Keçiboynuzu; Kıbrıs adası, Türkiye ve Libya gibi Akdeniz kıyıları boyunca, Hindistan gibi Asya’nın bir bölümünde ve Amerika Birleşik Devletleri’nin bazı bölgelerinde doğal olarak yetişmektedir. Ülkemizde ise keçiboynuzunun doğal olarak yetiştiği bölgeler, Antalya’nın Alanya ve Manavgat ilçeleri, Mersin Anamur, Bozyazı, Aydıncık, Gülnar, Silifke ve Erdemli ilçeleri ile Muğla Marmaris ve Datça civarlarıdır.
Öksürük ilaçlarında kullanılan keçiboynuzu, pekmez yapımında da kullanılmakta. Ayrıca keçiboynuzu çikolataların içerisine tatlandırıcı olarak eklenmektedir.
Keçiboynuzunu sağlıklı yapan en temel özelliği, içerdiği vitaminler ve minerallerdir. Başta K vitamini olmak üzere B-2 vitamini (riboflavin) ve E vitamini bakımından zengin olan keçiboynuzu, kalsiyum, çinko, potasyum ve fosfor gibi mineraller bakımından da oldukça zengindir.
Aynı zamanda keçiboynuzu doğal bir antioksidandır ve karbonhidrat içeriği de yüksektir. Buna göre; 100 gram keçiboynuzunun, kalori değeri 540 kcal’dir. 100 gram keçiboynuzunun diğer besin değerleri ise şu şekildedir;
Öksürüğe iyi geldiği ve boğaz yumuşatıcı özelliği olduğu için genellikle kış aylarında tüketilen keçiboynuzu, enfeksiyonlara ve soğuk algınlığına iyi gelmektedir. Güçlü bir antioksidan olan keçiboynuzu, metabolizmayı desteklemekte ve hastalıklara karşı korumaktadır. Keçiboynuzunun diğer faydaları ise şu şekildedir;
1. Akciğer Sağlığı
Antioksidan özellikleri sayesinde keçiboynuzu, şiddetli öksürüklerin giderilmesine yardımcı olmaktadır. Vücuttaki serbest radikaller ile mücadele eden antioksidanlar, enfeksiyon oluşumlarını önlemeye yardımcı olmaktadır. Bundan dolayı da, hastalıklara karşı korumaktadır ve öksürüğü hissedilebilir derecede yumuşatmaktadır.
Aynı şekilde keçiboynuzu, astım ataklarını sakinleştirmekte ve bronşit hastalığına da iyi gelmektedir. Hatta keçiboynuzu, antioksidan özelliklerinin yardımı ile, alerjik astımdan kaynaklanan solunum yolları tıkanıklıklarının giderilmesinde de etkilidir.
Tüm bunlara ek olarak keçiboynuzunun zengin antioksidan içeriği sayesinde, kanserli hücrelerin büyümesini önlediği ve bundan dolayı da akciğer kanseri oluşumunu engellediğine dair düşünceler de bulunmaktadır.
2. Enfeksiyonlara Karşı Koruyucu
Keçiboynuzu, zengin vitamin ve mineral içeriği ile özellikle de kış aylarında meydana gelen enfeksiyon tabanlı hastalıklara karşı korumaktadır. Kış aylarında yaygın şekilde görülen grip, nezle ve soğuk algınlığı gibi enfeksiyonlu hastalıklar, vücudun direncini kırmaktadır. Keçiboynuzu ise doğal bir antibiyotik gibi, bu hastalıklara karşı korumakta ve iyileşme sürecini de hızlandırmaktadır.
3. Kan Şekeri Dengeleyici
Çikolataya kıyasla keçiboynuzu önemli ölçüde daha az miktarda şeker içermektedir. Yağ içeriği bakımından da çikolataya göre daha düşük olan keçiboynuzu, çikolatanın 3’te 1’i kadar kaloriye sahiptir. Bundan dolayı da keçiboynuzu kan şekerinin yükselmesini önlemekte ve kan şekeri değerlerini düzenlemektedir.
Zengin besin bileşenleri sayesinde keçiboynuzu, diyabet hastaları için de faydalıdır. Kan şekerini düzenlemesinden dolayı diyabet hastaları için güvenli bir besin kaynağıdır. Keçiboynuzu hem protein hem de lif bakımından zengin olduğu için, diyabet hastaları ve kan şekeri değeri yüksek olan kişiler için faydalıdır.
