CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. CHP lideri İsrail'in Gazze'deki katliamı konusunda Hükümete çağrılarda bulundu. Kılıçdaroğlu, "Büyükelçiyi göndermemek üzere geri çekeceksin" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları:
Ortadoğu'nun kan gölü olmasını teşvik ediyorsunuz. Pimi çekilen bir bombayı Kudüs'e yerleştirdiler. Dün pazartesiydi, tarihe 'kanlı pazartesi' olarak geçecektir. Hiçbir Ortadoğu'lu ve dünyalı unutmamalıdır. Bir tarafta ellerinde en gelişmiş silahlar, diğer taraftan topraklarını isteyen Filistin halkı var. Bu mudur insanlık? Kendi ülkesinde sayın Trump, bilim adamlarına sorsun. İnsan hakları aktivistlerine sorsun. Nasıl oluyor da Ortadoğu kan gölüne dönüşüyor? 'Ben istediğimiz yaparım' diyorsun. Kanlı pazartesileri tarihe mal edersin. İnsanlık tarihi seni yaşam boyu lanetler. 70 yıldır kendi vatanları için mücadele ediyorlar. Filistinli kardeşlerimiz vatanları için mücadele ediyorlar. Kendi topraklarından sürüldüler. Gazze'de, Batı Şeria'da, Lübnan'da mülteciler var. Kendi toprağında mülteci olabilir mi?
"HER DÖNEM FİLİSTİN'İN YANINDA OLACAĞIZ"
Acımasızca insanların üzerine kurşun yağdıranları tarih asla ve asla unutmayacaktır. Sadece ve sadece slogan atıyorlar, yürüyüş yapıyorlar ve mücadele ediyorlar. Buna bile tahammülleri yok. Trump yönetimi Ortadoğu'ya kanı ve ölümleri getirir artık. Her dönem Filistin'in yanında olacağız.
Egemenlerin oyuncağı olan bir yönetimden hayır gelmez. Elinde silah yok, demokratik eylemini yapıyor, en güçlü silahlarla onu öldürüyorsunuz. Filistinliler öldürülürken onlar bayram yapıyorlar. Vatanı için mücadele eden insanlara hep saygı duymuştur tarih.
15 Temmuz 1902'de Kudüs düşer. Büyük bir Müslüman katliamı başlar. Haçlı seferleri sırasında Yahudiler de öldürülürler. 1902 Filistinlilerin başka ülkelere sürülmelerinin tarihidir. 1187'de Mirac Kandili gecesinde büyük komutan Kudüs'ü geri alır. Adı Selahaddin Eyyübi'dir. Hiçbir Hıristiyan öldürülmeyecektir talimatını verir. Haçlı seferleri ile Selahaddin Eyyübi'nin Kudüs'e bakış açısı budur. Asla ve asla talana izin vermemiştir. Aynı anlayış bugün de vardır. Haçlı seferlerinin anlayışı Kudüs'te bugün uygulanmaktadır.
"BÜYÜKELÇİYİ GÖNDERMEMEK ÜZERE GERİ ÇEKECEKSİN"
Biz ne istiyoruz? Hükümet yas ilan etti, gayet güzel. En sert şekilde eleştirdi gayet güzel. İİT'yi acilen toplantıya çağırdılar ama bu bir sözle gelelim, ertesi gün dağılalım toplantısı olmamalı. Burada kararlar alınmalı, aynen uygulanmalı. Kanlı pazartesiyi unutturmamak için önemli kararlar alınması lazım. Birinci isteğimiz budur. 2. isteğimiz İsrail'deki büyükelçimizi derhal geri çekin. İstişare için yok, 3 günlük yas ilan ediyorsun. 60 kişi hayatını kaybetmiş. Büyükelçiyi göndermemek üzere geri çekeceksin. Mavi Marmara dolayısıyla yapılan sözleşme, bugün söyledim, kanun teklifini veriyorlar. 3. Kanunu derhal iptal edeceğiz, etmeliyiz. Katliam sonrası yapacağımız ilk iş bu kanunu derhal iptal ettirmektir. 4. Konsolosluğumuzu derhal Filistin Büyükelçisi olarak bütün dünyaya ilan edin. Hükümetten bunları bekliyoruz, takipçisi olacağız. 4 konuda size her türlü desteği veririz.
"ÇETELERE AF GETİRMEYİ HİÇ DÜŞÜNMEYECEK"
24 Haziran'dan sonra biz bunların hepsini düzelteceğiz. Muharrem İnce Cumhurbaşkanı olacak, güçlü bir parlamenter sistem gelecek, faizi alaşağı edeceğiz. 24 Haziran'dan sonra diyor, doğru. Önce 16 yılı gördük. Senin düzeltemeyeceğin de kesin. Yeni bir Cumhurbaşkanımız olacak. Söylediğinin arkasında duran bir Cumhurbaşkanı olacak, milleti için çalışacak. Tefecilere taviz vermeyecek. Çetelere izin vermeyecek. Çetelere af getirmeyi hiç düşünmeyecek. 25 Haziran'da güzel bir Türkiye doğacak.
"BİZİ DİNLEYENLERİ ORTAYA ÇIKARMAK ZORUNDASIN"
Biz bir adalet yürüyüşü yaptık. Dünya tarihine geçen bir yürüyüş yaptık. Adalete inandığımız için. Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bu ahlaksızlığın ortağı değilsen bizi dinleyenleri ortaya çıkarmak zorundasın. Neden Erdoğan diyorum? Dinlemeyi öngören casus programı, Almanya'daki firma tarafından üretilmiştir. Bu casus programını kime satmak için izin verdiniz diyorum. Bizim de bunu bilmemiz lazım. Bu casusluk programını Alman hükümeti Türkiye'de kimlere sattı. Bunun ortaya çıkması lazım. Demokrasi, insan hakları diyorsanız ortaya çıkarın. Biz gerekirse Alman hükümeti aleyhinde dava açacağız.
Ecevit'in de telefonları bir dönem dinlenmişti. Ali Ulvi, karikatürist, bir karikatürünü yapmıştı. Demokrasi, hak, hukuk derken kulaklarını tıkıyorlar, telefonda yine aynı şeyleri söylüyor. Utanç belgesidir bu. Sayın Binali Yıldırım, BTK size bağlı. Bunu açıklasın, onlara mı sattılar bunu. Bu programı alıp almadıklarını, MİT veya Emniyet'e mi sattı Alman hükümeti? Biz bunu aldık sizi dinlemek için kullandık desinler, dava açmayacağız. Oğlum paraları sıfırladınız mı diye bir şey yok. Yolsuzluğumuz yok.