Şile’de kaybolan gemiyi kurtarmak için arama çalışması yaptığı sırada kayalıklara çarpan Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü kurtarma ekibine göreve çıkması için yöneticilerin baskı yaptığı iddia edildi. Ölen kaptanın arkadaşı emekli gemici Erdem Aydın, “Kesinlikle baskı vardı. Evlerinden geldiler. Telefonlara bakılması gerekir. Bu emirleri kimlerin verdiği bir şekilde Cemil kaptanı, Mehmet Genç’i Turgay arkadaşımızı kimler aramış? Telefonların kayıtlarına bakılsın.” dedi.
Şile’de kaybolan gemi ve kayalıklara çarpan kurtarma botunda bulunan şahısların aranmasına sahilde devam ediliyor. Arama-kurtarma çalışmaları sürerken bugün kaptanın arkadaşları ihmal iddialarını gündeme getirdi. Çevredekilerin iddialarına göre gemi personeli yöneticilerin baskısı sonucu fırtınalı havada denize açıldı. Botun Norveç yapımı olduğunu ve Karadeniz’de fırtınalı havada arama çalışması yapmasının risk olduğunu anlatan emekli gemici Erdem Aydın, ölen kaptan Cemil Özben’in iyi bir denizci olduğunu ancak, denizin dalgalı olması sebebiyle kaza yaptığını söyledi. Botlarına alüminyum olduğu için paramparça olduğuna dikkat çeken Aydın, “Bu botlar Norveç’te yapılan botlar. Noveç’in denizine göre yapılan botlar. Karadeniz’e uygun bot değil. Bu sert havalarda saç bot olması lazımken alüminyum bot var. Botların hepsi paramparça oldu. Kağıt gibi. Belki saç botlar da bu şekilde parçalanır; ama saç bu şekilde olmazdı.” dedi.
Gazetecilerin, “Denize açılmaması gerekir miydi?” sorusuna emekli gemici şu cevabı verdi: “Kesinlikle. Şimdi bir kaptan, ‘ben çıkamıyorum’ dediği zaman yukarıdan genellikle baskı geliyor. Bu baskı da bizlerin huzurunu bozuyor. Bir şekilde psikolojik olarak baskı yapıyorlar. Ama kurtarma gemilerindeki süvarilere yapılan olay değil bu olay. Sarı botlarda yapılan olaylar. Çünkü kendileri okullu. Nakliyatı özelleştiren üst düzey yöneticiler şuanda bizde. Bize zarar veriyorlar. Başbakanımıza sesleniyorum; bu adamı görevden almanız gerekir. Huzurumuz kalmadı.”
Gemi personeline baskı yapıldığını iddia eden Aydın sözlerine şöyle devam etti: “Kesinlikle baskı vardı. Evlerinden geldiler. Telefonlara bakılması gerekir. Bu emirleri kimlerin verdiği bir şekilde Cemil kaptanı, Mehmet Genç’i Turgay arkadaşımızı kimler aramış? Telefonların kayıtlarına bakılsın. İlk posta çıkamıyorum dediği zaman neticede diğer ekibin de çıkmaması lazım. Bizim kaptanımız çok iyi kaptandı. Denizciliği de çok iyi biliyordu. Bu deniz ne kadar iyi olursan ol anında seni yutabilir. Benim emekli olmamın tek sebebi bu adamlarla 2 bin 100 kişi arasında tek kişi kaldım. Doğru olduğum için bu adamların karşısında yalnız kaldığım için psikolojik olarak çöküyorsun. Çıkılmaması lazımdı. Emir veren insanlar okullu kaptan. Bu adamlar gelip de bu botlarla çıksalardı ya. Bir Allah’ın kulu o süvarilerden biri vukuata çıkmadı. Onlar sadece masa başında yapıyorlar. Kendileri gelsinler, çıksınlar, niye çıkamıyorlar? Masa başında oturan insan çok rahatlıkla emir verebiliyor. Ama kaç tane insanin canına mal oldu. Ailesine yazık değil mi? Yeter artık.”
Öte yandan denizde kaybolan gemi personeli ve balıkçının yakınları arama çalışmalarını takip ediyor. Kaybolan gemi personelinin yakınları üzgün olduklarını ve sorulara cevap vermeyeceklerini söyledi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz