İSTANBUL (AA) - İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. İlker Aksoy, Lund Üniversitesinde yapılan araştırmaya göre, kekreyemiş meyvesinin karaciğer yağ oranını azalttığını ve kan dolaşımını etkileyip hücrelere daha fazla oksijen gitmesine ve daha fazla yağ dokusunun yok edilmesine neden olduğunu belirterek, meyvenin insülin direncini de düşürerek insanların tip 2 diyabete yakalanma olasılığını düşürdüğünü bildirdi.
Aksoy, yazılı açıklamasında, yaban mersini ile aynı aileden gelen kekreyemiş meyvesinin, küçük, sulu ve tatlı bir meyve olmasının yanı sıra içinde barındırdığı vitamin kaynağı ile bilim insanlarının dikkatini çektiğini aktardı.
İsveç'teki Lund Üniversitesinde yapılan araştırmaya ilişkin bilgi veren Aksoy, şunları anlattı:
"Çalışmayı değerlendirdiğimizde, özellikle sıkıntı duyduğumuz ve çoğu katı ve sıvı yağların yasaklandığı karaciğer hastalarında, yağlanması 1, 2, 3'üncü evrede olan hastalarda çok daha etkili olacağını düşünüyorum. Bu anlamda karşılaştırmalı yapılan araştırmada en belirgin özellik, kekreyemiş meyvesinin araştırılan diğer bitkilere göre karaciğer yağ oranını azaltması ve içeriğindeki flovonidlerden dolayı kan dolaşımını etkileyip hücrelere daha fazla oksijen gitmesine ve orada daha fazla yağ dokusunun yok edilmesine neden olmasıdır."
Aksoy, araştırmada, kekreyemiş tüketen grupta vücutta kas kitlesindeki artışın dikkat çekici olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Bizim istediğimiz de tam olarak budur. Dolayısıyla insülin direncini de düşürerek insanların tip 2 diyabete yakalanma olasılığını düşürmektedir. Tüm doğal beslenme desteklerinde olduğu gibi kekreyemişin de böbrek ve kalp hastaları tarafından aşırı tüketiminden kaçınılması ve takip eden hekimlerine danışmaları yerinde olacaktır."
Dünyada ilaçların hastalıklara paralel geliştirildiğine değinen Aksoy, buna rağmen bazı hastalıklar konusunda geliştirilmiş ilaçların olmayışının, aynı zamanda ilaçların çoğunun etken maddesinin bitkilerden elde edilmesi uzmanları bu gibi meyve ve yemişlerle ilgili araştırmalara yönelttiğini kaydetti.