4. Kardiyovasküler Sağlık
Keçiboynuzunun içeriğinde bulunan lifler, kötü kolesterol seviyesinin yükselmesini önlemeye karşı oldukça etkilidir. Yapılan çalışmalara göre keçiboynuzu kaynaklı lifler, LDL yani kötü kolesterol seviyesini önemli derecede düşürmektedir. Ayrıca lif içeriği sayesinde keçiboynuzu, vücuttaki trigliserid miktarının düşürülmesine de yardımcı olmaktadır.
Kandaki kötü kolesterol seviyesinin yükselmesi halinde ise, kardiyovasküler hastalıklar, yüksek tansiyon, damar tıkanıklığı, kalp krizi ve felç gibi hastalıkların oluşması riski de artabilmektedir. Bundan dolayı, kolesterol değerlerinin korunması son derece önemlidir.
5. Sindirim Sistemi Sağlığı
Lif bakımından zengin bir kaynak olan keçiboynuzu bu sayede, sindirim faaliyetlerinin düzenlenmesine yardımcı olmaktadır. Çünkü lifler, bağırsak hareketlerini desteklemektedirler.
Bağırsak hareketlerinin düzenli bir şekilde işlemesine yardımcı olan lifler, mide sıvılarının salgılanmasına da destek olmaktadır. Tüm bu faydalarından dolayı keçiboynuzu, mide ve bağırsak sağlığına iyi gelmektedir. Keçiboynuzunun içeriğindeki lif, vücut içinde çözünmeyen bir özelliğe sahip olduğu için, sıvı emilimi sağlamaktadır ve bu nedenle de, vücuttaki gevşek ve sulu dışkı miktarını azaltarak ishal oluşumunu önlemektedir.
6. Kilo Kontrolü
Zengin bir lif kaynağı olan keçiboynuzu, mide iç çeperinde bulunan ve iştah uyarıcı olan ghrelin isimli enzimin salgılanmasını inhibe etmektedir. Bu hormon enzimi, yemeklerden sonra açığa çıkmaktadır ve vücuda açlık sinyali vermektedir.
Keçiboynuzu ise, lif içeriği sayesinde bu enzimin kontrol edilmesini ve böylece de iştah artmasını önlemektedir. Böylece fazla yemek yenilmeyeceğinden, kilo değerlerinin kontrol edilmesi de sağlanacaktır.
7. Kanser Önleyici Etki
Keçiboynuzunun içeriğinde bulunan polifenolik bileşen, ideal bir antioksidandır. Vücuttaki sitotoksik aktivitesi ile ilişkili olan keçiboynuzu, bazı hücreler için toksin özelliklere sahiptir. Ama neyse ki, keçiboynuzunun bu toksin özelliği, kanserli hücrelerin özellikle de rahim ağzı kanserine neden olan hücrelerin engellenmesine yardımcı olmaktadır.
Keçiboynuzunun hem antioksidan hem de polifenol özelliklerinin birleşmesi sonucu, tehlikeli serbest radikallerin temizlenmesi sağlanmaktadır. Bundan dolayı da keçiboynuzu kanser gibi hastalıkların önlenmesinde etkilidir.
8. Hücre Yenileyici
Güçlü bir antioksidan olan keçiboynuzu, hasar görmüş hücrelerin yenilenmesine yardımcı olmaktadır. Böylece, vücutta meydana gelen hücre kayıpları önlenmiş olmaktadır. Bu da, vücudun hastalıklar ile mücadelesini desteklemekte ve hastalıkların oluşmasını önlemektedir.
9. Afrodizyak Etki
Keçiboynuzu kalorisi yüksek bir bitkisel besindir. Bundan dolayı da, cinsel istek ve gücü arttırdığı düşünülmektedir. Ayrıca, bazı araştırıcılara göre keçiboynuzu, sperm sayısının azalmasını önlemekte ve iktidarsızlık gibi bazı cinsel sorunlara karşı etkilidir.
Keçiboynuzu oldukça fazla miktarda doymuş yağ içeriğine sahiptir. Bundan dolayı da, yeterli ve uygun miktarda tüketilmeyen keçiboynuzu, fayda vermek yerine zarar verebilmektedir.