilen, kışlasına saldırılan ve yakılan asker, verilen emir gereği olayları seyretmek ve kınamakla yetinmiştir. Çözüm adı altında bölgeyi PKK’nın insafına teslim eden yetkilileri tekrar ikaz ediyor, vatandaşlarımızdan sorumlulardan desteklerini çekmelerini bekliyoruz. Türk milletinin aziz bayrağına yapılan saldırıya göz yumanların bir an önce cezalandırılmasını bekliyoruz. Önemli olan bayrağı seçim malzemesi yapmak değil, terör örgütüne ve saldırılara karşı korumak, saldırı olması halinde de gereğini yapmaktır. Çözüm süreci adlı ihanetin sonucunda Türk Bayrağı gönderden indirilmiştir. Bundan beteri; vatanın bölünmesi, devletin yıkılmasıdır. Toplumun tüm kesimlerinin olay karşısında gereken tepkiyi ve birliği göstermesi gerekirken bu hususta da bazı kesimlerin duyarsızlaştığı görülmektedir. Milli olduğuna inandığımız tüm kurum ve kuruluşlardan güçlü bir ses bekliyoruz.Bu husustaki resmi açıklamalar ve vurdumduymazlıklar acziyet ve görev yapmamanın ifadesidir. Parça bütünün habercisidir. Bugün susanlar; görevini yapmayanlar, Allah korusun özerklik ilan edilse, vatan bölünse, işgal edilse kuvvetle muhtemel yine susacak olanlar, bugün Türk Bayrağına saldırıyı basitleştirmiş olanlardır. Vazifesini yapmayan ya da yapamayan asker veya sivil kim varsa gereği yapılmalıdır, görevden alınmalıdır, yargılanmalıdır.İstiklalimizin sembolü; ay yıldızlı al bayrağımıza sahip çıkamayanlar, ettikleri yemine dolayısıyla da görevlerine ihanet etmiştir. Türk Bayrağının indirilmesi karşısında gereğini yapmayan siyasi ve askeri yetkilileri şiddetle kınıyor, derhal istifaya davet ediyoruz.''